4. Bölüm

186 13 2
                                    

Oteldeki adam kızların çok gürültü çıkarabilcegini düşünmüş ve  oda vermemişti. Fakat Gül adamın üstüne atlayınca yaka paça dışarı atılmışlardı.
Ve tabi başladıkları yere dönmüşlerdi...
Parka.
----
"Ee yani bu gece burda mı uyuyoruz?"

Buse'nin sözüyle dört kız bakışlarını etrafta gezdirdi. Daha sonra yavaş yavaş Buse'ye geri döndürdüler. Birgül ve Dilara kararsız bakışlarıyla bakarken Buse ve Eleni yüzlerini buruşturdu. Bu fikirden hoşlanmamışlardı.

Peki Elçin ve Gül?

Onlarsa zaten çoktan orayı incelemiş ve pis sırıtmalarıyla birbirlerine bakıyorlardı.

"Kalacak başka bir yerimiz yok kızlar, gördüğünüz gibi tüm gün kalacak yer aradık. sonuç ya pahalı, ya da iğrenç."

Birgül'ün sözüyle, Buse ve Eleni'de bu fikre yumuşak bakmaya başlamışlardı ama, hala bir yanları kalmak istemiyordu.

"Bu gece kalalım, yarın yeniden bulmak için gezeriz."

Elçin ve Gül hevesle başlarını sallayınca diğerleride kabul etmek zorunda kaldılar. Ah şu kızların macera arayışları... Berbat olan moralleri bir anda düzelmişti buraya gelince.
Hepsi Elçin'in yedek olarak getirdiği valizdeki içlerinden hiç birinin giymeyeceği, iğrenç kıyafetleri ve bir kaç montu yere serip dikdörtgen şeklinde yattılar. Dikdörtgenin ortasına da valizlerini koydular. Böylelikle valizleri biri almak isterse ilk önce onları geçmesi gerekecek ve kızlar da o zamanda kadar uyanacaktı. Valizleri de güvende olacaktı.

Parkta yatacaklardı sonuçta belli olmazdı.

Hepsi sabahtan akşama kadar yer arayışından, yorgun düşmüşlerdi. Öyle ya, kafalarını koyar koymaz uyku onları esir almıştı.

~~~~~~~~~~~~~~~

Kızlar gece boyunca sivri sinekler yüzünden iyi bir uyku çekememişlerdi. Hepsi huzursuzdu ama, Gül ayrı bir huysuzdu o sabah. Sonra iş bölümü yaptılar. Elçin yiyecek bir şeyler almaya giderken; Dilara, Buse ve Eleni kalacak yer bulmak için dağılacaklardı. Birgül ve Gül ise valizlerin başında yani parkta olacaktı. Zaten o haliyle Gül'ü, Elçin'le gönderselerdi, birisini bir daha göremezlerdi.

(Elçin)

Yalnız başıma, tam üç saattir dolaşıp yiyecek bir şeyler buluyordum. Hayır anlamadığım niye beni tek gönderdilerse. Herkül müyüm ben abisi.

Ama ben yine zekamı gösterip, küçük tekerlekli valizlerden birini boşaltıp, yanımda götürmüştüm. Böylelikle taşımak yerine valize koyacaktım.

Bu kadar yettigini düşününce valizi sürükleyerek geri dönmeye başladım. Kızların yanına gelince gözlerim şaşkınlıkla açıldı. Ve ağzımdan koca bir "OMG!" çıktı.

Diğerlerini görebilmek için etrafa bakındım fakat kızlar daha gelmemişti. Valizi hızlıca diğerlerinin yanına bırakıp kızlara yardıma koştum ve kenardaki kendi çapında uğraşanı kendime döndürdüm.

(Dilara)

Tam üç saattir gezdikten sonra uygun bir yer sonunda bulabilmiştik. Ama en fazla iki gün kalabilirdik çünkü altı kişiydik ve o kadar parasız yoktu. Adama geri geleceğimizi söyleyip kızların yanına parka doğru yürümeye başladık.

Parka gelince gördüğümüz şeyle gözlerimiz irice açıldı. Aynı anda bir "OHA!" çektikten sonra bizde yardıma koştuk.

(Birgül)

Kızlar gittikten sonra bizde Gül'le beraber valizlerin yanına oturduk. Gül her zamanki neşesinden yoksun bir şekilde, etrafa dik dik bakıyordu. Her an kavga çıkaracakmış gibi.

Karavan HırsızlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin