Özel Bölüm 3 PART 1

4.1K 128 7
                                    

Kuzey'den:

Gözlerinin içine bakarak anladığım duygu tek bir bedende toplanmış ,kokusunu içime çektiğim Ender güzellik ve kusursuzca oluşturulmuş bedenle birlikte çehre...
Her zaman kendime derdim ben de bir kadına aşık olur muyum diye.Bizimkilerle dalga geçerdim.Asla tek kadınla yetinemeyiz ben karşımdaki tek kadına yetemiyordum.Her ne kadar yakın olursam olayım uzaktaymış gibi özlüyor hasretini iliklerimde hissediyordum.

Belki romantik bir erkek değildim onun için.Belki soğuk olarak tanımlamıştı beni.Ama o hep benim sıcak yanımdı.İçimdeki şefkatli yönü dışarı çıkaran kadındı.O benim sol yanımdı.

En başından beri korkmuştum hep.Kaybetmekten,sevmemesinden,Batın'ı unutamamasından.Ama o beni sevmişti.Batın'ı sevdiği gibi değildim ben.Gözlerinden bile anlaşılıyordu.Ona iyi bir eş olamamaktan korkmuştum.Yüzünün hep gülmesini istiyordum.Bana göre dünyadaki en kıymetli hazine onun gülümseyen kusursuz yüzüydü.

"Burada ne yazıyor?"dedi meraklı bir şekilde.Daldığım düşüncelerden sıyrılarak gösterdiği yere baktım.Gülümseyerek

"Teşekkür şeklin böyleyse yarın da benimlesin bir tanem.İtiraz yok."dedim gülümsemem yayılırken.

Bu Batın ile kavga edip ayrıldıktan sonraki gece onu gezdirdiğim ve beni yanağımdan öptüğü gecenin sonunda attığım mesajdı.

O anı hatırlamış gibi bana daha fazla sokularak ellerimi ellerine kenetledi.Yatakta oturur vaziyette benim Nida ile tanıştıktan sonra yapmaya başladığım hatıra defterine bakıyorduk.Önemli olan ve hissettiğim duyguları yazdığım defter.Bazen alıntıları yazarken bazen ona olan duygularımı ve sonucundaki olayları yazmıştım.Bundan kimseye bahsetmesem de o benim karımdı.

"Sen harika bir adamsın Kuzey"dedi ellerini suratımda gezdirerek.Ondan duymak beni Mutlu ediyordu.

Ellerimi kusursuzca oluşturulmuş yüzünde gezdirdim ve yumuşacık yanaklarını okşadım.Teni elimde kayıp gidiyordu.Kusursuz olan oydu.

Bu güzel anı bozan kapı sesiyle yerinden hızla kalktı.Ben de kalkarak aşağı indim.Kapı ısrarla çalıyordu.Nida'yı durdurarak kapıyı ben açtım.Sarhoş bir Buğra karşımda arsızca Nida'yı süzüyor ve sırıtıyordu.

Nida korkarak arkama geçti.Bakışarı arsızlaştı ve yüzünde çarpık bir gülümseme bıraktı.Sinirle yüzüne yumruğu geçirdim.Sarhoş olsa da dinçti.Bana salladığı yumruğu kafamı eğerek kurtuldum ve ardından hızla dizimi karnına geçirdim.

Nida bana seslense de önüme düşen şerefsize doğru eğildim ve sinirle ard arda yumruklarımı geçirmeye başladım.

"Şerefsiz.Önce o gözlerini çek."dedim tıslarcasına.Gözüm hiç bir şeyi görmüyordu.Öyleki koluma yapışan Nida'yı kenara ittirdim.Yumruklarımla birlikte tekmelerimi de indirdim.Yüzü görünmez hale gelmişti.

"Kuzey"diye çığlık atan Nida'ya döndüm ve hızla Buğra'yı bırakarak yanına gittim.Sinirliydi.

"Öldüreceksin."dedi sinirle ona bakıp.Ben de bakınca yüzü kandan görünmüyordu.

"İyi olurdu."dedim sinirle.Yanına giderek kaldırmaya çalıştı.Nida ne yapıyordu böyle?

"Onu bırak."dedim sinirle.Onu tanımıyordu.İyi izlenimi yaratır arkandan iş çevirirdi.Yardıma muhtaç değildi o.İstese sarhoşken bile bana direnebilirdi.Ama o direnmemiş kendini bana teslim etmişti.Planı olmalıydı.O boşuna dayak yemezdi.Nida bana sinirle baktı.Tekrar Buğra'ya dönerek kaldırmaya çalıştı.

"Onu bırak Nida."dedim bir kez daha.Beni takmayarak yardımına devam etti.Yanına giderek kolundan tutup içeri soktum.Kapı önümde yatan şerefsize kapıyı kapattım.Nida şaşkın gözlerle bana bakıyordu.

"Onu öylece dışarıda bırakamayız."dedi endişeyle.Kolundan tutup duvara yasladım.Acıyla yüzünü buruştursa da önemsemedim.Sinirlerim daha baskın geliyordu şu an.Bu kadar saf olmamalıydı.

