Dayım - Otel Odasında (3)
Önceki Bölüm
Sevgilim, mektubum uzadı biliyorum, fakat sana her şeyi en ince ayrıntısına kadar anlatacağıma söz vermiştim. Beni hoş görmelisin. Anlatmaya devam ediyorum.
Dayımla birbirimize oral seks yaptığımız ve bir de gidip annemin odasına kaçamak yaptığı o geceden sonra iki gün görüşemedik. Konser işi çıkmış, güneye gitmişti. Gelmesini iple çekiyordum. Ruh gibi dolaşıyordum ortalıkta… Annemden köşe bucak kaçmaya çalışıyordum. Sanki sevgilisini elinden almışım gibi hissediyordum.
Sonunda bir gün eve girerken yakaladı annem beni… Kolumdan hışımla tuttu,
“Gel bakalım küçük hanım, biraz görüşelim seninle…” dedi dişlerinin arasından…
Korkarak, ne diyeceğini merak ederek arkasına takıldım, salona gittik. Koltuğa oturttu beni… Önümdeki sehpaya bir kol düğmesi, bir külot koydu. Benim zevk sularımdan ağı sarımtırak bir renk almış kirli külodum…
“Bunlar ne Gül hanım?” dedi. Şaşırarak baktım.
“Kirli çamaşırım… Ne var bunda, niye soruyorsun?” dedim.
“Beni aptal yerine koyma kızım. Bu külot senin, biliyorum. Ve ben onu nerede buldum biliyor musun?”
Ahh… İşin rengi anlaşıldı. Aşıkları gizlice dikizlediğim gece geldi aklıma… Geceliğimin altından külodumu sıyırışım, heyecanla ayağımı silkeleyip yere atışım, mastürbasyon yapışım…
Aptal kafam… O heyecanla oracıkta bırakıp gitmiştim ıslanmış külodu… Aklıma bile gelmemişti aramak… Bu badireyi atlatırsam bundan sonra daha dikkatli olmalıydım.
“Sanırım biliyorum…” dedim alçak sesle…
“Dayının odasının önünde, yerdeydi. Ağı sırılsıklam ıslaktı. Peki bu kol düğmesini nerede buldum dersin?”
“Nerden bileyim anne? Nerede buldun?”
“Dayının kol düğmesi bu… Onu da senin odanda buldum. Senin yatağının yanında, yerde… Anlat bakalım şimdi… Neler karıştırıyorsun sen? Dayının kol düğmesi senin yatağının yanında ne arıyor? Artı, ıslak külodun dayının oda kapısının yanında ne arıyor? Gerçeği anlatacaksın bana, tamam mı?”
Kolumu tutmuş, sarsıyordu sinirli sinirli konuşurken… Hırsla kolumu çekip kurtardım. Aynı tonda cevap verdim anneme,
“Peki senin bana anlatacağın bir şey yok mu anneciğim?” dedim alaylı bir tavırla, sırıtarak… Şaşırma sırası ondaydı… Afalladı.
“Ne gibi? Ne anlatacakmışım ben sana? Hesap verecek olan sensin küçük hanım…” Yüzsüzlüğü ele aldım iyice… Baskın çıkmalıydım, yoksa işler sarpa saracaktı,
YOU ARE READING
TADINDA HİKAYELER 2
Horor30 bölümlük atıştırmalıklar isteğinizi yorumlara yad uygulamalardan rahatça yazabilrsiniz