KANSER

Şempanze-

Merhabalar! Hazır bölümü ekleyememek ruhumuzda var! Yazmadan önce okuduğum hikayeler eklenmediğin de sinirden köpürürdüm. Fakat işin aslı öyle değilmiş hakim bey! Bölüm hazır iken içine sinmeden eklenmiyormuş! Neyse. Umarım beğenirsiniz. Okuduktan sonra lütfen vote vermeyi unutmayın! İyi okumalar...

Dipnot: Ben şempaze biliyordum nasıl bir cahilim ya! Doğrusu şempanze imiş. Hala şaşkınım.

(AFRA)

    Freemont marka siyah jeep inin içinde giderken yolsa yürüyüş yapan insanlara baktım. Bir çok insan vardı. Sevgilisi olanı, olmayanı. Ailesi olanı, olmayanı. Mutlusuda vardı mutsuzuda. Ben bu saydıklarımın içinde hep olumsuz olanların içerisindeydim. Adını bile bilmediğim adamın arabasında oturuyor ve hayatın bana getireceklerini düşünüyordum.

"Adın ne?"

"Bahadır Ege."

Şaka değildi daha adını yeni öğrendiğim adamla beraber bir yere gidiyordum. Hem de dinlenmeye. Kafamdan bu düşüncelerimi silip atmak istesem de kalıyordu bir köşede. En fazla ne yapabilirdi ki? Tecavüz eder öldürür atar. Türkiye'de yaşıyoruz bu olayları bol bol. Umarım öldürür de bende kurtulurum bu hayattan derken gözlerimin içine girermiş gibi baktı. Gözleri derin bir kuyu gibiydi. Göğsümdeki kıpırdanmayı anlamasın diye ağzımın içinden bir kaç cümle geveledim. Sanki o kıpırdanmaları görebilecekmiş gibi...

"Çok güzel bir ismin varmış."

"Senin kadar olmasa da."

Gülümseyip onu izledim o da yolu takip etmişti. Sessizliğimizi bir telefon melodisi bozdu. Kulaklığını kulağına takıp kusursuz yüz hatlarını izlerken kendimi gerçekten bir dizinin içinde gibi hissettim.

"Efendim abi."

Karşıdan gelen cevaplar onu mutsuz ediyordu. Ve suratını ekşiterek ağzını açtı.

"Ne demek işçilerin çoğu işi bıraktı? Abi ne saçmalıyorsun? Kimsenin sorunu yok."

Avuç içini dizine vurduğunda kısa bir küfür duydum ağzından ama bu bile ağzına yakışmıştı. Babamda küfür ederdi fakat onun gibi değildi. Dişlerinin arasından çıkan 'hassiktir' kelimesine gülümseyerek baktım. Gülümsememi yanlış anlamaması için kafamı camdan dışarıya doğru döndürdüm.

"Bir şey var- hayır karşında salak yok abi. Tüm işçilerin iletişim bilgisini mailime bekliyorum."

Kulaklığı sinirle kulağından yan koltuğa yani kucağıma fırlattı.

"Sakin ol."

"Üzgünüm, sinirlenmemi görmeni istemezdim."

"Büyük bir problem mi?"

"Çok hemde."

Herkesin bir derdi varsa demek ki. Ne kadar çok para o kadar çok dert. Gerçi bende parada yoktu bu kadar dert sahibi olmamın sebebi ne idi?

"Yardım edeceğim bir şey-"

"Sen sadece dinlen gideceğimiz yerde. Ben her şeyi halledebilirim."

"Nereye gidiyoruz?"

"Otele."

(MERYEM)

"Taner!Oraya işleri yoluna koymaya gitmedin sen. İşleri batırmaya gittin."

"Meryem buraya çok yatırım yaptık böyle yapmam bize zarar verir."

"İşlere sen zarar vereceksin ama Bahadır vermiş gibi olacak."