7. Bölüm/2. Kısım

26 4 0
                                    

Sanki bu eve ilk defa geliyormuş gibi hissetti. Tarifi imkânsız heyecanlarla doluydu. Gerçekten bir ailesi vardı. Gerçekten bir ilişkisi vardı. Bütün yaşadıkları gerçekti. Gözlerinin şahit olduklarına bir türlü inanamıyordu. Heyecan gizlenen birçok açığa çıkarmıştı. Adeta geçmişi hiç olmamışçasına yaşamıştı. Birden zihninde bir resim belirdi. Resmin sahibi hep aradığı fakat yardıma muhtaçken yardıma gelmeyen annesiydi. Bir zamanlar çocuktu. Yaşadıklarına mana verememişti. Şimdi ise tüm mana veremedikleri acılarıyla birlikte kötü kötü manalar buluyordu. Tek kelime bile bilmek istemezken annesinin yaptıklarını hatırlı yordu. Babasıyla hiç evlenmemişti. Zaten hamile kalmayı da planlamamıştı. Ama küçük Mis- hale gelmişti. Annesinin onu hangi gereksinim ya da neden den dolayı dünyaya getirdiğini uzun süre çözememişti. Düzenli bir işi ve hayatı olmayan bir kadındı. Kimi zaman arkadaşlarında kimi zamanda sevgililerinde kalırdı. Şu adamlar, kimdi onlar? Hiçbir zaman öğrenememişti. Sadece bazı ihtiyaçları görüyorlardı o kadar. Annesi çalıştığı dönemde onu da yanın da götürüyordu. Beş altı yaşlarındayken o iş yerinin nasıl bir yer olduğunu bilemese de çok kısa zaman sonra öğrenmişti. Güzel ve seksi kadınlar oldukça açık ve davetkâr kıyafetler giyer ek para kazana bilmek için dans ediyor, gelenleri eğlendiriyordu. Belki bu hikâye de annesi ne ilk ne de sondu. Ama onun için annesi tekti. Barda içki içenleri ya da gereksiz yere kavga çıkaranları görünce korkuyor, kimsenin göremeyeceğini bir köşeye girip sesini çıkarmadan tüm olanları izliyordu. Çoğu kez annesine gitmek istemediğini söylese de o dinlememişti. Beklediği on dakika içerisinde öyle gerilere gitmişti ki kendine gelmesi bayağı zaman aldı. Selin ona çoktan hoş geldin demiş ve Ted ile tokalaşıyordu. Mishale hızlıca bakışlarına ona çevirip "Özür dilerim. Öylece dalmışım" dedi. Bu önemli çiftin gelmesini Mariam'da dört gözle bekli yordu. Geldiklerinde bütün enerjisi ve samimiyetiyle karşılamış, gösterişli büyük salona davet etmişti. Diğerlerini konuşmasına devam ederken o da masayı hazırlamaya başladı. Selin masanın kenarından çektiği sandalyeye oturarak kendinden emin duruşuyla "Nasılsın Ted?" diye sordu. Bir doksan boylarında, geniş omuzlu, vücut çalışması yaptığı her halinden belli olan, ela gözlü, buğday tenli genç adam tebessüm ederek karşılık verdi:

- İyiyim. Teşekkür ederim. Sizler nasılsınız?

- İyiyiz.

- Eviniz gerçekten harikaymış hanımefendi. Tarihi bir ev olmalı mutlaka.

- Evet, oldukça eski. Masallara sığmayacak kadar güzel.

- Dediklerinizde sonuna kadar haklısınız.

- Sağ ol. Şirkete işler nasıl peki? Açıkçası oğlumla meşgul olduğum için şirkete uğramaya pek zamanım olmuyor. Gidişatı takip edemiyorum.

Ted hızlı hızlı başını sallayarak:

- Malum çocuklarla ilgilenmek çok zor iş gerçekten!

Hele de sizin gibi bekâr anne olmak.

- Aynen öyle.

- Şirkette işler kendi seyrinde devam ediyor aslında. Ama şahsi gayretlerimizi sorarsanız oldukça iyi! Şirketi daha ileri taşımak için birçok yöntemi deniyoruz. Gerekli reklam afişlerini ve reklam filmlerini hazırlıyoruz. Mishale bu konuda cidden çok iyi. En çokta öğrenme konusundaki azmine bayılıyorum. Çünkü bilirsiniz. İnsanlar üniversite okuduk tan sonra her şeyi bildiğine inanıyor. Yani öğreneceğimi öğrendim gözüyle bakıyor. Doğal olarak da ileri görebilecek bilgiye sahip olamıyor.

- Evet, sana bu konuda katılıyorum. Mishale kardeşim diye demiyorum, zekidir.

Mishale duygulanmıştı. Sakin tavırlarla:

Bir Geceye Altı AyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin