Final

360 26 71
                                    

Deniz halkının yaradılışlarından, varlıklarının başlangıcından beri milyonlarca denizkızı ve deniz erkeği milyonlarca şarkı söylemiş, etraflarındaki herkese duygularını yaşatmışlardır. Sadece şarkıları ile en masum duygularını birbirlerine tattıran aşıklar, bir şarkı ile mutluluğunu ve hüznünü gerçekten paylaşan dostlar...

Deniz halkının en ayırt edici özelliği olmuştur duygularının yüklendiği şarkılar. Eşsiz sesleri ve birbirlerinden başka kimsenin anlamadığı dilleri ile söylenen bu şarkılar çoğu zaman duygularını anlatmaktansa yaşatmak isteyenlerin başvurduğu bir yöntem olmuştur.

Ama bu sefer farklıydı. Sehun taşıyamayacağı kadar büyük bir acı yaşıyordu ve içgüdüsel olarak bunu dışarı atmaya çalışıyordu. Canı o kadar çok yanıyordu ki her aldığı nefes onda ölme isteği uyandırıyordu. Bugüne kadar aldığı hiçbir yara gördüğü hiçbir savaş canını bu kadar yakmamıştı genç adamın. Acısının onu delirteceğinden korktuğu için sadece şarkısını söylüyordu. Annesinin onu uyandırmaya çalıştığı zihnindeki karanlığı dağıtmaya çalıştığı zamanda ki gibi şarkısını söylüyordu. Tıpkı rüyasındaki gibi hiç bitmeyecek gibi söylüyordu, hiç bitmeyecek acısını anlatmak için.

Annesinin buz gibi olmuş ama hala çok güzel bedeni parmakları arasında kayarken uyuşan kollarını acıyan gözlerini fark etse de hiçbiri şu an kalbi kadar acımıyordu. Boğazını yırtarak inen acı kalbini paramparça ediyordu. Lime lime ayrılan bedeni ölemiyordu. Annesi ve babasının yanına gitmek isteyen kalbi bu acıyla dursun diye beklese de kalbi ona inat edercesine durmuyor atıyordu. Annesinin kalbi durmuşken hem de onun yüzünden durmuşken elini sokup kendi kalbini sökmek için büyük bir dürtü ile dolduğu sırada şarkısı başka bir şarkı ile bölünmüştü.

En az onun kadar acı çektiği belli olsa da onda olmayan bir duygu daha taşıyordu bu güzel sesin can verdiği şarkı. Umutla onu sarmalayan şarkı yüzünden bir an olsun duraksayan Sehun'un şarkısının kesilmesi ile herkesin üzerinde olan o büyü dağılmış tıpkı Sehun gibi ağlayan kalabalık yavaş yavaş zihinlerinin kontrolünü almaya başladığında Sehun'un yapmaya çalıştığı şeyi fark eden ve korkulu gözleriyle onu bulmaya çalışanlar Arilena'ya sarılıp ağlayan çocuğu görmüşlerdi. Arilena'nın "Prenses Nymphadora, deniz halkının en değer verdiği kişilerden biriydi. Eski Kral Thedora için hayatında her şeyinden çok daha önemliydi benim için yani bu halkın yeni Kraliçesi için bir anneden bile daha önemliydi. Sen kim oluyorsun da onun gibi harika birinin verdiği karara karşı çıkıyorsun gerizekalı!" diyerek ona sarılması ve teselli etmeye çalışması gören herkesin içini rahatlatmıştı.

Sehun'un küçük bir çocuk gibi ağlaması saatlerce günlerce sürecek gibi dururken kimse ona müdahale etmiyordu. Sonunda ağlamaktan yığılıp kaldığında Arilena yavaşça onu yere yatırmış ve titreyerek dikleşmiş kuyruğunun etrafında yeni bir baloncuk oluşturmuştu. Gözlerini mümkün olduğunca hızlı bir şekilde silmiş ve halasının cansız bedeninin yanından hızla geçerek yumruklarını sıkmıştı. Tırnakları avucunun içine batıyordu. Önce geçerken babasının omzunu sıkarak ayağa kalkması gerektiğini anlatmaya çalışmıştı ona. Babasının şu an tüm Palcureehn'leri öldürmek istediğinin farkında olan kız buna izin vermeyeceğini de belirtmişti bu sayede.

Kuyruğun saran kabarcık üzerinde ilerlediği her dakika düşen omuzları dikleşiyor gözlerindeki ifade daha kararlı ve kesin bir hal alıyordu. Ilaisa'nın önünde durana kadar tüm gözler onu ve yapacaklarını izliyordu. Karşısında durduğu yaşlı adamın da babasından farkı yoktu. Canının ne kadar yandığı ne kadar üzüldüğü hırlayarak ağlamasından anlaşılıyordu. Titreyen elleriyle kavradığı yüzü görülmüyor sadece akan gözyaşları toprakta gölleniyordu.

"Kaldır kafanı Ilaisa! Sen en eski, en köklü, en kadim ırklardan birine liderlik yapıyorsun. Kendini şu an salman sana güvenen herkesin korkmasına yol açıyor. Bir liderin omzunda bu kadar kişinin sorumluluğu varken kendini bu şekilde bırakması doğru değil. Kaldır kafanı ve halkının önünde dimdik dur. Bugün bu iki halkın boynu bir daha bükülmesin bir da içlerinde böyle bir acı oluşmasın diye bir araya geldik biz. Az önce yaşadığınız acı ister deniz halkından biri olsun ister bir Palcureehn olsun ister bir Stymphalia hepimizde aynı. Hepimiz en yakınımızı kaybettiğimizde aynı acıyla sarmalanıyoruz. Bu acıyı yaşayanlar az önce konuşulanların ne anlama geldiğini biliyordu ama bu acıyı yaşamamış olanlarınız için kuzenimin yaptığı şey oldukça yararlı oldu diye düşünüyorum. Bu hisleri bir daha yaşamak istemiyorsak bugün birbirimize olan öfkemizi burada bir kenara bırakmamız lazım. Bugünden sonra ben bu iki halkında iyiliği için çabalayacağım. Yanımda olacak mısınız? Birlikte Jala Samajya'yı bir cennete dönüştürmeye var mısınız?" demişti sesinin tonunu kontrollü bir şekilde yükselterek. Arilena özellikle bulabildiği görebildiği her Palcureehn ile göz teması kurmaya gayret gösterirken git gide bu teması koparmayanların sayısı artıyordu. Üzerlerindeki tedirginlik korku endişe azalıyordu.

Mermaid SongHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin