Bölüm 14

12.8K 846 7
                                    

''Çok güzel oldun kızım,ya..''diyen Esma'nın hevesini kırmak istemesem de bence olmamıştı,ayna da gördüğüm kız ,pek ben gibi değildi; mini, eteği kabarık ,siyah elbise şirin bir kız imajı veriyordu ki şirin olan Esmaydı, ben huysuz olandım,üst kısım siyah hayal tülle kaplıydı kapalı gibi gözükse de sırt kısmında astar olmadığından sırtım komple açıktı ince tül askılar şirin olsada gögüs kısmına işlenmiş siyah taştan motifler gögüslerime ve hafif dekolteme dikkat çekiyordu ayağımdaki bileklerimi saran gümüş taşlı ayakkabılar ,benim asla tercih etmeyeceğim kadar iddaalıydı ki Seher abla'nın seçimiydi, hiç değilse makyajım hafifti ,gözlerime gri-siyah bir makyaj yapılmıştı sanki daha da yeşil olmuşlardı ,açık kumral saçlarım, dalgalı dağınık bir topuzla toplanmış gür saçlarımdan örülen örgüyle romantik bir hava kazanmıştım ki ben halimden pek memnum değildim, bakışlarım Esma'yı buldu kırmızı ,uzun ,derin yırtmaçlı elbisesiyle çok cezbedici olmuştu ,ikinci bir beden gibi sarmıştı elbisesi vücudunu,Poyraz ona tam aşık değilse eğer bu akşam o iş bitmişti.''Asıl sen çok güzelsin Esma,birilerinin işi bu akşam zor gibi,''Söylediklerim hoşuna gitmişti ama bu bana takılma fırsatını kaçırmasına engel olmamıştı,zaten ne zaman soracak diye bekliyordum,''Asıl zavallı amcacığımın işi zor, bahçede arkandan kısa elbise istemediğini söylemişti eğer yanlış duymadıysam.''Gözlerimi öyle pörtletmiş olmalıyım ki Esma'nın durduğu yerden bir adım geri çekilmesi beni güldürdü ama kızgınlığımı bozmamaya gayret ettim ki ürkek bakışları bunu başardığımı gösteriyordu.''Sen bizi mi dinledin,küçük casus,''Neyse ne nasılsa yakalandım haliyle anlatmaya başladı,''Ne yapayım ,nemrut amcamla nemrut arkadaşım arasında olanları anlamanın başka yolunu bulamadım,hem merak etme bir şey duyamadım zaten,'' şu durumda Esma'nın yavru kedi bakışları işe yaramazdı ama Karahanla eş gözlere sahip olan meraklı arkadaşıma hayır diyemezdim ,hem zaten biliyordu yıllardır onu beklediğimi ,''bence biliyorsun küçük ajan onun benim lanetim olduğunu,''sevinçle parladı gözleri,''biliyor musun Nefes bu dünya üzerinde seni emanet edebileceğim tek adam amcam olurdu her halde, siz eş yaratılmışsınız, birbirinize baktığınızda oluşan o görünmez enerji sanki elle tutulabiliniyor ,insanın birine sizin birbirinize baktığınız gibi bakası geliyor ki ben bakıyorum zaten...''Konuşmamız Seher ablanın salona girişiyle son buldu,''Güzel kızlarım biz  Gökhan'la okula geçiyoruz sizi şoför getirecek..'' ''Niye ki'' diye atıldı Esma''Poyraz gelmeyecek mi yoksa?''gözleri dolmaya başlamıştı bile..Seher abla Esmanın telaşı üzerine gülümsedi''Ah ah yaşlandım mı ben, küçük meleğim büyümüş aşık olmuş ,sevdiği adam gelmeyecek diye gözleri bile doluyor,organizasyonu onun şirketi yaptığı için gelemiyor Poyraz,Karahan da orada bekleyecek gelenler karşılanacak çünkü ama siz bu gecenin yıldızları olduğunuz en son gelmelisiniz ayrıca şah eserlerime,''eliyle ikimizi işaret etmişti ''kimsenin dokunmasına izin veremem o kadar güzelsiniz ki o ikisi sizi görünce kıskançlıktan kuduracak ''deyip ellerini çırptı.Tam giderken aniden geriye dönüp keyifle ,şaşkınca arkasından bakan ikimize bakıp''Size anne tavsiyesi kızlar, erkekler ulaşılmaz kadınları ister, onun için ne kadar aşık olursanız olun, umrunuzda değilmiş gibi davranın,işe yarıyor...''deyip göz kırpıp gitti,geri de kahkahalarla gülen iki kız bırakarak.''Annem biraz çatlak..''diyen Esmaya ''biraz mı?''diye cevap verdim.

Amacım Karahan'ı kızdırmak olsa da arabadan inerken etrafta olan karşı cinsin tuhaf bakışları keyfimi iyice kaçırmıştı.Parti okulun bu işler için olan büyük salonundaydı, burası özel bir üniversite olduğundan her çeşit imkanın ,en iyisi bize sunulmuştu benim için çalışmak ,antremanlar ,Gece'nin eğitim kamplarıyla geçen zorlu bir dört yıl olsa da en azından bir hayalim gerçekleşmişti, işimi belki hiç yapamayacak olsamda taze bir mimardım artık.Partinin yapılacağı salonun kapısına yaklaştığımızda Esma'ya sen gir ben sonra gelirim konuşmasını içimden prova ederken, Deniz tüm karizmasıyla bize doğru ilerliyordu.Gülümsemesi etraftaki kızlar için can yakıcı olsa da bizim için sadece sevimliydi.Uzun ve melodili bir ıslık öttürdü,''Baş belaları,siz neymişsiniz böyle,makyajın güzelleştiremeyeceği kız yokmuş şu an öğrendim.''Esma  takındığı sahte kızgınlığıyla ikizinin kafasına bir tane vurdu,''Sen bize çirkin mi dedin unutma ki biz ikiziz ,ben çirkinsem sen de çirkin olursun şapşal.''Bozulan saçlarını düzelten Deniz iki kolunu da girmemiz için bize uzattı biz de gülümseyerek istediğini yaptık.''Evet baş belaları,
sizden kurtuluşum şerefine bu akşam size karışmayacağım,zaten siz size karışacak iki adam bulmuşsunuz,yani ben ayaklarımı uzatıp bu akşamın tadını çıkarırken, çok kıymetli amcam ve değerli kankası Poyraz abi size sarkanlarla uğraşa bilir ne güzel bir gece....''diye alaycı sözlerini bitirirken Esma ile aynı anda uzatarak''Denizzz....''diye bağırdık.Salona girmeden durdu ve ''Bunu ilk ve son kez söylüyorum baş belaları sizsiz bu okul benim için hep eksik olurdu, iyi ki varsınız.''deyince ikimizde ona sımsıkı sarıldık.Yine alaycı tavrına bürünüp''hadi millet bizi bekliyor,annem paralayacak şimdi beni nerede kaldınız diye...''İçeriye girdiğimizde nutkum tutulmuştu o kadar güzel olmuştu ki salon ,beyaz ve mor çiçekler zarif süslemeler resmen klasını konuşturmuştu Poyraz'ın organizasyon ekibi.İyi de o projeksiyon perdesindeki resimde neden üçümüzün çekilmiş bir resmi vardı sonuçta bu ikisinin mezuniyet partisiydi,şu an yaşadığım aydınlanmayla sanırım bu üçümüzün mezuniyet partisiydi .Seher abla.....itiraz edeceğimi bildiği için biraz sinsi davranmış bu yüzden en son ana kadar bizi evde bekletmişti.Küçük bir alkış eşliğinde ilerledik bu biraz tuhaftı.....O....o Poyraz ve Karahan tam karşımızdaydı,Poyraz ilerleyip Deniz'e başıyla selam verdi ve Esma'ya elini uzattı tabii ki bu isteği hemen cevap buldu,arkalarından bakarken Esma için sadece mutluluk duyuyordum.Ve lanetim.....Karahan siyah takım elbisesi içinde çok çok yakışıklıydı ki bence o basit bir tişortle bile çok yakışıklıydı, bakışları beni bulduğunda gözlerine önce beğeni sonra hafif bir kızgınlık yerleşti kararlı adımlarla bana doğru ilerledi,elini belime yerleştirdi.Denizin sırtına hafif bir yumruk vurdu sanırım bu bir sevgi göstergesiydi ki Deniz sırıtıyordu.Eli biraz sırtımda gezinince sanırım acı gerçekle şu an yüzleşmişti.Tüm dayanılmazlığıyla kulağıma fısıldadı.''Demek savaş istiyorsun güzelim...''elbisenin kısalığı ve sırtımın açıklığı şu an hiç iyi bir fikir değilmiş hissi veriyordu,o muzip bakışları,bende suratının her santimini öpme isteği uyandırsa da tüm hocalarımın, ailesinin ve arkadaşlarımın önünde beni sırtına vurup buradan çıkarma olasılığı, gözlerimi kocaman açmama neden oldu.Bunu yapabilir miydi açıkçası yapmışlığı vardı.Ama o beni yanıltarak sırtımı o muhteşem bedenine dayadı ve beni yürümeye zorladı ,nefesini ensemde hissediyordum.Telaşla ''ne yapıyorsun,Karahan rezil oluyoruz.''Başını boynumla omzumun arasına sıkıştırıp , yürümeye devam ederken kulağıma fısıldadı,''Sen benimsin yani bu da sırtınında benim olduğunu gösteriyor ve ben benim olanın şu salondaki züppeler tarafından süzülmesinden hiç hoşlanmayacak bir adamım....hımmm.....ayrıca seni uyarmıştım kendin kaşındın.''Kızgınlıktan kızarmıştım büyük olasılıkla neyse ki duvara yakın bir kokteyl masasına yönlendirmişti de beni sırtımı duvara dayayıp bu rezilliğe bir son vermiştim.Yüzüme sakin bir gülümseme yerleştirip sadece onun duyabileceği şekilde fısıldadım.''Sen tam bir öküzsün öyle böyle değil bildiğin öküz, beni rezil ettin.''Elini belime sardı yeniden beni kendine döndürdü,''O kadar güzelsin ki...''yaklaşıp saçlarımı kokladı ve alnıma bir öpücük kondurdu,''seni kaybetmek ihtimali beni delirtiyor.''Şaşırmıştım ki ağzım küçük bir o şeklini almıştı.Benim başkasına gidebileceğimi düşünmesi çok tuhaftı ama bu benim hatamdı o bana kendini açmıştı bense bende ki onu Karahan'a hiç göstermemiştim oysa yıllardır beklediğim adamdı Karahan, o olmazsa bende olmazdım,bu elbiseyi giymezdim, güzel olmak istemezdim hatta buraya ile gelmezdim.Gülümsedim,parlayan ela gözleriyle bu salondaki tüm kadınlara bir lafıyla sahip olabilecek adam beni seçmişti, benim kalbimse çoktan onu.Gözlerine bakarak konuştum''Sana ait olduğuma göre,bence kimse bana bakmaya cesaret edemez.''Ya ama bir insana bu eziyet yapılmaz gülme be adam sen gülünce ben mutluluktan ölmek istiyorum.''Benimsin.''dedi ve elimi zarifçe tutup elinde tuttuğu kadife mavi kutuyu benim avuçlarıma bıraktı.Yüzük olamazdı sanırım yani olmamalıydı, bu kadar insanın içinde olmasa iyi olurdu.Elimi tutup avuçlarımdaki kutuyu açıp, içinden çok zarif bir bileklik çıkardı ,ince zincirin ucunda küçük bir zümrüt vardı etrafı pırlantalarla çevriliydi ve kalp şeklindeydi çok zarif ve sadeydi bir o kadar da çarpıcı.Şaşkın şaşkın ona bakarken o çoktan bileğime takmıştı hediyesini.''Beni bir bileklikle kendine bağlamıştın şimdi ben seni bir bileklikle kendime bağladım.Sanırım ödeştik.''Gülümsedim ''Bu çok pahalı bir şey Karahan ben kabul edemem....''sözlerim bitmeden dudaklarıma dokunan parmakları düşünme yetimi kaybetmeme neden olmuştu,''O benim kalbim Nefes ve senin ellerinde..''İtiraz şansım yoktu muzipçe omuz silktim fısıltıyla ''teşekkür ederim''dedim.Seher abla yanımıza gelip ''çifte kumrular didişmeniz bittiyse Nefesi tanıştırmak istediğim insanlar var,sonuçta dönem ikincisi ve bölüm birincisi.''Karahan elimi tuttu ve Seher ablanın peşine takıldık itiraz etmedim elimi tutmasına, adam kalbini ellerime vermişti az önce yani.....İlerde duran orta yaşlı insan kalabalığına yaklaştıkça Karahan gerilmişti ve onlar bizi fark etmeden elimi bıraktı ve bir anda mutlulukla parlayan gözleri buz kesti.Seher ablanın neşeli sesi olmasa az önce birinin öldüğünü bile söyleyebilirdim.Gökhan abi de bu insanların yanında normalde olduğu gibi değildi daha sert ve düşünceli gözüküyordu.Donuk sesiyle konuşunca bu işte bir tuhaflık olduğuna artık emin olmuştum.''Nefes, vakfımızın ve okulumuzun kurucu ailelerinin bireyleri,Yusuf Sarıca''elini uzatan adamın elini kısa bir temasla sıktım,pek özelliği olan bir adam değildi sıradan saçları hafif dökülmüş bir tipti işte,yanında duran ve tuhaf bakışlarla bana bakan diğer adam bir an ürpermeme neden oldu arkamda duran Karahan'ın varlığı olmasa bu bakışlar kaçmama neden olacak kadar açık bir nefret saklıyordu.''Ve pek alışkanlığı olmasa da ilk kez davetimize iştirak eden''...eliyle bana nefretle bakan adamı gösteriyordu.''Zafer Ateş''Zafer Ateş....Zafer Ateş....


İkinci zarfı eğer bir gün Zafer Ateş adını duyarsan,onunla tanışırsan aç oku ve söylediklerimi yap.Belgeleri iyi sakla onlar senin hayat sigortan çözmeye çalışma şifreli bir kombinasyonla düzenlenmişler orada yazanları bilmek istemezsin,ben istemezdim.Kimseye güvenme bu çantadan ve benden kimseye bahsetme,dikkatli ol Nefesim bir anne için en zor olan şeyi yapıyorum seni sana emanet ediyorum.Hoşçakal.

                                                                                                      annen,Name





Sanırım şu andan itibaren hiç bir şey eskisi gibi olmayacaktı.O adamın nefretle bakan buz mavisi gözleri ve suçlayıcı ses tonu bunu apaçık gösteriyordu.O korkutucu ağzını açtı ve buz gibi gözlerini nefretle bana dikti ,korkunç ses tonuyla söylediği tek şey,''Sen.........''olmuştu....................................

TECELLİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin