Hurdalık

943 102 120
                                    

Kendisini ilk defa olarak yakından görüyordum. İri yapılı, geniş omuzlu, sert bakışlı bir adamdı. Yıllar bu bakışları sertten ziyade tehditkâr yapmaya başlamıştı. Çelik grisi gözlerinde şüpheyle kalın kara kaşlarının altından bana bakıyordu.

"Murat sen misin ? " dedi iskemlesinde kımıldamadan.
"Ben de Deniz Berdan. "

" Zannedersem dün akşam Ataköy'de tanışmak fırsatını kaçırdık. " dedim kibarca.

"Oturun komiser. " dedi ve koltuklardan birini gösterdi.
"Dün aksam orada nasıl bir oyun oynadığımızı merak ediyorum. "

"Oyun nedir ki ? "Deyip omuzlarımı silktim.
"Genel olarak toplu şekilde oynanan oyunlarda kimse nerede duracağını bilmez --tabi oynarken. Hatta insan bunun bir ölüm kalım oyunu olduğunu bile sanabilir. Ama ertesi gün herkes işinin başına dönünce kim hatırlar bir gece evvelki oyunu. "

Hafifçe gülümsedi.
"Fena değil. Hakkınızda epey şeyler duydum Komiser."

"Şüphesiz cinayet büroda benden başka Egomanyak yok."dedim kibarca.

"Geri alıyorum sözümü. Zannedersem buraya benimle kan kardeş olmaya gelmediniz."

"Düşünüyorum. Tabi gayri resmi olarak sadık ortağınızdan bir haber aldınız mı ? " dedim tabii bir şekilde.

"Hiç bir haber almadım. Ya siz komiser ?"

"Benden de aynı."

Bir süre sessiz oturup birbirimize baktık.

" Madem ki buradasınız, binayı dolaşmak ister misiniz ?" Diye sonunda teklifte bulundu.

"Çok isterim. " dedim.

Kısa dolaşma yarım saat kadar sürdü. Deniz her yeri gösteriyordu. Her üç katta tıklım tıklım doluydu. Bütün ömrüme yetecek kadar varil ve bidonu bir arada gördüm.

"Şimdi her tarafı gördünüz işte komiser. " Dedi.

"Resmi yollardan bu parayı alma imkânınız olsaydı, bir müracaat yapar mıydınız ?"

"Tabi yapardım." Dedi çabucak. "Sonuna kadar kazanılmış, vergileri ödenmiş hiç bir gayrı kanuni tarafı olmayan bir para bu Komiser. "

"Elbette."dedim. "Şimdi bana kaybolduğu yeri gösterir misiniz ? "

Bir süre sert sert yüzüme baktıktan sonra sordu;
"Bu sizin bir hileniz mi Komiser ?"

"Elbette değil. "Dedim.
"Eğer hakkınızı aramak için bir müracaatta bulunacaksanız, elbette bu parayı sizin için, polisin arayıp bulmasına müsaade edersiniz Deniz bey."

Bir anda gözlerinin sadece akları göründüyse de kendini çabuk topladı.
"Gelin büroma gidelim. "

Kendi odasının yanında, arada bir kapıyla birbirine açılan boş bir oda daha vardı. Burası kaybolan ortağının yazıhanesiydi. Biraz daha genişti ama, döşeme bakımından Deniz Berdan'ın odasından bir farkı yoktu.

İlerideki duvarın binanın dış duvarı olduğunu açıkladı. Mükemmel surette yerleştirilmiş tahta kaplamalardan bir kısmı ufak bir hareketle açılınca, arkasından gömme bir kasa çıktı ortaya.

"Bunun için bir hayli para harcadık komiser. "Dedi.
"Kasa şirketinin mühendisleri kasayı buraya yerleştirmeden evvel bir hayli düşündükleri gibi, ayrıca mükemmel de bir iş başardılar. Kaç tane alarmı olduğunu simdi unuttum. İddia ettiklerine göre de şifrenin çözülmesi imkânsızmış. "

"Berhava etmek pek o kadar zor bir iş değil. " dedim inanmazcasına.

"Bunu da düşündüler ve kasayı infilâk ettirecek kuvvette patlayıcı madde konulduğu vakit, kasa doğrudan doğruya geriye yanımızdaki araba mezarlığına doğru fırlıyor. "

ÇAPKIN KOMİSER   Cadı AvındaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin