Bölüm 14: Halil'in Ekin'i

200 26 16
                                    

Halil arabasını eve doğru sürerken Ekin'in yan koltukta bu kadar sessiz oturması onu üzmüş içine oturmuştu. Normalde Ekin kedi sahiplenmek adı altında dalga geçen profillerden tut izlediği animelerden veya okuduğu fanfictionlardan bahseder Halil'in anlamadığı bir sürü terimle karakterleri teker teker anlatırdı.

Arabasını yol üzerindeki markette durdururken "Gelmek ister misin?" diye sordu Ekin'e. Ekin kafasını olumsuz bir şekilde iyi yana sallarken Halil hemen arabadan inip Ekin'in sevdiği abur cuburları kakaolu sütleri bir sepete doldurarak ödedikten sonra ışık hızıyla arabaya bindi.

Poşetleri arka koltuğa koyarken ön koltuğa baktığında Ekin'in başını pencere yaslayarak uyuduğunu gördü. Arabayı geri çalıştırırken on dakikaya evlerine ulaşmış her zamanki yerine arabayı park etmişti.

"Ekin? Uyan canım geldik." dedi Halil el frenini çekerken. Ekin hiç oralı olmazken suratını onun yüzüne doğru eğdi Halil. Kızıl kahve kirpiklerini yanaklarına serpiştirilmiş çillerini, minik burnunu teker teker izlerken kalbi bir maratondaymışcasına hızlandı.

En yakın arkadaşı olması ve yüzünün her ayrıntısını bilmesine rağmen ilk defa farkında olarak bakıyordu Halil ona. Ekin... Ekin çok güzeldi. Rüyalarından bile güzeldi.

"Ben senden nasıl ayrı kalacağım?" diye fısıldarken elinin tersiyle yanağını okşadı. Ekin durduğu yerde kıpırdanırken yavaşça gözlerini araladı. Halil'in yüzünü bu kadar yakında görmesiyle gözleri şokla açılırken yanakları yine kendini ele vermiş iki elma gibi al al olmuştu.

"Geldik Ekin'im." dedi Halil. Ekin başını sallarken ikisi arabadan indiler. Halil poşetleri girişe bırakırken Ekin kapının anahtarını açmış girişin ışıklarını yakarak evi aydınlatmıştı.

"Sevdiğimiz pizzacıdan pizza söylüyorum uygun mu?" diye seslendi Halil salona doğru. Ekin kafasını sallarken Halil siparişi verdikten sonra Ekin'in yanına çökmüş onu hemen kolunun altına alarak yakınına çekmişti.

"Anlat bakalım neymiş bu Ekin'imin moralini bozan şey." Dedi Halil.

Ekin hemen konuya girerken "Bugün Nesrin teyze beni aradı." dedi Ekin kısık bir sesle.
"Annem mi? Ne alaka?" diye sordu Halil kaşlarını çatarak.

"İlk Halil'le hiç uğramıyorsunuz diye sitem etti. Bende eve çağıracak falan sandım. Sonra derslerini önemse çok gezme birileriyle dışarıda dedi anlamadım. Kapatacakken Adem amcaya selam söyleyin derken boşandıklarını öğrendim."

"O kadar üzüldüm ki Halil. Adem amcaya üzüldüm sana üzüldüm bana haber vermemene üzüldüm. Sonra Adem amcayı aradım."

"Bana hiç üzüntüsünü belli etmedi önemli olan sizsiniz siz iyi olun derslerinde başarılı olun yeter dedi. Bana okulum konusunda moral vermeye çalıştı. Ama sesi... sesi her şeyi ele veriyordu Halil ben Adem amcayı tanıyorum. O kadar moralsizdi ki. Neden böyle oldu neden bana haber vermedin?"

Halil gözlerini uzağa dikerken "Ben atlatamadım ki hala Ekin." dedi en son. "Sen anne ve babamı hep mutlu bir çift olarak görüyordun ama ablamın ölümünden sonra onlar bir daha bir araya gelmemek üzere dağılmışlardı zaten. Umut ettim bu sefer belki abimle benim üzerime düşerler birbirimize daha sıkı sarılırız dedim. Babam işkolik oldu operasyona gidip bir ay gelmiyordu. Tatil zamanlarını bile askeriyede geçiriyordu. Annem desen hastane ev ikilisi arasında gidip geliyordu. Ama yine de aileydik babamla annem şakalaşıyor eve geldiklerinde yine aynı yastığa baş koyuyorlardı."

"Sonra babamın kazası oldu. Babamın hem psikolojik olarak hem de fiziki olarak toparlanması moralinin yüksek tutulması gerekiyordu. Annem... annem babamla ilgilenmedi ilgilenmek istemedi daha doğrusu. Bir arkadaşıyla konuşurken duydum birine aşıkmış. Babamın en çok sevgiye ilgiye muhtaç olduğu zamanda annemin telefonda başka birine nasıl aşık olduğunu dinledim. Midem bulandı Ekin nefret ettim her şeyden. Büyük kavga ettik annemle abim de vardı. En azından babamın toparlanmasını beklemesi için yalvardık. Dinlemedi. Babam hastanede kontrol dönüşü annemi biriyle bastı."

AKINCI (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin