GÖKDENİZ

162 7 3
                                    

Multimedia'da Gökdeniz 👱

Gökdeniz Alasya ben.
16 yaşımdayım, Amasyalıyım ama Bursa'da doğup, büyüdüm.
Yani Bursalıyım da diyebilirim.

16 yıllık hayatım Osmangazi'de, aynı mahallede geçti.
Az top oynamadım, az yaralanmadım bu yollarda.
Benden başka iki kardeşim var Ahu ve Asu. İkizler.

Okuduğum lise'de üçüncü yılım ve şimdiye dek tek bir iyi anım yok şu duvarların arasında.
Şaka değil, aynen öyle.
Hiç sevmedim Osmangazi Lisesini, zaten babamın zoruyla geldim.
Arkadaş çevresi çok olan bir çocuk değilimdir, bir tek yakın arkadaşım vardır o da Cenk.
Selen Nisayla da aram fena değil.

Bizim okulun en ilginç şeyleri Afra'nın ruju, Alara'nın kıyafetleri, Yeşim'in -komik olmayan- esprileridir.
Açıkçası, bunların hiçbiri zerre ilgimi çekmiyor.
Okuldaki nerdeyse tüm erkekler o üç kızdan en az ikisine hastadır.
Nerelerine vuruluyorlar anlamıyorum ki?
Güzelliklerini karakterlerinin çirkinlikleriyle örten kızlar onlar.

Ruhu çirkin kızlar.

İki senemi heyecansız geçirdikten sonra, bir İtalyan düştü okula. Hayatıma.

Üçüncü senemizde, okula ilk gün sıkıla sıkıla, istemeye istemeye gelmiştim.
Ta ki Filiz Hoca o kızı bize tanıtana kadar.

Azrayı.

Sesini ilk duyduğumda hissetiklerimi, duygularımı hâlâ anımsayabiliyorum.

"Cristina Azra ben"

Demişti.

Cristina Azra'm

Öyle güzel gülüyor, bakıyor ki, tarif edemiyorum.
Bal rengi gözleri olan İtalyan o.

Öyle masum ve saf ki, gözlerinin içinden tüm duygularını hemen belli ediyor.
Yalan söylemeyi bile beceremiyor.
Birilerine kızarken içinden kendini durdurmaya çalıştığını anlayabiliyorum.

Fakat, acı çekiyor Azra.
Hem de çok.
Annesiyle babası boşanmış, o yüzden gelmişler Türkiyeye, ama Azra'yı üzen başka şeyler var eminim. Çünkü ne zaman keyifli olsa, birden bire yüzü asılıyor. Aklına bir şeyler geliyor belli ki. Göz bebeklerinin içi hiç parlamıyor, kahkahasını bile acı acı atıyor, istemeye istemeye.

Azra'nın neyi olduğunu bilmiyorum ama öğreneceğim.
Onun hakkında herşeyi öğreneceğim.

Bir de Afra meselesi var tabii.
Her zamanki gibi bizim Afra Artuk, okula yeni gelen ve kendinden daha güzel olan Azra'yı kıskandı ve Azra'nın ilk günden itibarını zedelemek istedi.
Biliyordum Afra'nın sıkıntı çıkaracağını, emindim.
Azra sınıfa ilk girdiğinde Afra'nın yüzünün aldığı ifade içindeki tüm kötülüğü açığa çıkarmıştı.
Ah Afra, biraz kendin olsan, karakterinle itici olmak yerine, yüzünle masum ve güzel olsan.

Azra gibi.

Azra'nın yüzündeki çiziğin umarım Afra'nın tayfasıyla alakası yoktur.
Selen Nisa yanağına ne oldu diye sorunca, korktu. Çok korktu.
Endişeliydi, yalan söyledi. Biliyorum.
Bana "Sonra,lütfen." Derken gözleri buğulandı, sanki örtmek istiyordu bazı şeylerin üstünü. Sanki unutmak istiyordu bazı şeyleri.

Öğreneceğim ama kafama koydum, ve Azra'ya kim ne yaptıysa, ona cezasını vereceğim.

Kendi ellerimle.

Bizim okulun 'kötü insanları' bitmez.
Afra,Alara,Yeşim bir de Egemen.
Egemen Afra'nın çocukluk aşkıdır. Afra, Egemen ona yüz vermediği için kafayı yer.
Okuldaki kızlar, hep Egemene aşık olur, onun peşinden koşarlar.
O da canı istediği zaman yüz verir, hevesi geçince de yabancı gibi davranıp hepsinin duygularını ezer geçer.
Kötü o.

Azra'nın saflığını kullanıp, onu kandırmasına izin vermeyeceğim.

Her ne pahasına olursa olsun!

Ben, galiba Azra'ya arkadaşlıktan daha öte duygular besliyorum.
Masumluğuna tutuldum ben onun galiba.

Şu an istediğim iki şey var; Eğer Alara benim Azra'ya olan duygularımı öğrenirse ona zarar verebilir, çünkü Alara iki yıldır bana aşık.
"Artık sevmiyorum."
Diyor ama ben inanmıyorum. Ah keşke gerçekten sevmese de kurtulsam.

İkinci olarakta, Egemen.
Egemen Azra'ya bulaşmasın.
Onu okuldaki kızların yarısına yaptığı gibi, peçete muamelesi yapmasın.

Azra'ya kimse dokunmasın.

〰〰〰〰〰〰〰
Duyuru!

Merhaba arkadaşlar,
Sizinle birkaç şey paylaşmak istiyorum.
Öncelikle, dengesiz yazar, uzun bölümlerine ne oldu? Bu ne biçim bölüm? Kitap arkası mı okuyoruz? Demeyin ☺️
Bu bölümü kısa yazdım çünkü, olay yok, sadece bilgi var.
Eğer dikkatli okuduysanız, önemli bilgileri de görmüşsünüz demektir.
Gökdenizi tanıtmak istedim ayrıca okulun ve öğrencilerin geçmişi ile bilgiyi bize sadece
Gökdeniz verebilirdi ben de çabucak vakit geçmeden yazdım ve paylaştım! 😁

6.BÖLÜM'ü uzun ve olaylı yazacağım, merak etmeyin😄

Arkadaşlar şimdi başka bir şeye geçmek istiyorum; Voteler ve yorumlar.

Bakın, her zaman sizden vote isteyip "Sen beğeni için mi yazıyorsun?" Demenizi istemiyorum ama beğeniler çok düşük.
Beğeni düşük olunca insanlar okumuyor, okumadıkları zaman ben hem kendi emeğim için üzülüyorum hem de hikayemin içeriğini göremedikleri için.
Şu an hikayenin çok başındayız, daha yaşanacak bir sürüüü şey var ve emin olun bu hikayenin içinde hepinizden bir parça var. Herkes kendine biraz benzeyen birini bulacaktır.
Kimi Azra'ya, kimi Egemen'e belki Selen Nisa'ya hatta belki de Alara veya Yeşime.
Hepsini şimdi iyi tanımıyorsunuz, ama dediğim gibi çok başındayız daha yolumuz uzun hepsini tanıyacağız teker teker ☺️✌️

Sizden tek ricam, vote ve yorumlarınızı eksik etmeyin.
Benim için sizlerin görüşlerinin ne kadar önemi olduğunu tarif dahi edemem.
Şimdi bu yazıyı görmeyip oy vermeyenlere sesleniyorum; vicdanınız rahatsa canınız sağolsun.

Eğer sormak, eleştirmek veya bir görüşünüzü belirtmek isterseniz, yorumlar ve mesaj kutum hepinize açık.

Şimdiden herkese teşekkür ediyorum.

Sizi seviyorum, benim değerli İzcilerim ☺️✌️

İZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin