Damla yalanı öğreninince başta Kaan'a ders vermek istese de bu ders verme işini sonraya bıraktı. Şimdi Antalya'ya gitmek için hazırdı. Valizini almış kapıya doğru sürüklerken yanına yaklaşan Erva'yla vedalaştı. Aşağıya indiğinde Kaan'ın kapı önünde beklediğini gördü. Elindeki valizi bagaja yerleştiren Kaan genç kıza dönerek onu inceledi. Genç kız yolculuk için üstüne askılı bir tişört ve altına şort giyinmiş bu rahat ev moduna rağmen fazlasıyla göz alıcı görünüyordu. Genç kız da farkında olmadan karşısındaki genç adamı inceliyordu. Her zamanki iş adamı profilinden soyutlanmış bir öğrenci profilinde görünüyordu. Siyah kotunun üstüne beyaz bir tişörtü vardı. Gözündeki siyah güneş gözlükleriyle de ne kadar yakışıklığı göründüğünden habersiz görünüyordu.
''Hazır mısın?''diye sordu.
Damla başıyla onaylarken yolcu koltuğuna geçip emniyet kemerini taktı. Neden uçakla gitmediklerini merak etse de sormamayı tercih etti. Kaan için böylesi daha iyiyse onun için hiç problem değildi. Kim böyle bir iş istemezdi ki, gayet iyi maaş alıyordu ve derslerine de gereken önemi vermeye vakit bulabiliyordu.
Şimdi de iş için başka bir şehire gidecekti. Hem iş hem tatil gibi olacağına emindi. Hevesle genç adama döndü. Bu hissettikleri aslında uzun zaman önce kalbini terk edip gitmişti. Genç kız en son üniversiteyi kazandığında bu kadar mutlu olmuştu. Bir şeylere heyecanlanmak bir şeylere heveslenmek hala bir olay karşısında umut beslemek uzun zaman sonra kendisini tuhaf hissettirmişti. Arkadaşları onun için son zamanlarda değiştiğini söylemişti ama Damla bunun imkansız olduğunu söylüyordu. Değiştiğiyse bile farkında değildi.
Genç adam onun gözlerini parlamış bir şekilde kendisine baktığını görünce gözlerini yoldan ayırarak sordu.
''Ne oldu?''
''Toplantı için tek çalışan olarak ben mi gidiyorum.''
Genç adam umursamaz bir şekilde omuz silkti.
''Gördüğün gibi tek sen.''
Genç kız saf bir merakla sordu.
''Bir toplantı için asistan çok mu önemli.''
Genç adam bu sorgulanma işinden hiç memnun kalmamıştı. Gözleriyle bir aynayı bir yolu kontrol ederken konuştu.
''İşime yarıyacağını düşünüyorum.''derken 'daha fazla soru istemiyorum' der gibi kıza yandan bir bakış atmıştı.
Genç kız gözlerini yola odaklarken benliğini içindeki tezat duygular dolduruyordu. Bir yandan karşısındaki adama sinir olan tarafı bir yandan da anlayış gösteren tarafıyla sürekli kavga ediyordu. Genç kız sakinliğine uyarak ilerleyen yolu izledi. Çantasındaki kulaklığı çıkartıp takarken kafasını cam kenarına koymuştu.
İlerleyen dakikalarda araba durunca genç kız kafasını yasladığı yerden kafasını kaldırdı. Sıcak onu mayıştırmıştı. Bu kadar kısa bir süre içerisinde geleceğine imkan vermezken çevreye baktı.
''Kahvaltı yapalım.''diyerek arabadan çıkan Kaan'ın peşinden gitti. Kol saatine baktığında üç saattir yolculuk yapmış olduğunu fark etti. Şimdi de mola vermişlerdi. Genç adamın karşısında geçip oturunca masa birçok kahvaltılıkla doldurulmuştu.
Genç kız kahvaltı yapmamasına rağmen bir şeyler atıştırmak istemiyordu. Kaan şaşkınlıkla kafasını kaldırdı.
''Aç değil misin?''
''Yok, acıkmadım henüz.''derken aslında önünde hep sevdiği yiyecekler olduğunu gördü. Kaan kaşlarını çatarak genç kıza baktı.
''Kilona dikkat mi ediyorsun şimdi sen?''derken kızın diyetisyen olmasına küçük çaplı bir imada bulunmuştu. Genç kız gülümserken
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAFIZA
Genç KurguGenç Kurgu #63 = 30.12.2016 "Kaçan kovalanır mı?İşte bizim hikayemiz de koşuşturmayla başladı." Damla hafızasını kaybetmiş bir kız ve geçmişin ona oynadığı amansız mücadeleden kaçarken Kaan Poyraz'la karşılaşır. Kaan Poyraz da kim mi?.... Hafızasını...