13-deniz,kum,güneş ve aşk.

667 51 223
                                    

Selamlar gençlliiik keyifler nasııılllll?? benim kötü ama olsun...

Minik bir açıklama yapmaya geldim de🥲 şimdi biliyorsunuz ben 1 gün arayla bölüm atmaya çalışıyorum ama tahmin ettiğiniz gibi yetişmiyooor. Normalde daha uzun anlatacağım kısımları yetişsin diye kısa keserek yazıyorum yaani. O nedenle artık uzun bölümler atmaya çalışacağım ve tam anlamıyla bittiğinde diğer bölümler gelecek.. yine vote isteyeceğim ama, vote gelse bile tam anlamıyla bitmeden bölümü atamayacağımmm🥲🥹

Vee artık daha keyifli bölümlere geçtik diyebiliriiiz. NEREDE BİZİM BERKAN KEREM VE ELİİİF?? İŞTE BURADALARMIŞ..

HAZIRSAK BAŞLIYORUM.
🪅



•[12-deniz,kum,güneş ve aşk]

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


[12-deniz,kum,güneş ve aşk]

"Aşk için zaman ve mekana ihtiyaç yoktu,birbirini seven iki kalp olsa yeterdi."


Aşk'ın birçok versiyonu vardı hayatta, ilk görüşte aşk son görüşte aşk.. platonik aşk falan filan. İki kalbin aynı anda birbirini sevmesi de dünya üzerindeki büyük güçlerden biriydi. İki farklı kalp, tek bir ortak noktada buluşuyordu. Kader derdik biz buna, kader bir şekilde iki kalp için ortak noktada ağlarını örüyordu. Siz kaderinize hayır deseniz bile o size evet diyor, o hayır dediğiniz kadere aşık oluyorsunuz.

Hayatınızda mutsuz olduğunuz anlar ya da dibe çöktüğünüz çok an oluyordu bir el bekliyordunuz sizi yukarı çekip çıkarması için, o elin sevdiğiniz insanın eli olması bile farklı duygular hissettirirdi insana.

İnsan, aşkını söylediğinde mi daha çok severdi, hissettirdiğinde mi? (cevapları bekliyorum ahahah)

Ben işte tamda bu noktada, tüm ipleri Barış'a devretmiştim. Hem hissettiriyor hemde söylüyordu aşkını. Onun hissettirdiği o duygu, içimde yıllarca ölen sararan o yaprağı anında yeşillendirmiş, bir damla su olmuştu. Yıllarca su damlası bekleyen kalbime adeta bir yağmur bulutu olmuştu. Çok kızmıştım bana sormadan hareket etmesine ama haklıydı, nereye kadar saklayacaktık ki? Nereye kadar hayır diyecektik.. ipleri onun eline vermiş olmamın mutluluğuyla evimde Elif'le beraber valiz hazırlıyordum.

Maçlarımız bittiğinden Elif Ben Kerem Berkan ve Barış toplu bir tatile çıkıyorduk, haketmiştik her anlamda. 1 haftalığına karavan kiralamıştık, ne kadar eğlence ihtiyacımız varsa karşılayacaktık.

"Bunu koysam mı İlko?" Elifin elindeki eteğe baktığımda adeta bir mide bulantısı sardı midemi. "Babaannenin sandığından mı çıkardın allah aşkına?" dedim iğrenerek. "Tamam bende demode şeyleri severim ama bu 2. dünya savaşından kalmış gibi Elo."

KALBE DÜŞEN YILDIRIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin