-SENİ TEKRAR GÖRÜNCE-

16 4 0
                                    

Deniz bana dönüp,
"Ben hayatta seninle olmam"
"Deniz?"
"Olmam"
"Yicem demi seni Deniz!"
"Sana belli olmaz."
"Seni taşıyorum ve şimdi bi 'teşekkür' yerine bunları söylüyosun."
"Çok şey istiyosun."
"Evet bi teşekkür çok şey. Altüstü 'teşekkür ederim'demek ne kadar zor. Beynin o kadar çalışıyo işte."
"Derin susmassan seni susturmayı gayet iyi biliyorum"
"Susmuyorum efendim!"
"Tamam sustururum o zaman."dedi ve eliyle ağzımı tuttu. Çenem acımaya başladı.
"Canın mı yandı"dedi. Öküz işte. Elini ağzımdan çekti ve,
"Gördün mü nasıl susturduğumu"
"Hayır görmedim yaşadım. Sınıfta bu yüzden kalıyosun"
"Senden daha salak birisi olamaz"
"Evet olur."
"Kim?"
"Sensin"
"Derin uyu kalk öyle konuş benle"
"Onu senin yapman lazım Deniz"
"Deniz durgun bi su değildir Derin hanım"
"Fazla Derin'e gittin birazdan boğulucaksın"dedim gözlerimi kısarak.
"Sen hep böyle olsana daha güzel oluyosun"
"Sen her halinle göt olduğun için bişey demiyorum"dedim ve elimi kaldırıp,
"Tuvalete gidebilir miyim?"
"Gidebilirsin"dedi hoca ve yerimden kaşkıp tuvalete gittim aynada kendime bakıp kendimi düzelttim. Sonra tuvalete girmiş havası vermek için ellerimi ıslattım. Kapıyı açıp çıktım ve sınıfa geri gittim. Kapıyı çalıp içeri girdim. Deniz bana bakarak beni öldürdü. Burak'ta bana bakıyodu. Burak'a bakıp dirildim. Deniz'in yanına oturdum. Deniz,
"Akşam bana gel de projeyi halledelim."
"Hah bu kadar kolay mı sanıyosun Deniz?"dedim sol kaşımı havaya kaldırarak.
"Sanmıyorum. Bana göre kolay"dedi iki kaşını da havaya kaldırıp gözlerini büyüterek.
"Önce bakışlarınla beni öldür sonra da akşam sana gelmemi iste."
"O kadar mı kötü bakıyorum"dedi tekrar aynı bakışları atarak.
"Evet"dedim gülerek. Sonra Burak arkasını dönüp,
"Hocaya bakmak istersin belki"dedi gözöeriyle işaret ederek.
Hocaya baktım ve hoca bana pis pis bakıyodu.
"ne içerdiniz Derin hanım?"
"Özür dilerim"
"2 dakika sonra zil çalıcak ve sen sınıfta sanki kafedeymiş gibi sohbet edip konuşuyosun. Sen de Deniz."
"Özür diledik işte!"dedim atar yapıp.
"Derhal müdürün odasına küçük hanım"dedi ve beni kolumdan tuttuğu gibi müdürün odasına götürdü. Kapıyı çaldı kapıyı açtı ve beni içeri attı. Sonra kapıyı kapadı. Müdür bana,
"Ne yaptın Derin?"
"Derste konuştum hoca ne isterdiniz dedi. Özür diledim. Bağırmaya başladı atara gelip 'Özür diledik işte'dedim ve şimdi burdayım"
"Anladım. İkiniz de haksızsınız ama sen özür dilemişsin. Bu yüzden öğretmeninle görüşücem hem zaten o da yeni."dedi ve bana gitmem için işaret etti. Odadan çıktığıman zil çaldı. Sınıfa girerken Deniz'e çarptım.
"Pardon bilerek çarptım"dedi.
"Bilerek olduğunu bende biliyorum"dedim yumruğumu kafasına vurarak.
"Elin kızardı"dedi gülerek.
"Evet kafan odun gibi neden odun olduğun anlaşıldı."
"Sana göre herkes odun. Burak odun değil ama değil mi?"
"Deniz? Geek misin ya?"
"Evet gerçeğim."
"Deniz bi dakika....sen benim Burakla arkadaş olmamı kıskanmıyosun demi?"
"Hah sen beni hiç birini kıskanırken gördün mü?"
"Sen hep haklı çıkmak zorunda mısın?"
"Malesef öyle"dedi kaşlarını havaya kaldırıp gülümseyerek.
"İyi güzel eğer çekilirseniz beyefendi yerime oturcam." Dedim sol kaşımı havaya kaldırarak ve gülümseyerek.
"Zil çaldı sarı sakar dersten çıktık."
"Farkındayım ama kafamı toplamam lazım"
"Gel bak okulda biyer göstercem sana"dedi ve kolumdan tutup sürüklemeye başladı. Burak,
"Nereye?"dedi sağ kaşını kaldırarak.
"Sen bela mısın olum"dedi Deniz .
"Yersin kızı belli olmaz"
"Evet yamyamım ben. Bişey göstercem kıza"dedi Deniz ve beni tekrar sürüklemeye başladı.
"Deniz hatırlatmak isterim ben bi insanım bavul değil"
"Yürü o zaman. Zil çalıcak şimdi"
"Özür dilerim hazır olmadığım bi zamanda sürüklendiğimden dolayı."
"Şimdi hazırsın yürü."
"Aman gören de zannedicek-"
"Ne"dedi saol kaşını havaya kaldırarak.
"Boşver"
"İyi yürü."
"Tamam yürüyoruz ya!"dedim kolumu elinden çekerek. Ve Deniz'i takip etmeye başladım. Okulun arka tarafına gittik ve durduk Deniz sağına ve soluna bakıp sola döndü ve iki duvarın arasından geçtik. Karşımızda kocaman bi şelale havuz vardı yani ben öyle diyorum hani böle oluyo ya sular fırlatan havuzlar:D
Deniz bana gülümseyerek,
"Nasıl?"
"Sakinleşmsk için mi geliyosun buraya"
"Ayyneen öyle"
"Hala dengesizsin Deniz"
"Deniz'in dalgalarının boyu aynı değilmiş Derin hanım"
"Sen ne zaman böyle konuşmaya başladın."
"Seni tekrar görünce"dedi bana yaklaşarak.
"Deli misin Deniz?"
"İlla öpcek değiliz Dero"
"Hah hoş geldin 6 yaşındaki Deniiz"
"Hoş bulduk Derin ablacım"
"Deniz ya"
"Tamam tamam"dedi gülerek.
"Eeee nasıl beğendin mi?"
"Evet çok güzel"dedim gülümseyerek.
"Hoş geldin 5 yaşındaki Derin"
"Hoş bulduk amca"
"O kadar yaşlı mıyım ya?"dedi gülerek.
"Zil ne zaman çalcak ya"
"Sıkıldın mı fıstık"
"Ha yok öylesine sordum"
"Bişey hatırladın galiba sen?"
"Hııı evet"
"Ne hatırladın?"
"Ya hani biz küçükken bi şelale vardı. O şelaleye kaçırırdın sen beni. Ben sana her kaçırışında tokat atardım sonra sen yanağımdan makas alırdın"
"Evet güzel günlerdi"
"Şimdi bu havuzun çıkardığı ses bana o şelaleyi hatırlattı işte."
"Şelaledeki kötü anı hatırlamadı allahtan"diye homurdandı Deniz.
"Neymiş?"
"Boşver hatırlamaman daha iyi"
"Ne Deniz?"
"Sen düşmüştün şelaleye boğluyodun ben kurtarmaya çalışmıştım ama çıkardığımda nefes almadığın için çok korkmuştum."
"Ha sen o yüzden mi hep bana bulaşanları-"
"Evet"
"Sen baya bi değişmişsin ya"
"Sanırım"
"E hadi gidelim sınıfa"
"Gidelim"dedi gülümseyerek. Sınıfa gittiğimizde Burak arkasına dönüp,
"Bişey yapmadı demi sana"
"Merak etme ben kendimi koruyabilirim"dediğimde Deniz,
"Evet çok fena yumruk geçiriyo"
"Ee kimin sayesinde"dedi Burak sırıtarak kaşlarını kaldırarak.
"Sen eğitmiş olamazsın"dedi Deniz
"Beyler kavga edicekseniz ben kendimi şu karşı binanın çatısından atıcam"dedim.
Burak bana dönüp,
"Deli misin ya?"
"Delirtmeyin siz de"dedim. Deniz,
"Valla sen birileri gelene kadar gayet sakindin ama..."
"Bana bakın sizi iki kanka olrak görmeden sizle bidaha konuşmıycam sizle ilk defa tanışıyo gibi yapıcam söyliyim."dedim ve arkama yaslanıp kollarımı birleştirdim. İkisi de birbirine baktı sonra el sıkıştılar.

DENİZİN DERİNLİKLERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin