32.BÖLÜM

6.8K 260 61
                                    




Multi:Nida'nın kıyafeti

Hayat damarlarımdan biri eksilmiş gibi hissediyordum şu 2 gündür.Ne kadar düşünmemek için barlara bile gitsem olmuyordu.Onu unutmak yerine özlüyordum.

İçimde saf olan bu aşk daha da kuvvetleniyordu.Berrak ve Selin de benimle beraber Berrak'ın kardeşinin evinde kalıyordu.Onlar da benim yüzümden sevgililerine sarılıp uyumak yerine salya sümük ağlayan bana destek olmaya çalışıyordu.

2 gün dile kolaydı.Ama inanın bana hiç kolay değil.Kuzey'i görmeyeli,sesini duymayalı tam 2 gün.Aramamış,sormamıştım nasıl olduğunu.Eğer mutluysa buna kalbim dayanmazdı.Bensiz mutlu olmasını istemiyordum.Bu kadar bencildim konu o olunca.

..........

Kuzey'den:

Ne zamandan beri zaman geçmek bilmiyordu benim için.Onu özlemiştim.Kahretsin ki onu çok seviyordum.O giderken yüzüne bakmamış olmam şu an bana işkence ediyordu.Son kez bakamamıştım mavilerine.Bora denen çocuk onu seviyordu.O ise hala ona abim diyip,onu savunuyordu.Ben oraya gelmesem Nida ne yapacaktı?Yoksa o da mı seviyordu?İşte buna ölsem izin vermezdim.

"Aptal herif"diye bağırarak girdi odama Eren.Anlamaz bir şekilde ona baktım.Boş gözlerle bakıyordum artık etrafa.

Çünkü benliğim onun için doluyken,etrafa bakmak boştu.

"Ne saçmalıyorsun yine?"dedim umursamaz sesimle.

"Boşu boşuna Nida'dan ayrıldın.Kız suçsuzken onu suçladın.Gereksiz yere kalbini kırdın"diye bağırdı.Hızla uzandığım yataktan kalkarak Eren'i yakasından tutup duvara fırlattım.

"Anlat"dedim bağırarak

Eren bir çırpıda benden kurtuldu ve beni yere yatırarak yumruklamaya başladı yüzümü

"Aptal herif.Bora Nida'ya aşık değilmiş.Başka bir kızı seviyormuş"diye söylenmeye başladı.Tabii bunu yaparken bana ardı arkası kesilmeyen yumruklarını indiriyordu.Normalde kurtulurdim ondan ama bunu hak ediyordum.Ben benim bir tanemi üzmüştüm.Onu herkes gibi yalnız bırakmıştım.

"Bora sevdiği kıza açılacakmış o gün.Ama alışkın olmadığı için Nida ile prova yapıyorlarmış"dedi.

Kim bilir ne kadar üzülmüştür benim bir tanem.Yüzüne bile bakmadım o giderken.Kahretsin onu üzmüştüm.

Eren yumruklarını durdurdu ve üzerimden kalktı.Bense hala şok olmuş bir şekilde yerde kanlı bir şekilde yatıyordum.

O bunu hak etmiyordu.Ona gülmek yakışıyordu.Ve ben onu üzmüştüm.O gün istese bağıra bağıra anlatabilirdi bana.Ama neden yapmadı?

Benim acı çekmem için mi susuyordu?Çünkü onun sesi bende panzehir etkisi yapıyordu.

"Ne yapacağım ben?"dedim sessiz çıkan sesimle.Bu ses bana mı aitti?

Kuzey Soykan çaresizdi.

"Bir bok yapamazsın sen"dedi Eren etrafa bakarak.

Yavaşca ayağa kalktım.Lavaboya gidip,elimi yüzümü yıkadım.Yumruk attığı yerler morarmaya baslamıştı.Ve itiraf etmem gerekirse canım yanıyordu.

Ama bu acı sol tarafımla boy ölçüşemezdi.

Odaya gidip Eren'in yanına oturdum.

"Nerede?"dedim Nida'yı kast ederek.2 gündür Nida hakkında hiçbir şey konuşulmamıştı.

"Berrak'ın kardeşinin evindeler kızlarla"dedi.Kafamı salladım.

En azından yalnız değildi.O gün ümitsizce sırtını dönüp giderken bakmıştım.Ama o bunu görmemişti.Biliyordum görseydi atlardı hemen boynuma.Benden bir hareket beklemişti.Ama ben hiçbir şey yapmayarak onu tek başına savunmasız bir çocuk gibi bırakmıştım.

Bir TanemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin