6: "davet"

639 45 33
                                    

4-0 dan nasibini alanlara iyi geceler almayanlara ztn iyidir geceler......

uzgunum kusurma bakmayin kizlar😞☝🏻

_ _ _

"Ceylo o kombine kırmızı ruj patlar!"

Oldu.

"Kırmızı fazla kaçar ya, resmi bir yere gitmiyor mu?"

Tövbe estağfurullah. Azra?

Markete bile hazırlanıp gidiyorsun sen, herhangi bir şeyi 'fazla' bulabilir misin?

"Topçu etkinliğinden bahsediyoruz burda Azra, dünyanın en resmi olmayan yeri. Sür kırmızı rujunu Ceylinim, arkandayım."

Pelin'in her hafta sonu 'topcu etkinliğine' katıldığı detayını atlamıştık tabii.

"İddialı ve abartı olmak arasında ince bir çizgi vardır canım. Sürme Ceylin."

Bırakın da bu işi Kiramen Katibin meleklerim yapsın ya. Gerçekten hiç gerek yok.

Biricik arkadaşlarım, Azra'nın elinde tuttuğu telefon aracılığıyla benim rujum hakkında atışmaya devam ederken makyaj masamdan kalkıp üzerime uygun bir çanta seçmek için dolabıma yöneldim.

Azra ve Pelin'in muhabbetlerinin öznesi ben olmaktan çıkmıştı çok şükür. Muhabbeti takip etmekte de zorlanıyordum, sık sık görüşsek de kaçırdığım çok şey vardı belli ki.

Bir on yılcık kadar.

Azra kendi çenesi yetmiyormuş gibi Pelin'i arayıp beş dakika içinde son bir haftamın kritiğini çıkarmış, üstüne bir de gözümün önünde dedikodumu yapmışlardı.

Sözleştiğimiz saat yaklaştıkça dedikoduya ara verip ne giyeceğimi tartışmışlardı.

Bir posta da şikayet edilmiştim tabii. Neyse ki Pelin bu konuda beni savunmuştu da Azra konuşmayı kesmiş yalnızca surat asıyordu.

Geçen günkü yemek vakasından sonra bana küsüp ardından Galatasaray'ın düzenlediği bir etkinliğe davetli olduğumu öğrenince benimle barışmıştı.

Şimdi ise onu götüremeyeceğimi öğrendiği için yeniden küsmüştü.

Beni o aptal Kıvırcık ile tanıştıran kişinin de yapışık eski sevgilisi olduğunu öğrendiğinden beri de ihanetle suçluyordu.

Çağlar ile iş yaptığım için değil, onu zaten biliyordu, Çağlar ile bu işi yaptığım için. Ve üstüne onu Galatasaray, özellikle Berkan, ile tanıştırmadığım için.

Sanki Berkan ile on yıllık arkadaşmışım gibi.

Kerem'in aşağıdayım mesajını gördükten sonra çantamı alıp Azra'nın Berkan'a benden bahset adlı şiirleri ve Pelin'in binlerce fotoğraf çekmem konusundaki isteği ile evden çıkabildim.

Kerem, siyah Audi'sinin kaportasına yaslanmış telefonla bir şeyler yapıyordu. Tahmin ediyorum ki topuklu seslerimi duyduğu için kafasını kaldırdı ve gülümsedi.

"Hoşgeldin."

Hoşgeldin ne? Sefalar da getirdin mi Kerem?

Neyseki Kerem gayet centilmen biri olduğundan, inanılmaz absürt olan girişime karşı bir tepki vermedi.

Başkaları olsa dalga geçmekten ikiye ayrılırdı diye düşünüyordum.

Ama işte bu Kerem'di, yalnızca tatlı bir şekilde gülümsedi.

"Merhaba Ceylin, çok güzel olmuşsun."

"Teşekkür ederim, sen de çok şık görünüyorsun." Krem rengi, bol bir pantolon ve siyah bir gömlek giymişti.

Laz Öküzü | BAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin