6- Dersler

30 8 0
                                    

Multimedya: Red Chili Peppers - Californication
Okulun önünde son model arabaya yaslanan bir Emre beklemiyordu ne Arya, ne de Çağan.
---

Pazartesi günü Öğlen saatlerinde Emre

Madem numarayı almış ve ihtiyacı olduğu zaman araması söylenmişti. Bunu değerlendirdi Emre. Emre geçen gece aldığı Burak'ın numarasını aradı.

"Alo, abi Emre ben." diye başladı konuşmaya.

"Oo, Emre. Hayırdır?" diye sordu.

"İhtiyacın olursa ara demiştin ya, işim düştü. Arya'nın okulu nerde ve kaçta çıktığını soracaktım." dedi. Burak bu sorunun nedenini merak ediyordu. "Neden sordun?"

"Ya bugün, yanına gitmem gerek ama kendisi söylemedi. Arkadaşlarına karşı utanıyor olmalı." diye basit bir açıklama yaptı. "Tamam her neyse, adresi mesaj atarım şuan bir toplantıya gireceğim. 4'te çıkıyor bugün. Hatta sana kıyak geçeyim, adresini söyle ben sana şoför göndereyim." dedi. "Eyvallah abi çok sağol. Konum yollarım." diyerek kapadı telefonu Emre ve ardından mesaj attı. Evde değil, sahil kenarındaydı.

Hava iki gün öncesine göre oldukça iyi ama rüzgarlıydı. Rüzgar güzeldi Emre için. Sanki bedendeki tüm fazlalıkları uçuruyor gibi geliyordu kendini bıraktığında. Bugün artık şu ödeme işini halletmezse, yakında evden çıkacakları için gidiyordu Arya'nın yanına. Bir taş ile iki kuş vurmak adına Arya'nın yanında boy gösterecek ve Çağan denen çocuğa dediği gibi, Daha çok görüşeceklerini kanıtlayacaktı.

Saat üç çeyrek gibi araba gelmiş, dörde yakın bir saatte ise okulun önünde olmuşlardı. Arabadan inerek, şoföre bundan sonrasını kendisi halledeceğini söyleyerek onu yollamıştı Emre.

Beklerken okulu süzdü, içinden 'vay anasını bu okulsa eğer bizim okullar harabe olmalı.' diye düşündü. Düşünmekte haklıydı. Okulun bahçesi bile kocaman bir arsaydı, okulun dışında ise bir garaj vardı. Emre orada bekliyordu. Beyaz ve kül renginin baskın olduğu okul binasının çıkışında insanlar çıkmaya başlamıştı bile.

Kalabalığın arasından tanıdık bir yüz bulmaya çalıştı Emre. Bulmuştu ama aradığı yüz değildi, Çağan'ın olduğu yerden sinirli gözlerle ona baktığını farkına vardı Emre. Ama Arya'yı aramak için çekti gözlerini. Kalabalıkta biraz göz gezdirdiğinde aradığı yüze denk gelmişti fakat o onu görmemişti, yanında bir arkadaşı vardı ve gülüyorlardı. Biraz daha ilerleyerek kendisini görmeyi bekledi. Beklediği gibi oldu ve olduğu yere çakıldı Arya. Arya'nın ilk aklna gelen soru buraya nasıl gelmiş olmasıydı. Arkadaşına görüşürüz dedi ve kendine gelerek Emre'nin yanına gitti Arya. Fazlasıyla göz önüne park edilmiş arabaya doğru ilerledi hızla. "Neden buradasın?" diye sordu kafası yukarı kalkarken. Emre Çağan'ın onları gördüğünün farkındaydı. Arya'ya doğru eğilerek çenesini baş ve işaret parmağının arasına adı ve yavaşça iki yana oynattı. "Unutma, bedelini ödemen gereken mahvolmuş bir günüm var." dedi ukala bir şekilde. "Ve şuan Çağan bize bakıyor, belki bilmek istersin." diyerek ellerini çenesinden çekti ve Arya'nın omuzuna götürerek sarıldı. Arya , ifadesiz bir bakış sergilerken Emre bundan keyif alır haldeydi.

"Gidelim güzelim."

^^

Arya & Emre

Arabaya bindiklerinde Emre'deki keyif alır ifade yok olmuştu. Arya ise aynıydı. "Ödeme için buluşabilirdik gelmene gerek yoktu, arabayı nerden buldun sen? Bizim araba bu." dedi biraz inceledikten sonra. Navigasyondan evin yoluna bakarken bir yandan da konuştu Emre."Önemi var mı?" yola bakarken devam etti "Hem sen benim evimi nasıl bulmuştun? Çat kapı evime gelmiştin aynı şey." dedi. "Öyle olsun bakalım." diyerek kestirdi Arya. Emre haklıydı çünkü.

Küçük OyunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin