22.

395 94 50
                                    


Yüzümdeki geniş gülümsemeyle Subutay'ın Odasından çıkarken o sırada bu tarafa doğru gelen Damir'i gördüm.
Gülümsemeye çalışarak selam verince o da bana bakıp çatık kaşlarıyla karşılık verdi.
Biraz daha ilerledikten sonra dönüp arkama baktım. Subutay'ın odasına girmişti.

Peki şuan benim içimi neden bir huzursuzluk kaplıyordu?

Yanıma gelen genç iki kızla sıkılarak Tanselu'nun yanına gitmeye karar verdim.
Bugün saray epey sessizdi askerlerin yüzünde de tuhaf bir ifade vardı.

Tanselu'nun diğer kızlarla beraber oturduğu büyük odaya geldiğimde Kolchura'nın da orada olduğunu fark ettim. Demek dönmüştü?

Yanına gittiğimde yerinden kalkıp sıkıca sarıldı bana.
"Ah Ulbina seni ne kadar özledim bir bilsen!" dedi ayrılarak.

"Bende seni çok özledim" dedim tıpkı onun gibi gülüp.

Tanselu'ya döndüğüm zaman gergin bir şekilde bana baktığını fark ettim. Sanki bir şey saklıyormuş gibiydi.
Cidden bugün herkes bana mı garip geliyordu sadece?

"U-Ulbina bunu sana söylemeli miyim bilmiyorum ama ben bugün şey gördüm..."

Evet daha fazla tutamamıştı kendini. Bende kendimi daha fazla tutabileceğimi hiç zannetmiyordum.
"Söyle Tanselu, bugün neler oluyor?"

Küçük bir nefes vererek "Bugün buraya gelirken askerlerin anneni götürdüğünü gördüm" dedi.

Anne neyin içine bulaştın sen?
Damir. Belkide Subutay'ın yanına bunun için gitti.

Hayret içinde daldığımı gören Kolchura ne olduğunu anlayamayarak bana baktı.
"Annen ile ilgili olan olayları duydum Ulbina. Böyle bir şeyin olacağı belliydi. Hatırlıyor musun geçenlerde senin haberci cariye Komutan Subutay'ın baskın birliklerinden birinin düşmanlar tarafından fark edilerek öldürüldüklerini söylemişti?"

Herkesin bildiği bir gerçek vardı ki Subutay'ın birlikleri ancak saldırı yaptıkları zaman fark edilirdi.
Elimle alnımı ovdum. Bunun annemle bir alakası olamazdı çünkü Subutay'ın odasına yalnız ben girebiliyorum. Bu da demek oluyor ki...

"Tanselu"

"Evet?"

"Sence bunun için annemi öldürürler mi?"

Cevap vermedi.
Bu sözlerden sonra hiçbirimiz daha da konuşmadık.
Ne önümüzdeki yemeklerden yedik ne de bizim için getirilen şaraplardan bir yudum içtik.
Bu durumda suçlu görülecek bir isim daha vardı. O da bendim.

Kolchura ağzını açmış tam konuşacakken içeri giren üç askerle yerimden kalktım. Benim kalkmama eş zamanlı olarak Kolchura, Tanselu ve bütün kızlarda kalkmıştı.
"Efendim, Komutan Subutay sizi huzuruna çağırıyorlar"

Beklediğim şey olmuştu.
Bekliyordum evet ama aynı zamanda korkuyordum da.

"Neler oluyor?" Diye sordu Tanselu.
Asker bilmediğini benim hemen onlarla beraber gitmem gerektiğini söyleyince daha fazla uzatmamak için bana eşlik eden askerlerle beraber odadan çıktım.

Şimdi beni ne bekliyordu?
Annemin suçundan dolayı bende mi ceza alacaktım? Her şeyden daha çok merak ettiğimde Subutay'ın vereceği karardı.



Askerlerden biri büyük toplantı odasının kapısının önüne geldiğimizde nöbetçilere emir verip açılan kapıdan benimle beraber içeri girdi.

İlk defa bu odaya giriyordum, istemsizce etrafıma baktım.
Bu sarayda gördüğüm digerodzlzrdan çok daha büyüktü. Odanın girişinde tam karşımda Subutay oturuyordu. İçlerinden sadece Ubadan ve Damir'i tanıdığım birkaç rütbeli asker ise ayakta ve elleri önlerinde bağlı bir şekilde duruyorlardı. Annemde oradaydı tabi. İki asker onu kollarından yakalamış başı yerde olacak bir şekilde tutuluyordu.

Yutkundum. Karşımdaki adam elindeki kağıtlara bakıyor sanki geldiğimi fark etmemiş gibi başını hiç kaldırmıyordu.

"Efendim bu belgeler gösteriyor ki ikiside aramıza sızan hainler"

Hain? Konuşan ve ismini bilmediğim komutana baktım çatık kaşlarımla korkudan nefes alış verişlerim  hızlanmıştı.
"Bu kadın itiraf etti zaten. Oğluda kendisi gibi bir casusmuş"

"Ben casus falan değilim!" dedim kendimi tutamayarak, o an Subutay başını kaldırıp bana baktı. Koyu gözlerinde bana karşı en ufak bir inanma belirtisi aradım.
Ama o kadar soğuktu ki bakışları hiçbir şey anlayamamıştım.

Damir cevap vermek üzere olan başka bir adamı susturup bana hitaben konuştu.
"Kendinizi nasıl savunacaksınız? Her şey ortada, Anneniz itiraf etti. Volga krallığına ait casuslardan da sizin isminizin yazılı olduğu pek çok haber elimize geçti. Siz Moğol Komutanı Subutay'a ve Yüce Hanımız Cengiz Han'ın kurduğu Moğol Devletine ihanet ettiniz"

"Hayır, yapmadım!"

"Kanıtlayın o zaman"

Nasıl kanıtlayacaktım? Neyle kanıtlayacaktım?
Başımı çevirip anneme baktım.
Neden benim suçsuz olduğumu söylemiyordu?

Korkuyla başımı tekrar Subutay'a çevirdiğim zaman onun da kaşlarının çatıldığını gördüm. İnanmamalıydı, bu yalanlara İnanmamalıydı.

"Ben o Adamlardan hiçbiri ile görüşmedim, hiçbirini tanımam"

"Ama annenizle görüşüyorsunuz, onu tanırsınız herhalde?" dedi başka bir adam alayla.

Ubadan bir kez benim olduğum tarafa kaygıyla bakıp Damir'e küçük bir işaret yaptı ve askerler annemi alıp götürmeye başladılar.
Onu öldürecekler miydi?

"Yeter bu kadar!"
Subutay'ın yerinden kalkmasıyla bütün gözler ona döndü o ise yavaş adımlarla yanıma yaklaşmıştı.

İyice yaklaştı bana, gözleri önce titreyen dudağımı sonra dolan yeşil gözlerimi inceledi.

"Ulbina" dedi hem yumuşak hemde soğuk bir sesle.
"Bana gerçekten ihanet ettin mi?"

"Asla!" Diye cevap verdim anında. Yapmamıştım, ona ihanet etmezdim ben fakat bütün bu deliler benim söylediklerimin tam tersini gösteriyordu.
Ve Subutay, bunlara inanmış gibi gözüküyordu.

Derin bir nefes verip bana son bir defa baktı. Hayal kırıklığı ile.
Arkasına dönerek herkesin beklediği o kararını verdi.

"O karnında benim çocuğumu taşıyor. Her ne kadar bana ihanet ettiği gözükse de cezasını şimdilik erteliyorum. Onu odasına kapatın benim iznim olmadan o odadan kesinlikle çıkmayacak ve hiç kimseyle görüşmeyecek"

Bu sözler söylenir söylenmez askerler beni tuttular.
Hâlâ olanlara inanamıyordum. Bir günde nasıl bütün hayatım alt üst olabilirdi, üstelik yapmadığım bir şey için. Subutay ile konuşmaya çalıştım ama o beni dinlemedi.
"Götürün onu" Diye emir verdi askerlerine.

O, bana inanmamıştı.














Gençler finale az kaldı, umarım sıkıcı gitmiyorumdur ama bu kitap daha fazla uzamasın.
Sizi seviyorum:)

DANSÖZ (BxB) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin