Bölüm 17: Uzaklardaki Ekin

206 29 11
                                    

Halil cam pencereden dalgın gözlerle denizi seyrederken karşıdan gelen tanıdık simâyı görmesiyle ayağa kalktı.

Merve yüksek sesli topuklularıyla "Aşkım!" diye koşarken dudağına kondurulan öpücüğe tepki vermedi Halil.

"Merak ettim seni özledim. Daha fazla yazmasaydın alınacaktım valla. Neyse keşke daha şık bir mekana gitseydik."

Halil kafasında yapacağı konuşmayı bir yandan kurgularken "Önemli bir şey konuşacağım Merve seninle." dedi.

"Ayy biliyordum tabii ki taşınırım senin evine Halil! Ekin olayına üzüldüğümü anladın tabii. Ama sırf böyle gönlümü alamazsın bak ceketini de okulda giyeceğim haberin olsun. Kızlar da ne zamandır soruyor zaten kıskançlar sözde sen ceketini Ekin'e vermişsin falan saçmaladılar bir sürü. Benim üzerimde görsünler de bir anlasınlar sahibini." dedi Merve böbürlenerek.

Halil karşısındaki kızın itici hareketlerine şokla bakarken bir kez daha Ekin'e hak verdi. Kördü cidden Halil çünkü Merve'nin böyle bir kişiliği olduğunu anlasa bırak sevgili olmayı yanından geçmek istemezdi.

"Verdim zaten ceketi." derken o sırada önündeki menüyü incelemekte olan Merve "Anlamadım?" dedi.

"Arkadaşların doğru söylüyormuş. Ceketimi Ekin'e giymesi için verdim." dedi Halil ciddi bir ses tonuyla.

Merve'nin az önceki ruh hali bir anda kaybolurken "Saçmalama Halil." dedi. "Yalvardım sana o ceketi giyebilmek için. Bana bir sürü kural gerekçe saydın geçiştirdin? Zamanı değildir dedim sessiz kaldım. Şimdi bana ceketi o çocuğa verdiğini mi söylüyorsun?"

Halil derin bir nefes alırken Merve'yle hiç bu tartışmaya girmeyecekti. Çünkü ne olursa olsun anlayabileceğini daha doğrusu anlamak isteyeceğini düşünmüyordu. Bunun yerine "Ben ayrılmak istiyorum." dedi Merve'ye.

Merve Halil'in suratına uzunca bakarken sanki Halil şaka yapmış gibi gülüp ona takılmasını bekledi. Fakat Halil karşısında aynı ciddiyetle durmaya devam ederken "Sen benle dalga mı geçiyorsun?" dedi histerik bir ses tonuyla.

"Ayrılmak istiyorum Merve."

Merve sinirle gülerken en sonunda sesli bir kahkaha patlattı. "Daha doğru düzgün bir şey yapmadık bile. Koca okulda benden güzel omega mı bulacaksın?"

Halil sıkıntıyla iç çekerken "Bu güzellik çirkinlik olayı değil." dedi. "Zaten ben başkasını seviyorum. Ve sevdiğim kişi dünyanın en güzeli."

Merve artık sinir krizinin son eşiğinde dururken "Ekin... Ekin'i mi seviyorsun?" diye sordu.

"Ekin'i seviyorum Ekin'e aşığım. Başından beri böyleydi. Sadece biraz fark etmem uzun sürdü. Fark eder etmez de seninle konuşmak istedim."

"Yani sen şimdi bana Ekin'i benim yerime tercih ettiğini söylüyorsun? Delireceğim ya okulda herkes arkamdan konuşacak." Dedi Merve histerik bir şekilde.

"Ayrılmayacağız hayır. Okulu dar ederim size. Şimdiden nişanlacağız ev falan bir sürü şey anlattım herkese hem seviyorum ben seni."

Halil sıkıntıyla iç geçirirken "Bak Merve." diyerek açıklamaya koyuldu. "Başından beri benimle yatmak ve hava atmak birlikte olduğunu az çok tahmin ediyordum ama tersine inandırmak istedim kendimi. Bana tahmin ediyorsan neden kabul ettin diyeceksin haklısın benim de kendime göre gerekçelerim vardı. Şimdi geçmişse dönebilsem asla etmezdim ama olan oldu. Beni sevdiğin yalanını falan da geç adam gibi ayrılalım. İstersen git herkese Halil'i terk ettim falan diye anlat umrum değil. Ama bitsin bu ilişki."

"Sen bana bak asıl Halil. Tüm okulu arkadamdan konuşturur muyum ben Halil Ekin'i Merve'ye tercih etti diye? Hele o sinsi Ekin'e seni verir miyim zannediyorsun? Başından beri yürüyordu zaten sana ipini erken çekecektim ama çekemedim. Yok öyle başkasını seviyorum diye çekip gitmek. Bu ilişki bitmeyecek."

"Ya Merve? O zaman bende senin anladığın dilden konuşacağım. Teyzen hakkında adres bilgilerimi usulsüz bir şekilde yayınladığı için şikayet dilekçemi vermiştim. Bunu bir de senin yaptırdığını tüm okula duyurmaktan hiç çekinmem. Belki başka mağdur kişiler daha buluruz telefon numaralarını dağıttığın ne dersin? Düğüm çözülmüş olur böylece."

Merve'nin endişeyle gözleri açılırken. "Tamam tamam."'dedi. "Yeter ki kimseye söyleme zaten teyzem bırakacaktı işi. Ekinle de ne halt yerseniz yiyin." diyerek ayağa kalktı. Geldiği gibi mekanı terk ederken gözlerini tekrardan denize doğru çevirdi. Halil. Zaten o dilekçesini verirken bilgilerin sızdırılması konusunda bir sürü şikayet vardı. Sadece Halil'in şikayetiyle sızdıranın kim olduğu ortaya çıkmıştı. Merve'nin de başı yanar mıydı bilmiyordu ama okulun gerekli  araştırmaları yapacağı kesindi.

Şimdi telefondaki diğer ismi tuşlarken telefonun açılmasıyla "Ne istiyorsun?" diye bir ses duyuldu.

"Ekin hakkında konuşacağız. Sahildeki mekana gel." dedikten sonra aramayı sonlandırdı Halil. On dakika sonra otoparka bir araba yanaşırken aceleyle içinden indi Oktay.

Hemen mekana girerken Halil'in karşısında öncesinde Merve'nin oturduğu yere oturdu.

"Ne olmuş Ekin'e?" diyerek hemen konuya girdi Oktay.

"Geçen gün... Ben büyük bir hata yaptım Ekin'e karşı. Annem Ekin'i arayıp aklını karıştırdığı için olanları anlatmak zorunda kaldım. Sonra senden uzak durması için baskı yaptım. Üzdüm onu. Ekin.. Ekin beni seviyormuş."

Halil Oktay'ın tepkisine bakarken sanki onun için yeni bir haber değilmiş gibi sakince dururken "Sen biliyor muydun?" diye sordu şaşkınca Halil.

"Halil... Sen lisede kız arkadaşınla gününü gün ederken bile Ekin'i izliyordum ben. Sana olan bakışlarını nasıl fark etmem? Benim onu izlediğim gibi o da seni izliyordu, kıskanıyordu yeri geldi mi üzülüyordu.
Bunların hepsini şahit oldum ben."

"Eee hala onun beni sevdiğini bile bile Ekin'i seviyorum diyorsun?"

"Benim ona olan aşkım bitmedikçe ben Ekin'den vazgeçmem Halil. İster seni sevsin ister başkasını sevsin. Ama sana son uyarım bak. Benim hakkımda ona iyi kötü ne anlattın bilmiyorum ama sakın Ekin'i benim hakkımda sakın doldurmaya çalışma."

"Bende bunun hakkında konuşmaya geldim." diyerek konuya girdi Halil. "Bende Ekin'i seviyorum aşığım. Fakat çok kırdım üzdüm onu. Gönlümü almak için de elimden geleni yapacağım. Fakat bunu yaparken senin hakkında bir daha asla yorum yapmayacağım. Sende kendini Ekin'e açıklayabilirsin. Ekin sadece ona olan sevgimi aşkımı hissetsin beni ve affetsin istiyorum. Her şeye rağmen beni affetmezse veya seni tercih ederse anlarım. Dediğim gibi kırıldı çünkü. Sadece seni kötü bir tercih olarak gördüğü için değil cidden beni sevdiği gibi benim onu sevdiğimi bildiği için benimle beraber olsun istiyorum.  Bunu söylemek için çağırdım seni buraya. Ayrıca babamdan abimden tekrar özür dilemişsin annemle son konuşmanı bile haber vermişsin. Teşekkür ederim bunun için. Sana olan gereksiz tavrıma son vereceğim Oktay. Bunun karşılığında aynı davranışı senden de bekliyorum."

Oktay yan bir şekilde gülerken "Ben sen değilim." dedi. "Ekin nerede mutlu olacaksa orada kalmasını isterim zaten. Sadece senden bu kadar olgun bir tavır beklemiyordum ama sevindim duyduklarıma. Umarım dediklerini uygularsın." dedikten sonra kalktı Oktay. Bir şey demeden mekanı terk ederken Halil de hesabı ödeyerek ayrıldı.

Evrim'in numarasını tuşlarken telefonun açılmasıyla "Alo Evrim abin evde mi?" diye sordu hemen. Şimdi Ekinle konuşma vakti gelmişti.

Telefonda bir sessizlik olurken "Alo Halil abi?" dedi Evrim.

"Abim... abim gitti."

AKINCI (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin