Merhaba arkadaşlar yine ben inşallah beğenirsiniz vote ve yorumlarınızı bekliyorum.
♡ ♡ ♡ ♡ ♡ ♡
Annem ve Ali Amca evlenmişler ve artık bizimle yaşamaya başlamışlardı. Zaman çok çabuk geçiyordu. Onlar evleneli neredeyse üç hafta olmuştu bile. Arda ile aynı çatı altında yaşamak nasıl bir duyguydu tam olarak bunu tecrübe ediyordum. Şu ana kadar edindiğim tecrübeye göre işkence ile eş değerdi. Beni gördüğü her yerde laf sokmayla uğraşıyordu.
**
Her sabah annemin bağrışıyla uyanan ben bu sabah Arda'nın yüzüme dokunuşuyla uyandım.
-Ne oluyor lan.
-Bir saattir sesleniyorum uyanmadın. Öldün mü diye kontrol etmek için dokundum. Sen de o esnada uyandın.
-Bir daha bana dokunma sakın.
-Sanki sana dokunmaya çok meraklıyım.
-Çık odamdan.
-İyi be aşağıdan bekliyorlar bizi.
-Sana odamdan çık dedim.
-Aman be! Bana ne? Sanki odandan çıkıp çıkmadığımı görecekmiş gibi.Aşağı indiğimde annem ve Ali amca sohbet ediyorlardı. Büyük bir ihtimal Arda'nın telefonu ile oynadığını tahmin ediyorum.
-Herkese günaydın. Ve günaydın aptal üvey abi.Arda sen görürsün bakışı atıyor olmalıydı. Ben de umurumda olmadığını göstermeye çalışıyordum. Aslında gerçekten de umurumda değildi. Aptal koca kafalı ukala ne olacak!
-Çocuklar biz tatile gidiyoruz. Sizde 1 hafta kafanıza göre takılın tamam mı?
Kör istedi bir göz Allah verdi iki göz. Bu söz benim gibi birisi için komikti. Sonuçta kördüm. Arda ve ben aynı evde baş başa kalacaktık. Ben bunları düşünürken Arda sessizliği bozdu.
-Ne yani ben bununla evde mi kalacağım. Şaka yapıyorsunuz?
-Evet.
-Baba? Güldük, eğlendik. Şimdi şakayı bitirelim.
-Tatlım biletleri aldın mı?
-Evet, hayatım aldım öğleden sonra uçağımız.-Siz şimdi ciddi ciddi gidiyorsunuz. Şaka falan değil yani? Baba?
-Arda çok fazla mızmızlandın. Seni gören de ilkokul çocuğu sanır. Balayına çıkamadığımızı biliyorsun. Hazır izin almışken balayı için tatile gitmek istedik. Hem bir hafta kısa bir süre. İkinizde yetişkin oldunuz sayılır. Ne yani bir hafta bile dayanamayacak mısın?
İçimden sevinç çığlıkları atıyordum. Ali amca Arda'yı güzel yerden vurmuştu. Arda'nın sesi çıkmadığına göre kesin sinirlenmiş ve her zamanki gibi ters ters bakıyordur. Ardanın çenesine kapatmasına sevinmiştim. Masadan kalktım odama giderken Arda'nın peşimden geldiğini anladım.
-Sen ne yaptığını sanıyorsun?
-Ne yaptım yine ben? Ne o kör bir kızla evde kalıyor olmakta mı korktun küçük bebek? Yoksa kör kardeşiyle evde yalnız kaldılar derler diye mi çekiniyorsun?
-Ne korkacağım. Bu akşam bir arkadaşım gelecek annenlere bir şey demeyeceksin. Anladın mı küçük aptal?
-Defolup gider misin lütfen sevgili üvey ağabeyciğim. Senin o gıcık sesini dinlemek istemiyorum.
Annemleri yolcu ettik. Arda dışarı çıktı bende odama çıktım. Bana neden böyle davranıyordu anlamıyordum o kadar mı acınası ezik biriydim. Bunları düşünerek akşamı ettim. Kapanan kapı sesini duydum. Gelen Arda olmalıydı. Ardanın kur yapan sesine kahkaha sesleri karışmıştı. Arkadaşım derken? Aptal herif! Evde bir kız varken eve kız atmayı nasıl akıl etmiş. Onların gülen sesine karşılık ben sinirden odamda sessizce ağlamaya başlamıştım. Yukarı çıkan ayak seslerini duyuyordum. Vaziyet değişecek gibi görünüyordu.Şayet düşündüğüm şey olacaksa Arda? Seni öldürmek istiyorum. Hayvan herif!! Ne olacak? Şimdi odadaydılar. Kahkaha sesleri kızın kıkırdamasına dönüşmüştü. Sonra kıkırdama sesleri de değişmeye başlamıştı. Bu işe el atmanın zamanı gelmişti. Kendimi göstermeliydim. Arda pisliği durmasa bile en azından kız dur diyebilirdi. Odadan çıktım Arda'nın odasının kapısını çaldım. İçeriden gelen yüksek sesler kesilmişti ama Arda'nın fısıldayan sesini hala duyabiliyordum. O'nun unuttuğu bir şey vardı. Ben kördüm sağır değil. Hiçbir şey duymamış gibi davrandım.
-İçeri giriyorum.
Gene cevap vermemişti. Benden buraya kadardı. Kapının kolunu tutarak çevirdim. İçeriye girdiğimde kız çığlık atmıştı. Kim bilir belki çıplaktı belki de... Düşünmek bile istemiyorum.-Korkma o bizi görmez.
-Emin misin? Şu an gözlerimi içine bakıyor.
-İnan bana. Gerçekten göremez. Bak gördün mü?
-O?
-Evet, o kör.
-Yeter artık Arda. İki de bir kör olduğumu yüzüme vurma. Evet, körüm. Mutlu oldun mu? En azından senin gibi bir aptal değilim. Ayrıca benim sadece gözlerim kör, kalbim değil. Senin gören gözlerin olmuş kaç yazar kalbin kör oldukta sonra. Yazık sana acıyorum sana.
-Arda yanlış yaptın öyle dememeliydin.
-Sana ne be? Avukatı mısın onun? Defol git hemen.
-Kendini beğenmiş ukala pislik.
Sinirden kan beynime sıçramıştı. Yatağıma girdim. Nasıl sakinleşmem gerektiğini bilmiyordum. Zaten olanlardan dolayı sakinleşebileceğimi sanmıyordum. Odamın kapısı duvara çarparak durmuştu.
-Asya uyudun mu?
-İznin olursa uyuyacağım.
-Asya biliyorum ileri gittim özür dilerim.
-Çok güzel. Nasıl bir özürle her şeyin düzeleceğini düşünüyorsun. Özürle her şey hallolsaydı polisler olmazdı. Nitekim bir özürle kırdığın kalp düzelmiyor Arda. Aslında kızgınlığım kendime. Seni gibi bencil bir pisliği nasıl sevebilmişim.
-Ne? Sen beni mi seviyorsun?
-Seviyordum. Ama sevmekten vazgeçtim.
-Özür dilerim Asya.
-Bu sen değilsin Arda. Sen asla özür dilemezsin. Aksine insanlarla dalga geçerek eğlenirsin. Zayıf yönlerini kullanarak alay edersin. Ve aklında bulunsun asla bir kızdan özür dileme. Özellikle bu kız senden hoşlanıyorsa. Sen özür dilersen ve ben affedersem, aynı hataları tekrar yaparsın ve her defasında özür dileyerek kendini rahatlatırsın. Olan yine bana olur. Yine kırılan ve üzülen ben olurum. Bu yüzden özürlerini kabul etmiyorum.-Saçmalamaya başladın.
-Ben sana ne yaptım ha? Sadece seni seviyorum diye mi böyle davranıyorsun? Hangi hakla beni küçük görüp aşağılıyorsun? Seni bu kadar mükemmel kılan nedir?
Sanırım bir çeşit cinnet geçiriyordum. Uzun zamandır içimde tuttuğum kabullenemezlik patlak vermişti. Çekmeceyi açtım. Oraya koyduğum maket bıçağını elime aldım.
-Ne yapmamı istersin? Kendimi öldüreyim mi? Bunu ister misin? Hem kimse sana kör bir kardeşi var demez. Dalga geçmezler.
-Ne yapıyorsun? Delirdin mi? Bırak şunu elinden.-Ne o benden kurtulmak istemiyor musun?
-Beni korkutmaya başladın. Tamam, bir daha dalga geçmeyeceğim. Yeter ki bırak elinden şunu.
-Ne güzel benden kurtulacaksın artık. Tek sen olacaksın. Bunu istemez misin?
-Yapma Asya yalvarırım yapma.
-Neden yapmayacak mısın?
-Hayır yapma.
-Aptal! Geri zekâlı. Sanki ben kör olmayı çok istiyordum. Şimdi karşıma geçmiş timsah gözyaşları döküyorsun. Beni kandıramazsın.-Lanet olsun Asya. Lütfen! Lütfen!
Nefesini yüzümde hissediyordum. Doğru ya ben kördüm. Burnumun dibine kadar geldiğini göremezdim. Bir anda elimdeki maket bıçağını aldı ve sıkıca sarıldı. Vücudu sarsılıyordu. Gerçekten korkmuş olmalıydı.
-Ağlama Arda.
-Bir daha beni böyle korkutma.
-Tamam. Korkutmam.
-Bir daha böyle bir şey yapmayacağına söz ver.
-Söz veriyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖR KIZ ÜVEY ABİ
RomanceAsya eve dönüş yolunda babası ile yaptığı bir trafik kazası sonucunda kör olmuştu ve bu kazada babası hayatını kaybetmişti. Hayatındaki her şey bu kazadan sonra değişmeye başladı. Bir üvey abisi ve başkasına ait olan gözlere sahip olmuştu. Ama sahi...