Sabah olunca Açelya'yla annemi uyandırmamaya çalışarak evden çıktık ve Deniz'in evine gittik. Kapıyı çaldığımda Emir açtı.
"Deniz içerde demi"dedim.
"Evet yatıyo, yukarıda"
"Tamam"dedim ve içeri girdik. Açelya içeri girer girmez
"Oha"dedi sonra,
"Fazla mı sesli düşündüm?" Dedi boo köpekleri gibi bakarak.
"Evet biraz öyle oldu"dedim gülerek.
Koltuklara oturduk ve öylece oturduk işte:D
Aağıya Deniz indi. Ve inmesiyle çıkması bir oldu. Deniz'i 4. Defa tişörtsüz gördüm. Napmıştı ya o göbeğe. Göbek gitmiş kas helmişti resmen. Açelya eliyle Deniz'in geldiği yeri göstererek
"O Deniz miydi?"dedi.
"Evet ama o benim Aço"
"Biliyorum."dedi ve sonra iç çekti.
"Ne oldu?"
"Burak'ı düşünüyorum"
"Ne kaçtı götüne acaba?"
"Sana yakışmıyo Derin"
"Bilorum da elömdö diğil yanö"
"Ay Derin"diyip gülmeye başladı Açelya. Bu kız gülünce çok güzel oluyodu ya. Deniz aşağıya indi ve
"Günaydın"dedi.
"Günaydın Deniz bey"dedim gülümseyerek.
"Günaydın Açelya"
"Günaydın Deniz"
"Ee kahvaltıda ne var?"
"Benim yaptığımı beğenmediniz kendiniz yapın Deniz bey"dedim.
"Şeker koymuştun Derin"
"O da var ama banane"
"Tamam"dedi ve olduğu yerde sağa sola sarsıldı. Merdivenlerin tutanaklarından tuttu ve elini başına koydu.
"İyi misin?"dedim.
"Hıı iyiyim"
"Deniz otur istersen"
"Yok iyiyim"
"Emin misin?"
"Eveet"dedi ve mutfağa gitti. Geri geldiğinde,
"Dolap boş"dedi.
"Dur bi de ben bakıyım"dedim ve kalktım.
Buzdoşabını açtığımda gerçekten boştu. Diyer dolapları açtım. Ekmek, bal ve pekmez vardı.
"Gençler kahvaltıyı hazırlıyorum" diye seslendim. Ekmek poşetini aldım ve ekmeği içinden çıkarıp kesmeye başladım biri arkadan bana sarıldı.
Dirsek attım.
"Yavaş Derin"dedi arkamı dçndüğümde Deniz'i gördüm.
"Özür dilerim Deniz"
"Tamam sorun yok."
"Elimdeki bıçağı sana saplamadığıma şükret"dedim.
Deniz gülmeye başladı.
"Senin gülmen için dünyayı yakarım"
"Efendim?"dedi. Sesli düşünmüştüm ufff.
"Hiiç yok bişey"dedim gözlerimi kaçırarak.
"Derin..."
"Bişey demedim Denizz"
"İyi öyle olsun"
"Duymadın demi?"
"Duyudum hem de gayet net ama bi daha söylemeni istedim."
"Gıcık Deniz"
"Gıcığım var mı?"
"Var"
"Derya teyze nasıl bıraktı sizi hayret."
"Bırakmadı biz kaçtık"
"Hemen arıyorum"
"Aman diyim!"
"Niye"
"Deniz deli misin ya annem keser beni"
"Tamam tamam"dedi ve yanağımı öpüp gitti.Kahvaltımız bitince Emir koltuğa yığıldı ve geyirdi. Deniz,
"Kızlar var Emir"dedi Deniz. Açelya'yla beraber gülmeye başladık. Deniz,
"Siz bahçede oturun"dedi Deniz bize bakarak
"Deli misin Deniz donsun mu kızlar?"dedi Emir.
"Saol Emircim"dedim. Deniz bakışlarıyla kafama sıktı.
"Yapmasan olmuyo demi Deniz"
"Ne dedin?"dedi Deniz. Fazla sesli düşünmüştüm sanırım:/
"Aa hiç...hiç bişey demedim."
"Neyi yapmasam olmuyo"diye atarlandı Deniz bana.
"Deniz ateşin çıkıcak sakin ol!"
"Tamam peki sakinim"dedi ve koltuğa oturdu. Hastayken çok huysuzlaşıyodu. Açelya kulağıma,
"Hastayken böyle huysuzlaştığını görmemiştim"
"Normal canım. Ama bak gördün"dedim gülerek.
Deniz'e dönüp,
"Nasılsınız Deniz bey?"dedim.
"Aman iyi ki bi hasta olduk."
"İyi tamam sormuyorum ne halin varsa gör"dedim. Açelya olanları şaşkın bi şekilde izliyodu. Deniz inledi ve başını tuttu.
"Çok mu ağrıyo?"dediğim zaman cevap bile veremedi. Emir'e,
"Ağrı kesici var mı evde?"
"Evet yukarıda banyo dolabında. Açınca görürsün zaten"
"Tamam saol"dedim ve merdivenlerden yukarı çıkıp ağrı kesiciyi aldım.
"Al Deniz"diyip ağzına attım ve su verdim. Deniz başını tutuyodu. Açelya koltuğa oturmuş ellerini yanaklarına koymuş sessiz sessiz ağlıyodu.
"Ne oldu?"dedim önüne oturarak.
"Burak..."dedi ve hıçkırarak ağlamaya başladı.
"Bırak şu gerzeği kendine zarar veriyosun"
"Kaza yapmış ya!"
"Ne?!"
"Evet. Hastanedeymiş"
"Kim söledi bunları?"
"Büşra teyze mesaj attı."
"Tamam. Ya üzme kendini ben de üzülüorum Açelya"
"Tamam peki"dedi ve hırkasının koluyla göz yaşlarını sildi. Emir,
"Ah be olum"dedi.
"Hayırdır Emir?"
"Burak'ın yqptıklarına bak ya"
"Emiiir o koca ağzını kapa yoksa ben kapıycam. Sus!"dedim. İçerisi hastahaneden farksızdı. Bi deli dana, bi piskolojik tedaviye ihtiyacı olan, bi de huysuz bey vardı. Ben de doktordum herhalde.
"Bana bakın ağlayan ağlamayı kesiyo konuşan konuşmayı! Deniz'e lafım yok"dedim. Deniz'e döndüğümde uyuduğunu gördüm. Çok tatlıydı yanakları sarkmıştı sıkmamak için kendimi zor tutuyodum. Açelya bana,
"Şşşşşş"dedi işaret parmağını ağzına götürerek.
"Tamam gördüm"dedim. Emir,
"Deniz koltukta mı uyudu?"
"Evet çok mu garip?"
"Biraz öyle de sen ağrı kesici verdiğinden eminsin demi?"
"Evet Emir salak değilim"
"Tamam"dedi ve arkasına yaslandı. Ben de koltuklardan birine oturdum ve Burak'ın durumunu düşünmeye başladım. Açelya,
"Ben daha fazla dayanamıycam ben gidiyorum Derin yoksa kafayı yicem ve bok yiyen siz olcaksınız"
"Ben de geliyorum"dedim ve kalktım. Emir'e dönüp,
"Bi sorun olursa beni ara 5 saniye içinde burda olurum"dedim.
"Tamamdır"dedim ve asker selamı verdi. Tam bi soytarıydı.
Hastahaneye gittiğimizde Büşre teyze perişan olmuştu. Berkay amca da ona sarılmış sakinleştirmeye çalışıyodu. Açelya yanlarına koşarak gitti ve,
"Burak nerde?"
"İçerde ameliyatta"
"O kadar ciddi mi?"
"Arabanın halini görsen Açelya kızım anlarsın beni"
"Gayet iyi anlıyorum sizi de siz benden daha betersinizdir sonuçta oğlunuz"
"Gel"dedi Büşra teyze ve sarıldılar. Berkay amca yanıma gelip,
"Burak'a ne olduğunu biliyo musun uzun süredir garip davranıyo geçen masaya bıçağı sapladı ki hiç öyle şeyler yapmazdı."
"Evet biliyorum"
"Anlat bakalım"
"Burak'a araba çarptı yoğun bakıma aldılar çıkıp geldğinde yani ertesi gün kafayı yemişti artık korku onu etkilediğinden mi bilemem"
"İfadeni aldılar mı?"
"Evet almışlardı sana gelmedi mi?"
"Hayır neyse ben çocuklardan isterim. Saol Derincim"dedi ve kalktı olaylar çok garip ilerliyodu.
"Berkay amca"diye seslendim tekrar yanıma oturdu ve,
"Bişey mi oldu?"
"Evet şey geçen akşam Burak bizim eve geldi kapıyı kitledi ve beni koltuğa bağladı sonra Açelya yı bayıltıp bağladı ardından gitti"
"Tamam Derincim söylediğin için saol"dedi ve tekrar kalkıp gitti Büşra teyzeye bişeyler anlattı ve Büşra teyze bayıldı. Açelya'ya sorduğumda benim anlattıklarımı öğrenince bayıldığını söyledi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DENİZİN DERİNLİKLERİ
Romanceİkisi de büyük zorluklar atlatıyo. Özellikle Sakar, Cesur ve biraz da Korkak olan kızımız çok göz yaşı döküyor. Agrasif beyefendimizin buzdan kalbi bu kızımızın kalbinde yanan ateşle eriyor. "DENİZİN DERİNLİKLERİNE HOŞGELDİN"dedi kafamı öperek...