Banyoda yaşadığımız gün Hasan'ın annesi evimize gelmiş geleneğimiz olan el öpme için ailemi ziyaret etmemi söylemişti. Köyümüzde, yeni evlenenlerin düğünden sonraki ilk hafta gelinin ailesini ziyaret etmesi, büyüklerin ellerini öpmesi eski bir gelenekti. Şimdi ben de ilk hafta olmasa da bu geleneği yaşamak üzere, Hasan'la birlikte ailemin evine dönecektim. İçimde biraz tedirginlik olsa da, bu ziyareti bir görev gibi değil, ailemle paylaştığım bir anı olarak görmek istiyordum. Hasan'ın yanımda olması ise içime su serpiyordu; artık yalnız değildim, yanımda bana destek olan biri vardı.
Sabah erkenden kalkıp hazırlandım. Aynanın karşısında, kendime bakarak omzuma da şalımı aldım. Geleneklere uygun giyinmiştim; aynada kendime baktığımda, sanki o eski günlere geri dönmüş gibi hissettim. Ne de olsa bu, annemin bana hep anlattığı, kendi gençliğinde yaşadığı bir törendi. Şimdi sıra bendeydi. Hasan ise, her zamanki gibi sessizdi ama gözlerinden bir anlayış ve güven okunuyordu. O da sade ama özenli bir şekilde hazırlanmıştı. Yanıma geçtiğinde, gözlerimle ona baktım; bakışlarıyla adeta "hazır mısın?" diyordu. Başımı hafifçe salladım, içimden derin bir nefes aldım.
Yol boyunca, içimdeki karmaşa Hasan'ın sessiz varlığıyla sakinleşti. Ailemi tekrar görecek, yeni hayatımın nasıl olduğunu onlara gösterecektim. Onlara, kendi seçimimle bir adım attığımı, Hasan'ın yanında mutlu olduğumu hissettirecektim. Hasan'ın yanımda olması bana güç veriyordu. Yol boyunca Hasan'ın ellerine bakarken, içimde ona karşı daha da derin bir güven hissettim. Onun yanımda olması, her adımda bana destek olacağı anlamına geliyordu.
Köye yaklaştıkça, içimdeki heyecan iyice artmaya başladı. Avlunun önüne vardığımızda, ilk kez buraya Hasan'la birlikte adım atmanın getirdiği bir ürperti hissettim.
Annemin evinin avlusuna adım attığımda, içimde beliren duygu selini tarif etmem zordu. Her şey o kadar tanıdık ama bir o kadar da yabancıydı ki... Sanki sadece birkaç hafta önce bu kapıdan çıkmamışım, başka bir hayatın eşiğine adım atmamışım gibi. Yine de biliyordum ki, artık bu evde geçirdiğim günler geride kalmış, yerini başka bir hayat, başka bir ev almıştı. İçimde, artık buraya sadece bir misafir gibi geleceğimin burukluğu doluyordu. Yanımda Hasan'ın sessiz, sakin varlığını hissetmek ise bana garip bir güven veriyordu. Beni destekleyen, bu yeni hayatta bana eşlik eden biri vardı. Ona baktım, hafifçe başını sallayarak adeta "yanındayım" der gibi bir bakışla cevap verdi.
Avludan geçip eve doğru yürürken birkaç komşu kadın avlunun bir köşesinde sohbet ediyordu. İçlerinden biri beni görünce yüzünde kocaman bir gülümsemeyle seslendi: "Zeynep gelin, hoş geldin!" Bu sesleniş, bir anda herkesin dikkatini çekmişti. Sanki burada her şey aynı kalmış, ben hiç gitmemişim gibi bir sevinç dalgası yayıldı. Komşular, akrabalar bana hoş geldin derken yüzümde tebessüm, içimde ise karmaşık hisler vardı.
Kısa bir süre sonra annem kapıda belirdi. Yüzünde derin bir sevgi, kocaman bir gurur ve hafif bir özlem okunuyordu. Göz göze geldiğimizde, o hiç tereddüt etmeden ellerimi tuttu, sonra sıkıca sarıldı. Annemin sıcacık kollarında hissettiğim o sevgi dalgası, içimdeki tüm karmaşayı bir anlığına da olsa yatıştırdı. Ne de olsa, insan annesinin kollarında her zaman çocuk gibi hissediyor. Sımsıkı sarıldığında, gözlerimde biriken yaşları tutmaya çalışarak "Anam," diye fısıldadım. O ise sadece başımı okşayarak cevap verdi, bir şey demesine gerek yoktu, o an her şey zaten gözlerinden okunuyordu.
Hasan, yanımızda sessizce bekliyordu. O da, bu yeni hayatta aileme karşı olan sorumluluklarımı ve aramızdaki bağı hissetmiş gibiydi. Annem, nihayet başını kaldırarak Hasan'a baktı. İlk kez damadıyla baş başa kalıyorlardı. Annemin yüzündeki o şefkatli bakışları görünce rahatladım. Hasan'ı sessizce süzdü, sonra ona başıyla hafifçe selam verdi, gülümsedi. Hasan da kibar bir baş selamıyla karşılık verdi, annem onun çekingen duruşundan memnun kalmış gibiydi.
![](https://img.wattpad.com/cover/381070402-288-k346675.jpg)
YOU ARE READING
YANKISIZ - BERDEL
Teen FictionDokunayım mı Hasan? Senin bana dokunduğun gibi ben de sana dokunayım mı hı erim?" Kısık sesimle konuşarak ellerimi hareket ettirdim. Gözlerine kenetlediğim gözlerime bakarak başını salladı. İstiyordu beni istediğini zaten biliyordum ama bunu göster...