Tilki'nin Ağzından
Koluma girmiş bir melekle partinin yapılacağı salona giriş yaptım hemen arkamızda Meltem ve Savaş onların arkasında Levent ve Melis vardı. Aylin'in elbisesine baktıkça onunla alışverişe gitmediğim için kendime kızmadan edemiyordum. ( Multimedia Aylin'in elbisesi ) Bi masaya oturduk hepimiz. O sırada Barış yanımıza geldi ve kız kardeşiyle bizi tanıştırdı.
'Dans edelim mi prenses ?' diye sordum.
'Olur' dedi Aylin elinden tutup kaldırdım. Kollarını boynuma doladı bende ellerimi beline yerleştirdim.
'Seni seviyorum cadı ' diye fısıldadım.
'Bende seni seviyorum.' dedi Aylin ama farkındaydım mutsuzdu.
'Aylinim güzelim eğer mutsuzsan şimdi çıkıp gidelim buradan ' dedim.
'Hayır iyiyim ben ' dedi ve gülümsedi. Bi süre sonra Meltemle ve mecburen Melisle dans ettim. Sonra gürültüden uzaklaşmak için Aylinle sakin bi yere geçtik ve onu gördüğümden beri yapmak istediğim şeyi yapıp onu öptüm.
'Dursana yaa ne öpüyorsun birden sapık mısın sen ?' dedi Aylin.
'Bana ne bu kadar güzel olmasaydın sende. Hem bu kıyafetin hali ne kızım ? Herkes seni yiyecek gibi bakıyor. İçeride birine kafa attım senin yüzünden' dedim.
'Resmen öküzsün sen Tilki yaa' dedi.
'Senin öküzün' dedim ve bi daha öptüm. O sırada hafif bi öksürük sesi geldi. Melis.
'Şey biz gidiyoruz da haber vereyim dedim' dedi.
'İyi yapmışsın gidin bizde arkanızdan geliriz' dedim.
Aylin'in Ağzından
Eve geldiğimizde Savaşlar ve Leventler çoktan gelmişlerdi. Bu gece hepimiz Tilki de kalacaktık.
'Hoş geldiniz. Kahve ?' diye sordu Meltem
'Olur' dedik Tilkiyle aynı anda sonra birbirimize bakıp gülümsedik.
'Geç kaldınız ' dedi Savaş.
'Evsize uğradık' dedi Tilki.
'Yarın Barış ve Senayla buluşucam haberin olsun sevgilim ' dedim kahvemi Meltemden alırken.
'Şart mı ?' dedi Tilki buruşturduğu suratıyla.
'Evet şart' dedim.
'Tamam benim arabamı al sabah' dedi
'Gerek yok' dedim ama dinlemedi.
'Hadi uyuyalım Aylin' dediğinde kıpkırmızı olmuştum. Tamam birlikte uyuyor olabiliriz ama bunu ulu orta söylemeye ne gerek vardı.
'Hadi güzelim' dedi. Sonra bizimkilere dönüp
'Herkes odasını biliyor hadi iyi geceler' dedi ve odasına yani odamıza çıktık.
'Çok kötüsün ne gerek vardı birlikte uyuduğumuzu söylemene yanlış anlarlarsa' dedim.
'Saçmalama Aylin hepsi bizim dostumuz. İkimizi de tanıyorlar.' dedi Tilki.
'İyi peki iyi geceler' dedim.
'İyi geceler prenses' dedi.
Sabah Tilki'nin telefonunun sesiyle uyandık. Saat daha 6.30 du.
'Ne oldu ?' diye sordum.
'Şirkete gitmem lazım babam çağırdı. Arabayı almam lazım. Eğer gelirsem o saate seni ben bırakırım Barışa gelemezsem Savaşı ararım o bırakır.' dedi.
'Gerek yok sen düşünme bunları.' dedim. Durdu bana yaklaştı ve ufak bi buse kondurdu dudağıma.
'Çok güzel görünüyorsun. İyi ki hayatıma girdin.Seni seviyorum cadı. Tatlı cadım benim söz ver bakayım. Ne olursa olsun hep en çok beni seveceksin.' dedi Tilki.
'Tabi ki en çok hep seni seveceğim ama böyle konuşma söz veriyorum tamam mı ? Birlikte olacağız sonsuza kadar' dedim. Tilki ceketini alıp çıktı odadan. Bende uykuma devam ettim. Uyandığımda terden sırılsıklamdım. Rüyamda Tilki 'beni bekleme artık devam et hayatına' diyordu. İçimdeki sıkıntıyla kalktım giyinip aşağı indim. Savaş telefonla konuşuyordu ve yüzü kireç gibi bembeyaz olmuştu. İçimdeki sıkıntı ikiye katlanmıştı. Savaşa yaklaştım gözleri dolmuştu.
'Ti..Tilki mi ?' dedim. Göz yaşları yanağından akarken.
'Trafik kazası geçirmiş durumu ağırmış ameliyata almışlar' dedi Savaş. Çoktan ağlamaya başlamış gözlerimle.
'Hala nefes alıyor ama demi Savaş. O beni bırakamaz gitmez demi ?' dedim Meltem de Meliste ağlıyordu.
'Bırakmaz seni asla bırakmaz o hadi gidelim' dedi Savaş. Arabaya bindik.
'Nerede olmuş kaza ? Nasıl olmuş?' diye sordum sinirle.
'Arabanın freni tutmamış şirketin önünde olmuş Allahtan şirketin doktoru hemen müdahale etmiş.
'Tilki arabasını yeni bakıma götürdü nasıl frenleri bozulur Savaş saçmalama !' diye bağırdım.
'Bilmiyorum bilmiyorum araştırıcam söz veriyorum öğreneceğim.' dedi Savaş. Hastaneye gelince ameliyathanenin önünde beklemeye başladık. Ameliyat tam on iki saat sürdü. Çıkan doktorun gözlerinin içine umutla bakıyordum. Şu an durumu iyi demesi için kendi canımdan vazgeçebilirdim.
'Hastamız için elimizden geleni yaptık ama kafasına çok sert darbeler almış. Bir kaç gün uyutacağız. Gerisi hastaya kalmış ama inatçı olduğu belli başka biri olsa hastaneye gelmeden ölmüş olurdu. Burada yapacağınız bir şey yok dediğim gibi en az üç gün uyutacağız. Hepiniz kalmayın burada' dedi doktor ve gitti.
'Hadi kızlar doktoru duydunuz hepiniz eve Levent sizi götürür'' dedi Savaş.
'Asla kimse beni buradan gönderemez anladın mı ' diye bağırdım Savaşa.
'Tamam tamam Hadi Levent Melisi merkeze Meltemi de eve bırakırsın.' dedi Savaş. Onlar gittikten sonra Savaş yanıma geldi.
'Merak etme o çok güçlü bunu atlatır. Seni asla yalnız bırakmaz ' dedi Savaş. O sırada doktorlar Tilki'nin kaldığı özel odaya girmeye başladılar.Odanın camına yaklaştım.
'Neler oluyor Savaş ? Savaş Tilki'nin kalbine ne oluyor ? Neden atmıyor ?'

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Herkes Bir Gün Gider Ama Aşk Hiç Bitmez
FanficHerkes Bir Gün Gider Ama Aşk Hiç Bitmez