Sınıfın önüne gelince derin bir nefes verdim.
Bende ankastre var hojam. Ben kapıyı çalamam.
Ama yanımda da kimse olmadığı için el mecbur çaldım kapıyı. İçerideki öğrencilerin sesleri son bulurken hocanın 'gel' demesiyle içeriye girdim.
Euzubillahişeytaniracim bismillahirrahmanirrahim.
İçeri girdiğim anda bana dönen bakışlar ve fısıldamalar elimi yumruk yapmama sebep oldu.
İlk okul günümde bile bu kadar heyecanlanmamıştım aq.
Hocanın bana gülümsemesiyle ifadesiz tutmaya çalıştığım bakışlarım onu buldu.
"Hoş geldin kızım. Sen yeni gelen kızsın değil mi?" Dedi samimi bir sesle.
Şimdiden best hocam bu oldu.
"Evet, hocam." Dedim. Etrafa bi göz atıp eliyle pencere kenarını gösterdi.
"Şimdilik orada oturabilirsin." Dedi. Etrafımdaki bakışları umursamadan sıraya doğru ilerleyip oturdum.
"Eveet, çocuklar. Bu günki dersimiz Osmanlı İmparatorluğunun padişahları."
Kesinlikle benim en sevdiğim hocam bu olacaktı.
***
Bu gün sınıftan dışarı çıkmamıştım. Telefonumdan bir kaç şey izleyerek yeni diller öğrenmeye çalışıyordum.Yakında Birleşmiş Milletler olacaktım.
"HELLO BİTCHES!" Diye bağırarak içeriye kuzenim olan Yiğit girince irkildim tabii.
Ödüm bokuma karıştı lan ne irkilmesi.
Kaşlarımı çattım. Onun ağzına sıçacağımı anladığı anda yanıma gelip sarıldı.
"Oy oy oy, kuzenlerin bir tanesi! Nasılsın kuzii?" Yüzümü buruşturup omzundan itmeye çalıştım ama zebellah gibi olduğu için kımıldamıyordu yerinden.
"Sen gelene kadar mükemmeldim. Hem kuzi ne be?" Çirkefliğime göz devirip benden ayrılınca tripli tripli karşımdaki sandalyeye oturdu.
"Ben de iyiyim canım sağol." Tripi tabii ki de 2 saniye sürmüştü. "Sana şimdi bir dedikodu söyleyeceğim. OLAAAAYYYY!" Tam telefonuma geri dönecektim ki elimden telefonu çekip yana koydu.
"Yiğit, ver telefonumu. Yoksa sonun hayır olmaz. Bilesin." Biliyordu, onu şurada parçalayabilirdim. Bu yüzden verdi telefonumu.
"Tamam ya. Yabani misin kızım sen? Azıcık cilveli ol. Bize de enişte çıkar." Yüzümü buruşturdum bu dediğine.
Evlenmeyecektim ben. Bi de o kocam olacak adamın dırdırını çekemezdim. Hayat bazı uygulamalardaki videolarda gördüğümüz gibi değildi.
"Siz benim şimdiden turşumu kurun. Öbür dünyaya gidene kadar evlenmeyeceğim." Kararlılıkla söylediklerime göz kırpıştırdı.
"Yani öbür dünyada evleneceksin, öyle mi?" Kafası karışmışa benziyordu. Avucumu hafifçe alnıma vurdum.
Maldı. Cidden maldı. Beyni olmadan doğmuştu bu çocuk.
"Kıt mısın amk. Her neyse, sen ne için gelmiştin?" Biraz daha evlilik hakkında konuşsaydık muhtemelen kusacaktım.
Alıngan bir ifade ile götünü bana çevirdi. "Aşk olsun kuzi. Ben sana kuzenim diyeyim. Sen bana kıt de. Cık cık cık. İşte gençlik bitmiş, gençlik." Göz devirdim bu haline.
İki dakika ciddi kalamıyordu.
Sanki sen çok ciddisin aq. Dedi iç ses.
"Dökül bakalım Yiğit bey. Nedir sizin derdiniz." Ellerimi bir psikolog edasıyla önümde birleştirdim. "Sizi dinliyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aleyna (Gerçek Ailem)
RandomSofia Aleyna Demir hiç kimse ile muhattap olmayan, hayatı umursamaz bir şekilde yaşayan, içine kapanık bir kız. Bu kız karıştırıldığını öğrenirse ne olur? ₼₼₼ *KÜFÜR İÇERİR. RAHATSIZ OLANLAR OKUMASIN.* *KLASİK ABİ-KARDEŞ KİTABIDIR.*