"Sana onu bırakmanı söylemiştim."dedim tek tek her bir kelimenin üstüne basarak.Gözlerindeki korku görülmeyecek gibi değildi.

"Kolum acıyor."dedi ağlamaklı sesiyle.
Önemsemedim.
"Gözlerini aç ve etrafına bir bak.Toz pembe değil."dedim sinirle.Ona zarar verebilirdi.

Gözünden bir damla yaş süzüldü.Ellerimi hızla üstünden çektim ve içeri giderek kendime yemek hazırlamaya başladım.

...

Nida'dan;

Neden birden böyle olmuştu.Ben sadece ona yarım etmek istemiştim.Kuzey'i bana karşı ilk kez o kadar öfkeli görmüştüm.Korkmuştum ondan.O kadar duygusuz bakmıştı ki aşkla parlayan gözleri.Döverken ne kadar da seri hareket ediyordu.İşi zaten buydu.Ama bana karşı birden böyle olması onu romantik erkek sıfatıyla birlikte korkutucu da ekletmişti.

Gözümdeki yaşları silerek onun gittiği yere gittim.Şimdi de hiç bir şey olmamış gibi kendine yemek hazırlıyordu.Duygularını o kadar iyi saklıyordu ki.Masaya oturarak onu izlemeye başladım.Bakışları bir saniye olsun beni bulmadı.İçimdeki kırgınlık ağlama isteği uyandırdı.

Karşıma oturarak hazırladığı sandviçi yemeğe başladı.Benimle ilgilenmiyordu.Onu izlemeye devam ettim.

"Şöyle bakmayı kes."dedi.Bana bakmayarak söylediği bu cümle aynı Zaman'da Kuzey'in o özlediğim sesiydi.Duygusuz değil içten.

"Nasıl?"dedim merakla.Bana bakmamıştı ama bakışlarımı biliyordu.Bu Nasıl bir adamdı?

"Salyangoz gibi"dedi bakışları beni bulurken.Gözlerinde yine duygu yoktu.

"Salyangoz mu?"dedim kıkırdayarak.Bakışları bir an olsun eski haline dönmedi.Kalkarak arkasına geçtim ve boynuna kollarımı sardım.Hareket etmedi.

"Eski Kuzey'i istiyorum."dedim sitemle.Kafasını bana taraf çevirerek

"Beni çok kızdırdın."dedi.Yanağına öpücük kondurarak

"Özür dilerim ama hatam ne?"dedim.Cidden hatam neydi?

"Ona güvenme ve ben sana bir şey diyorsam yap.Bir bildiğim vardır."dedi gözlerini yumup.

"Tamam."dedim.Gözlerini açarak gülümsedi.Eski Kuzey gelmişti.

Dudaklarına uzandığımda kendini geri çekti ve yemeğini yemeğe devam etti.

"Sana hala kızgınım."dedi bir yandan da.Kendimi geri çekerek eski yerime oturdum.

"Neden sırıtıyorsun?"dedi yine kafasını kaldırmadan.Ben sırıtıyor muydum?Ellerim dudak hizzamı takip ettiğinde sırıttığımı anladım.Beni benden iyi tanıyordu.

Bir şey demedim.Onunla olunca mutluydum.Her şeye rağmen yüzüm gülüyordu.Onsuz bir hayatı düşünemiyordum.

"Bu arada o defter bende kalacak."dedim.Bundan sonra ben yazacaktım.Ben devam edecektim.Bakışları bana döndü.Gülümseyerek

"Bunu Nasıl başarıyorsun?"dedi.Anlamayarak

"Neyi?"dedim.Gülümsemesi genişledi.

"Beni Mutlu edip kızgınlığımı yok etmeyi.Bu kadar güzel olup bir o kadar eşsiz olmayı."dedi.Utanarak kafamı eğdim.

Her zaman o son sözü söylerdi.Her zaman en anlamlı o konuşurdu.Bense sessiz kalarak Mutlu olan taraftım.

ÖNEMLİ!!!

Bu Özel Bölüm 3'ün part Bir kısmıydı.Part 2 kısmı en yakın Zaman'da  sizlerle.Benimle olduğunuz ve destek verdiğiniz için size minnettarım.Gülümseten yorumlarınız için teşekkür ederim.

VE HAZIRSANIZ SÖYLÜYORUM.

BU BÖLÜME GELECEK EN ANLAMLI VE EN GÜZEL YORUM SAHİBİNE BİR SONRAKİ PART 2'Yİ İTHAF EDECEĞİM VE PART 2'Yİ ONUN FİKİRLERİ EŞLİĞİNDE YAZACAĞIM.

Beni yalnız bırakmazsınız umarım.Şimdiden teşekkürler size.Yorumlarınızı heyecanla bekliyor olacağım.Yeni kitabıma da bakmanızı rica ederim.

SEVGİLERLE...

Bir TanemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin