Yanlızlık Senfonisi.

141 12 1
                                    

Arabanın içinde kaanın cümlesi dikatimi cekti.

''torpidoda silah var onu yanına al''

''Ne için''

''Her ihtimale karşı''

''Sadece ihtimalleri merak ediyorum, nereye gönderildiğimi bilmek istiyorum''

''Gidince görürsünüz efendim''

(gördüğüm şeyler meraklandırdı beni )

Antalya'nın Lara adı verilen semte 3 katlı çok lüks bir binanın önüne geldik. Buranın ne olduğunu sordum ama Kaan birey söylemeden içeriye girdi benden onu takip etim. O kadar kalabalıktı ki her yerde insanlar sigara, alkol ve ter kokusu içeriye girer girmez insanı etkiliyordu. Sözde kaliteli zengin üst düzey insanların bu kadar iç içe ve bu kadar pis bir yerde ne aradıklarını düşündüm. Kaanın arkasından gitmeye devam ettim.  Bir odanın önünde durduk bana burada sakin kalmamı mümkünse konuşmamı söyledi ve içeriye girdi

Kaan odadaki adama söyle söyledi.

''Kolay gelsin Sansar (dedi ve sinsi sinsi sırıttı )''

''Bunu demek için mi geldin buraya işimize bakalım.''

''Sansarcım sakin J Mehmet beyin selamı var tanıştırayım oğlu Arat Gümüş.

Bunda sonra olanlar tam bir karmaşaydı büyük bir çanta aldık bir birimize gülümsedik ve o yerden ayrıldık. Aklımdaki tek soru ben bu insanların içinde ne arıyorum.  Sonraki bir hafta her gün kaanla pavyon, kumarhane, eğlence kulüpleri, barlar, vb. mekânlarda

Dolaştık bu arada kaanla 'da aramızda sağlam bir dostluk kurduk. 

Bir Pazartesi sabahıydı bugün işimizin olmadığını biliyorum eylül ve Selma hemşire ile zaman geçirmek istedim onları çok özledim.

Mutlu bir şekilde kahvaltı ederken kaan Selma hemşirenin biletlerini önüme koydu

''Bunlar nedir?''

''Selma Hanım ve kızı eylül hanım bugün saat 1 de İstanbul'a gidecekler''

''lütfen dalga geçtiğini söyle onlar bana söylemeden böyle bir şey yapmazlar''

''senin bilgin var sanıyordum bugün ben aldım biletleri.''

''İyi bok yedin. (sinirli bir şekilde sandal yemde fırlayıp Selma hemşireyi buldum yanında eylül de vardı gözleri kızarmış )

''Neler oluyor gideceğinizi söyledi kaan?''

''Evet artık gitmeliyiz''

'' Ne için mutlu değil misiniz benim yanımda, burada.''

''Sadece gitmek istiyoruz gerisinin bir önemi yok

'' Tamam ısrar etmiyecem ama en azından hava alanına kadar bizde götürelim sizi'' (Korkmuştu sanırım buradaki olanlardan babamdan ona edecek tek bir sözüm yoktu onun kadar beni 'de korkutmuştu bu olanlar. Arabanın yanında bekliyorduk onları fakat evden çıkarken gözlerimin içine bakmıyordu. Yolda giderken durmadan soru soruyordum Selma hemşireye beni tekrar görmeye geleceksin öyle değil mi? Geçiştiriyordu duymak istediğimi söylemiyordu erken gelmiştik biraz 1 saat kadar beklememiz gerekiyordu. Zaman hızlı geçiyordu anonsun sesini duyduk bu onların uçağıydı giderken hiç bir şey söylemedi Selma hemşire eve dönerken. yolda kaanla bu konuyu tartıştık bir anlam veremedik.  Evin önüne geldiğimizde büyük bir sorun vardı herkes bir tarafa koşuşturuyordu telaş içinde basamakları tek tek çıkarken Babamın odasının önü kalabalıktı yönümü oraya doğru çevirdim yatağındaydı babam kanlar içinde yanına koştum hemen ellerini tutum iyi misin baba diye soruyordum cevap verecek gücü kalmamıştı çok kan kaybetmişti  (Allah'a babam ölmesinde yalvarıyordum doktor yok mu diye bağırıyordum evin içinde benim bağırışlarım yankılanıyordu ama koskoca çınar devriliyordu) Babamın gözünden bir damla yaş geldi oğlum diye mırıldandı babam gözlerini kapatmıştı ev benim bağırışlarımla yıkılıyordu (öfkem gözlerimi kör ediyordu ) kaan koluma girip beni çekmeye başladı yatağı öyle sıkı tutuyordum ki daha yeni bulmuşken babamı ölmedi diye haykırıyordum kaan sürükleyerek çıkartı beni odadan ayağa kalkacak dermanım yoktu kaan sırtına alıp odamdaki sandalyeye kadar taşıdı bağırmayı kesmiyordum ama ne olur gitme diye bağırıyordum ben sana geldim sen nasıl gidersin diye bağırıyordum kaan susmam için kendimi toparlamam için öyle sert bir tokat atı ki yere serildim tekrar sandalyeye oturttu cebinden bir dal sigara çıkarttı yakıp bana verdi içmemi istedi (hiç sigara içmemiştim ama bir nebze yardımcı olur diye bütün nefesimle ciğerlerime kadar çektim öksürüyordum ama boğazımın acısını hissetmiyordum yaşayan ölü olmuştum...

GÜNEŞİ OLMAYANLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin