37. Konuşmak İstemiyorum

31 11 14
                                    

~1 Yıl Sonra~

Biraz daha eşya yerleştirirsem gerçekten bir köşede bayılıp kalacağım. Taşınmak bu kadar zor olmamalı. Üstüne üstlük bana yardım eden üç kişi daha olmasına rağmen. Aslında ben de biraz tembel olabilirim, bilmiyorum. Neyse diyerek bu konuyu geçiştiriyoruz. Kendimi salonuma yeni aldığım o mükemmel ötesi L koltuğuma bıraktım. Bırakın artık eşya yerleştirmeyi kıpırdamak bile istemiyordum.

"Jisung daha işimiz bitmedi oturmasana."

"Hyun biraz daha kıpırdarsam bayılacağım. Onlar da kalsın sonra yaparım."

Hyunjin oflayarak yanıma çöktü. Kalanları sonra asla yerleştirmeyecektim ve bunu çok iyi biliyordu. Evet, evet sizi güncellemem gerekiyor. Ben Jae'e karşı oynadığımız plandan kısa bir süre sonra Seul'e geri taşındım. Tabii gidecek bir evim olmadığı için neredeyse bir yıldır Chan ve Seungmin'le birlikte kalıyorum. Chan'la sarılarak uyuma konusunu da bir adet yastıkla çözdüm. En son yaşananlardan sonra Chan'la asla sarılarak uyuyamazdık. Hatta öyle bir şey yaşansa Seungmin beni öldürürdü. Neyse yedi ay önce falan Felix ve Hyunjin de Kore'ye geri dönmüştü. Canım arkadaşım Hyun'uma da bu şekilde kavuşmuş oldum anlayacağınız. Sonunda kendi radyo stüdyomu kurmayı başarmıştım. Çok ciddi bir para biriktirerek Seungmin'in şirketine bağlı olarak stüdyomu açtım.

Şimdi kesin Jae'e ne olduğunu merak edenler olacaktır. O konuda maalesef fazlasıyla çirkinleştik. Çektiğimiz videoyu Jae'in babasına gösterip kendisiyle güzel bir sohbet etme fırsatı buldum. Oğlunu eğer bir akıl hastanesine kapatmazsa görüntüleri medya ve polisle paylaşacağım konusunda sevimli bir tehditte bulundum. Tabii ki sonuç akıl hastanesi oldu. Jae yurt dışında bir kliniğe kapatıldı. Eğer o klinikten çıktığını duyarsam ya da Kore'ye dönerse video paylaşılmak için hazır bir şekilde bekliyordu.

Hepinizin aklında tek bir soru olduğunu biliyorum. Aradan bu kadar süre geçmesine rağmen hala Minho'yu merak ediyorsunuz. Siz ne zaman Minho'yu merak etseniz beklediğiniz cevabı alamıyorsunuz ama gerçek hayat böyle. Burası romantik bir aşk filmi değil ve biz de ana karakterleri falan değiliz. Minho ne yapıyor bilmiyorum demeyeceğim çünkü biliyorum. Tabii Felix Fransa'dan dönünce o da dönmüş. Hyunjin'e anlatma dememe rağmen bildiğim kadarıyla kendine bir diş polikliniği açmış. Fakat bu bir yıl içinde onunla bir kez dahi karşılaşmadık. Felix'le bile altı ay önce barışmıştık. Bir gün Hyunjin onu göte kadar sarhoş ettiğinde ağlayarak beni aramıştı. Ben de arkadaşımı deli gibi özlediğimden koşarak yanına gitmiştim ve birbirimize sarılıp ağladıktan sonra barışmıştık. Bu şekilde de Felix hepimizi affetmiş konu konuşulmamak üzere sonsuza kadar kapanmıştı. Jeongin daha yeni mezun olmuştu ve bir süre benimle kalacaktı. Changbin hala kafe işletiyor ve benim bir saat içinde şirkette olmam gerekiyor. Hay sikeyim taşınırken aklımda çıkmış unuttum ya.

"Benim çıkmam lazım."

"Ben de diyordum programın olduğunu ne zaman hatırlayacaksın?" Seungmin yine karşımda bilmiş bilmiş konuşuyordu. Allahım bir de bu katil kılıklıyı başıma patron yaptılar ya.

"Hatırladım en azından."

"Seni bırakayım ister misin?" dedi Chan.

"Abi yok ya biraz yürüyeyim. Vaktim var zaten hava almış olurum."

"İyi sen bilirsin. Seungmin'i bırakacağım ondan dedim."

Üzerime beyaz baskılı bir tshirt altıma da siyah baggy model bir pantolon geçirdim. Okul bitti ve iş hayatına atıldım diye beni oturaklaşmıştır falan sanan vardır diye belirteyim öyle bir şey yok. Hala aynı Jisung'um fazlasıyla arsız ve ağzı bozuk. Ayağıma da beyaz spor ayakkabılarımı geçirdikten sonra evden çıktım. Kulaklıklarımı taktıktan sonra caddede yürümeye başladım. Keyfim fazlasıyla yerindeydi. Her şey bitmişti ve ben sonunda huzura kavuşmuştum. Tek bir eksik vardı ve artık boşluğu canımı da yakmıyordu. Sadece kimseyle doldurmaya çalışmıyordum. Dolmazdı da zaten. Neyse boş verelim bu konuyu.

Çilekli Dudak Balmı / MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin