Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ağlamak için gözden yaş mı akmalı? Dudaklar gülerken, insan ağlayamaz mı? Sevmek için güzele mi bakmalı? Çirkin bir tende güzel bir ruh, kalbi bağlayamaz mı? Hasret; özlenenden uzak mı kalmaktır? Özlenen yakındayken hicran duyulamaz mı? Hırsızlık; para, mal mıçalmaktır? Saadet çalmak, hırsızlık olamaz mı? Solması için gülü dalından mıkoparmalı? Pembe bir gonca iken gül dalında solmaz mı? Öldürmek için silah, hançer mi olmalı? Saçlar bağ, gözler silah, gülüş, kurşun olamaz mı?
Victor Hugo
(oy ve yorumlarınızı bekliyorum)
-
+18
Dün gece
"Ahh, taehyung!"
Sıcak, ateş gibi nefes seslerinin ardından yankılanan güçlü bir çığlık.
Kendinden geçmişti, zevk bütün bedenini sarmış; içini kaynatıyordu. Esmer adamın kucağında kaç kere sektiğini bilmiyordu, altında ne kadar ezildiğini de. Sadece sevişiyordu. Bütün bedeniniyle, tamamen kendini ona vererek.
Şimdi taehyung, jungkook'un ellerini arkasında birbirine kenetlemiş; hırsla içinde hareket ediyordu. Çıkan ıslak sesler bütün odada yankılanıyor, beyaz tenli olan en yüksek iniltilerini sunuyordu. Taehyung öyle sert ve hızlı hareket ediyordu ki, kendisini bütün varlığıyla çocuğa çarparken gözü hiçbir şeyi görmüyordu.
Jungkook'da kalçalarını ona ittiriyor, adamın daha derinlere ulaşmasını sağlıyordu. Ondan korkmuyor, aksine adama uyuyordu ve bu taehyung'un çok hoşuna gidiyordu. Ama yeniden gücü bitmeye başlıyordu, çünkü yorulmuştu. Taehyung jungkook'un sırtına doğru eğildi ve elini sivrileşmiş göğüs ucuna götürerek sıktı. Karşılığında aldığı derin bir inleyiş, adamı fazlasıyla tatmin etmişti. Sırıttı ve geri çekilirken çocuğun kalçasına yeniden şaplak attı, hırıltılı bir sesle inleyerek kendini ona çarpmaya devam etti.
Jungkook, taehyung'un defalarca sıktığı ve vurarak kızarttığı kalçasına yeniden bir darbe yiyince acıyla tekrar bağırdı. "A-aşkım, ahh!"
"İçindeyken bile daha fazlasını istiyorum, siktir." Taehyung bu seferde Jungkook'un boğazını kavrayarak sıkmış, onu kendine doğru yükseltmişti. Jungkook zaten nefes nefeseydi, bir de boğazının sıkılmasıyla iyice nefesinin gittiğini hissetti. "Ahh, ver kendini bana bebeğim, duvarlarını teker teker yıkacağım."
"Yık." dedi jungkook nefes nefese. Saçı başı dağılmış, dudakları öpüşmekten kızarmıştı. Kendini kasmaya bırakıp rahatladığında taehyung'u gerçekten de daha derinlerde hissedebilmişti. Sanki o karnına doğru çıkıyordu! Jungkook'un attığı zevk dolu çığlık esmer adamın parmaklarının arasına gömüldü. Zevk noktasını öyle bir eziyordu ki. "Taehyung ben, bu çok- ahh!"
