(Medya: Kandemir Kıraç/ Açelya Ada Yazgı...)
Kendimi koltuğa bıraktım. Onlarla daha yeni tanışıyordum ve onlar hakkında bilgi almaya çalışıyordum. Madem bana taktınız sizi tanımam gerekiyor mantığı.
"Ailenizden bahsetsenize."
Emrah duraksayıp ilk sözü Gökhana devrederek ona bakmıştı. Gökhanda nefes alarak söze girmişti. "Annem hayatta babam öldü. Şirket babamdan anneme geçecekken ölümü ben reşit olduktan sonra gerçekleşince bütün hisseler benim üstüme geçti. Annemle dargınız, yani o bana dargın."
Çok basitmiş gibi anlatmıştı, detaya girmemişti. Onu zorlamak istemeyerek Emraha döndüm.
"Anlatılacak ailem yok."
"Öldüler mi?"
"Benim için öyle."
"E anlat." Dediğimde kaşlarını çatmıştı.
"Yaşıyorlar ama işim yüzünden bana sırt döndüler kısaca."
Bu sefer kaşlarını çatan ben oldum. Neden bir anne baba oğlu koskocaman şirketin sahibi diye ona sırtını döner ki? Belkide tamamen işle alakalıdır, çok saçma gelmişti fakat üstelemek istemedim şimdilik.
*******
Şimdiki Zaman...
Elimde Gökhanın pasaportu vardı. Kapıyı çalmak istemedim ama duyduğum sesler ile yerimde duraksayarak kafamı ahşap kapıya koyarak dinlemeye başladım.
Emrahın sesi boğul geliyordu ama anlaşılabilirdi.
"Meksika, Rusya ve Güney Amerikaya sevkiyat yapıldı." Dedi, sesi sert geliyordu ve kaşlarının çatık olduğunu hissetmiştim. "Bundan sonra geri çekilmek ne tür bir saçmalık! Her şey imzalı, belgeler var, kopyaları var. Bizim paçamızı dışarıda mı bırakmak istiyorsunuz siz? Mallar adamların elime ulaştı bile."
Ne sevkiyatı? Ne malı? Belki inşaatla alakalı bir şeydir.
"Seni çekersem benim bacağım çamura batacak Emrah! Leon denem adam ne yaptığının gayet farkındaydı başından beri! Onun manipülasyonuna kanman benim problemim değil, hayır dedim, yapma dedim. Beni dinlemeyen sensin."
"Gürkan çeneni kes." Gökhan daha önce sesini dahi duymadığım adamı susturunca onunda sinirli bir hâlde olduğunu anlamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bebek 1 /İhanet/ BxBxB
RomanceKonu ben olunca gözleri hiçbir şeyi görmüyor, sadece benim istediğim olsun götüm rahat etsin istiyorlar. Hatta bir defasında bana göz ucuyla bakıp nezaketen gülümseyen bir çocuğa yükselip dövme girişiminde bulunmuşlardı. Ben korkuyor muydum? Yo...