50 - Okey

205 10 0
                                    

Okey de hep beklediğim ama hiç gelmeyen taş gibisin
Geldiğin zaman da söylediğim ama hiç gelmeyen çay gibi
Soğuk, çok soğuk.
Soğuk çayı satıyorlar ama sevmem ben sen bilmezsin
Benim hakkımda zaten ne biliyorsun ki.
Ben her akşam uğradığım kahve de okeye 4. arayanların masasındayım.
Dost olamıyorum ya yancıyım ya da masadan masaya atlıyorum.
Kalamıyorum bir yerde.
Bu kahveye de çok yabancıyım.
Eğer dersen "bulamazsan okey masası ne yapıyorsun?"
Aşağıda da var bir kahvehane.
Oraya pek uğramıyorlar.
Eski sandalyeleri var eski masaları.
Ama hiç eskimeyen bir havası var.
Yaşlılar geliyorlar görüyorum onlar da beni masasına ne zaman alsa haksız çıkatıyorlar.
"Sevdiğin var mı?" diyorlar.
Gözlerim yaş.
"Anlat" diyorlar.
"Hadi oyunumuza bakalım" diyorum geçiştiriyorum.
"Evlen" diyorlar.
Evlilik iyiymiş erkeği adam edermiş düzene sokarmış.
Anlata dursunlar.
Bir zaman sonra kopuyorum.
Aklım sana koşuyor, benim bedenim nerede unutuyorum.
Bunları da sana o eski kahvehaneden yazıyorum derdim ama
Burayı da değiştirdiler.
Yeni masalar var ,yeni sandalyeler.
Dışını bile bir güzelce boyadılar.
Çocukluğumdan beri aynıydı şimdi aynılaştı.
Her yer aynı.
Ben değişemezken nasıl her yer bu kadar değişti.
20 yıl oldu ben büyüyeli.
Kaldırımlar her sene ters çevrilse de onlar aynı kaldı bu sokaklarda
"Aloo" "Hadi be kardeşim" "Aklın nerede" kelimelerini çok duyarım.
Yan tarafa ya taşı atmayı unutuyorum ya da bitmeyi.
Dalıp gitmelerimin arkası yok.
Hep o gözlerinde boğuluyorum.
Seni kahvehane de hatırlamak istemezdim ama aklımdan çıktığın bir yer yok ki.
Masa da taşlar dönerken beklemek sıktığı için bunları yazıyorum sana.
"Aşk mektubu" diyorlar yazdıklarıma.
Okumayacağını bildiğim için atacağım çıkışta.
Ve en kötüsü de çıkış.
Karşıda bir kafe var bir sürü sevgili.
Bir gün gördüm seni.
Geldin oturdun manitanla, iki çay söyledin.
Ben senin için kahvenin köşesinde bir şiir yazarken
Ben bir kağıdın üstüne aşkımı yazarken sen çoktan birisine aşık olmuştun.
Neyse okeyle bittim bunun verdiği mutluluk yeter bize artık.
Sana biz yetememiştik
Benim verdiklerim, benim mutluluğum, benim mutsuzluğum, sana yetmemişti.
Şimdi anlıyorum ki sana yeten birini bulunmuş.
"Birader okeye 4. arıyoruz gelir misin" diye biri omzuma dokundu şimdi.
Kısa kesiyorum.
Aslında ben hâlâ en çok kısa saçlarını seviyorum.
Başkasının dokunduğu saçlarından da nefret ediyorum.
Zaten görmeyeli uzamışlar.


Umutsuz ŞiirlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin