Ella ,bütün gün boyunca o kadını bulmaya çalışmıştı. Kızıl saçlı hiç tanıdığı biri yoktu. Siması hiç tanıdık gelmiyordu.
"El !" kardeşinin bağırmasıyla yerinde sıçrayarak gözlerini devirdi. Odasından çıkarak aşağı indi ve mutfağa ilerledi. Alix ve Paul yemek yapıyorlardı.
"Sen ne zamandan beri yemek işlerini anlarsın ?"
Paul sırıtarak bir vampire bir de kardeşine baktı "Kadınlar mutfakta iyi olan erkekleri seviyor." dedi ve tişörtünü sıyırarak kaslarını gösterdi. Ella'ya göz kırparak Alix'in dudağını öptü. Ella kusma isteğini bastırarak Evan'ın odasına çıktı. Kapıyı açarak etrafına baktı ama Evan yoktu. İçeri girerek yatağına ilerledi. Kapının kapanma sesini duyunca arkasına bakarak çapkınca gülen vampire baktı.
"Ceylan ava yakalanır."
Evan hızla onu kollarından tutarak yatağa iktirdi. Ella sırt üstü yumuşak zemine düşerek kendini yukarı çıkardı. Evan üstüne çıkarak ellerini başının hizasına sabitleyerek sıkıca tuttu.
"Tanrım ,Evan..." Ella soluk soluğa çıkan sesini kendi bile duymamıştı. Evan saçlarını kulağının arkasına sıkıştırarak "Şşş ses çıkarma güzelim."
Ella dişlerini sıkarak ,gözlerini kapattı. Evan vahşice kıyafetlerini çıkartarak kenara attı. Kadının kıvrımlı vücudunu dudaklarını ısırarak izledi. Ella ise kendini kasıyordu. Evan dolgun dudaklarını kadının boynunda zevkle gezdirmeye başladı. Ella bu anı çok iyi hatırlıyordu.
Evan ,kadını belinden tutarak yatağa bastırdı ve onu sabitledi. Eli bacaklarında gezmeye başladı. Yavaş hareketleri ile onu daha da çıldırtıyordu. Omuzlarına küçük öpücük bırakarak daha da aşağı indi. Karnını öperek bacaklarına oradan da hassas bölgeye ilerledi. Ella kendini tutamayarak seslice inledi.
"Sesini çıkarma.." Evan'ın boğuk çıkan sesini duyan Ella tekrar kendini kasmaya başladı. Vampirin her dokunuşu ile yanıp tutuşuyordu ve daha fazlasını istiyordu. Evan kafasını kaldırarak güzel kadına baktı. Saçlarını önünden çekerek dudaklarını alnına değdirdi.
Sıcak nefesi tenine değince Ella'nın içi kıpır kıpır oluyordu.
Evan aşağı bakarak tekrar Ella'nın gözlerinin içine baktı. Simdi ise tenleriyle değil gözleri ile konuşuyorlardı.
Ella nefesini tutarak o dayanılmaz acıyı hissetti ve bağırdı. Evan eliyle kadının ağzını kapatarak iyice üstüne çıktı. Ay ışığında yatağın içinde kayboldular.
Paul sinirle bir saate bir de merdivenlere bakıyordu.
"Bunlar nerede kaldı ?" tam ayağa kalkacağı sırada Alix onu tutarak yerine oturmasını sağladı.
"Yemeğini ye ,gelirler birazdan."
Paul gözlerini devirerek Hill'e baktı. Hill bakışlarını hissederek başını kaldırdı ve kahverengi gözlere baktı.
"Birşey mi oldu ?"
Paul boğazını temizleyerek "Fikrini öğrenmek istiyorum."
"Ne hakkında ?"
"Kelly."
Hill derin bir nefes alarak çatalını bıraktı. "Dediğim gibi benim de annemi öldürdü. Beni kendi çocuğu gibi seviyor ama onu kurduğumuz plandan haberi yok. Sen bana söyle amcanı ne yapacaksınız ?"
Paul bu soruya beklemiyordu. Kaşlarını çatarak lidere baktı "Amcamı nerden biliyorsun ?"
"Ah hadi ama Paul. Bütün yaratıklar bilirken benim yani liderin bilmesi ne kadar garip sence ?"
Haklıydı. Paul bunu düşünmemişti. Bazen onun 'lider' olduğunu unutuyordu.
"Düşünemedim."
