0.9

706 13 0
                                    


"Hemmingsin aşkı (Megan)adlı kişiden bir sesli mesajınız var:
hey Emma iyi misin dün seni çok Aradım ama bir türlü ulaşamadım Luke bana bir kaç şey Anlattı ve bak sen mutlu Olmayı hak ediyorsun yaşadığın onca şeyden sonra bunu hak ediyorsun Emma .lütfen o salakları kafana takma istediğinde ara."

"Bel-çok-tatlı adlı kişiden bir sesli mesajınız var:
Hey Emma seni çok merak ettik Olanları luke ve Meg Anlattı umarım iyisindir.istediğinde ara ve sana bir Hatırlatma hayallerini yaşıyorsun kimsenin seni üzmesine izin verme.seni seviyoruz."

"Lilllllly adlı kişiden bir sesli mesajınız var:
Selam Olanları öğrendim.ben hep yanındayım.mutlu olmalısın mike'la çıkıyorsun onların kıskançlıklarını umursama."

Aslında bu mesajlarla güne başlamak iyi oldu. Hepsine mesaj attım teşekkür ettim iyi olduğumu söyledim ve daha sonra hızlıca alt kata indim."selam millet"
"Günaydın güzel kızım"
"Günaydın Emma" annem ve babamla bir süre sohbet ettikten sonra annem Yanıma oturdu ve Şunları söyledi:
"Bak Emma böyle bir şeye henüz hazır olmadığını biliyoruz ama işimizden dolayı baban ve ben 1 haftalığına yurt dışına gidiyoruz istersen sen de gel ama evde kalırsan sana her şeyi rahat olucak şekilde ayarlarız.Biz gelinceye hep birlikte sinemaya filan gideriz olur mu?"
"Yani bir hafta evde tek kalıcam."
"Evet sorun olur mu?"
"Şey pek değil sadece evde yemek yapmak için bir kaç şey olsun bir o kadar."
"Tamam biz bu gece hava Alanına gidiceğiz ben birazdan markete gidip her şeyi hallederim."
Aslında evde tek kalmak sıkıcı gelirdi ama nedense şu an pek öyle gelmemişti. Ve onlara yurt dışında Yük olmak istemedim.

.

.

.

.
"Ay anladım anne yurt dışında eğlenin görüşürüz"
"Tamam tatlım seni seviyoruz."
Annemle ve babamla vedalaştıktan sonra biraz düşündüm.belki Mike'larda kalabilirdim?sormalı mıydım?
Koltukta duran telefonumun yanına gittim ve Michael'ı Aradım.
"Selam Emma bu gün hiç konuşamadık nasılsın nerdesin?"
"Şey evdeyim annemler bir haftalığına Yurtdışına gitti ben de size gelebilir miyim diye aradım."
"Tabi ki 10 dakikaya kapıda ol seni alırım."
Hemen hazırlandım anahtar,pratik bir makyaj ve telefon.arabanın korna sesini duyduğumda Kapıdan çıktım ve Michael'ın Yanındaki koltuğa oturdum.
"Aman Tanrı'm saçın siyah olmuş!!!"
"Beğendin mi?"
"Evet ama biraz üzüldüm."
"Niye?"
"Çünkü dünkünden daha çekicisin aynı saçla dün Yanıma gelseydin daha çok eğlenebilirdik." İkimizde güldük ve o araba sürerken dikkatlice saçını inceledim.
Vardığımızı fark ettim.arabadan indik ve evlerine girdik.
"Merhaba"diye seslendim ve onların da cevabı gecikmedi.
"Selam Emma daha iyi görünüyorsun"
"Teşekkürler luke Öyleyim daha iyiyim."
Calum üst kat merdiveninden hızlıca indi ve bana sarıldı "selam dostum seni böyle görmek çok güzel."
"Teşekkürler"
Ve son olarak Ashton geldi ve "seni özlemiştik gerçekten şu an daha mutlu olmana sevindik."diyip saçımı karıştırdı.
Cal:ee yeni Mike hakkında ne düşünüyorsun?
"Aslında tek düşünebildiğim şey onunla birlikte odaya çıkmak."
Hepsi kıkırdadı.
Ash:bnce kırmızı daha güzeldi
Diye fikrini söyledi. Michael ise siyah rengin onu daha Punk rock gösterdiğini söyledi ki yanılıyordu her Şekilde bir yavru kedi gibiydi.
Luke:hey çocuklar direk odaya gitmeden önce birlikte bir Şeyler yapalım mı?
"Ne gibi ?"
Mike:belki film izleyebiliriz.
Herkes onayladı.
Ashton küçük bir çocuk gibi Mean girls izleyelim diye tutturdu ama hiç birimiz kabul etmedik.Calum ise korku filmi izleyebileceğimizi söyledi.
Luke:önce Calum'un altına bez bağlamalıyız
Cal:sanırım luke için ışıkları kapatmadan izlesek daha iyi olabilir yoksa gece yanımızda uyuyor.
Buna gerçekten gülmüştüm ve Luke sinir olmuş bir tiple Calum'a bakmaya başladı. Korku filmini seçtik ve başlattık.
Ben,Michael'la birlikte bir koltukta uzanıyordum.Calum tek Kişilik koltukta oturuyordu Ash ve Luke ise bebek gibi birbirine sarılmış be korkudan sırayla Gözlerini açıp kapıyorlardı.film boyunca hiç kimse hadi "Ann şu hayaletten kaç "vb Şeyler dışında konuşmadı.film bitince Michael hepsine iyi geceler dedi ve ben de hepsine sarıldım daha sonra beni kendi odasına doğru sürükledi.
"Dolabımı biliyorsun tatlım istediğin kıyafeti alabilirsin"
"Sağol mike"
"Tabi istersen kıyafetlerin olmadan da Yanıma gelebilirsin." İstemsizce kıkırdadım ve "sabah aralarından biri yanımıza gelirse beni öyle görmelerini istemem"diye cevap verdim.önüme geçen ilk yarım kollu t-shirt ve eşofman Altını alıp dolabı kapattım.üstümdekini çıkardığımda Michael'ın elini teninde hissettim."çok güzelsin bebeğim." Teşekkür ettim ve kıyafetlerimi değiştirmeye devam ettim. Ilim bitince kendi kıyafetlerimi katlayıp masasının üstüne koydum. Ve Michael'ın Yanına uzandım."gerçekten iyisin değil mi yani o nefret Mesajları filan?"
"Hayır michael iyiyim.gerçekten iyiyim hayallerimi yaşıyorum ve bunun kıymetini bilmekle meşgulüm o nefret mesajlarının beni üzmesine izin vermemeliyim."
Kıkırdadı ve burnumun tam uçana küçük bir öpücük kondurdu. "Seni seviyorum Emma hem de Herşeyden çok seviyorum."
"Ben de seni seviyorum"dedim ve dudaklarımı onun dudaklarına olabildiğince hafif bir şekilde bastırdım.
"Iyi geceler"dedim ve sırtımı döndüm.O da hiç vakit kaybetmeden bana arkadan sarıldı ve ellerini belime doladı.

Hold my Hand//CliffordHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin