HAYALLER VE GERÇEKLER

2.7K 185 9
                                    

Selam :)) bekleyenler için yeni bölüm geldi. umarım yine hoşunuza giden bir bölüm olmuştur. oy ve yorumlar beklenir. Saygılar (((= Seviliyorsunuz ^^

Söylemek istediğim bir duyuru var. bu kitap arkadaşım @aithusaaa ile birlikte yazıyoruz.

Bu bölüm @aithusaaa tarafından düzenlenmiştir.


Etrafımda sesler duyuyordum. Gözlerimi açmaya çalıştıkça daha da canım yanıyordu. Etrafımda bir koşuşturma vardı ve be ne olduğunu anlamakta zorluk çekiyordum. Gözlerimi açma cesaretini son kez göstererek gözlerimi açmayı başarmıştım. Her şey karanlıktı ve gözlerimin üzerinde bir ağırlık vardı. Nerede olduğumu bilmiyordum. Ellerimi yüzüme yaklaştırdığımda gözlerimin sarılı olduğunu anladım. Hastanedeydik. Bunu anlaya bilmiştim. İsyan edercesine çığlık atmıştım. Hastane odası çığlığımla inlemişti. Buna tekrar dayanamazdım.

'Tamam, bebeğim. Annen yanında. Sakin ol.' Annem beni sakileştirmeye çalıştıkça daha çok çığlık atıp ağlıyordum. Ve ağladıkça gözyaşlarım gözlerimin yanmasına sebep oluyordu. 'Tekrar kör olmak istemiyorum. Kör olursam yaşayamam.' Gözlerim yandığı için ağlamayı kesmiştim ve sesim duyulmayacak kadar sessiz çıkmıştı. Başımı annemin göğsüne yaslamıştım. Annem ise büyük bir şefkatle saçlarımı okşuyordu. 'Kör olmayacaksın bebeğim. Bunun olmasına annen izin vermeyecek.' Sürekli ve sürekli bunu söylüyordu. Buna inanmak istiyordum.

**

Üç gün geçmişti ve gözlerim hala bandajla sarılıydı. Nihayet bugün bu bandaj açılacaktı ve ben tekrar görecektim. Kendimi buna inandırmıştım. Üç gün beklediğime göre birkaç saat daha bekleyebilirdim öyle değil mi? son bir saat geçmek bilmemişti. Sürekli anneme saati sorup duruyordum. 'Evet, Asya! Bir kez daha bandajları açmak için hazır mısın?' bu da soru muydu? Tabi ki hazırdım ama böyle kaba bir şekilde doktorun sorusunu cevaplayamazdım. 'Evet, hazırım.' Diye sorusunu cevaplandırmıştım.

Bandajların açıldığını hissettikçe kalbim heyecanla yerinden çıkacakmış gibi atıyordu. Tabi biraz da korkuyordum. Beynimin bir tarafını kemirip duran o ya göremezsem? Düşüncesi kendimi bir parça da olsa kötü hissetmeme neden oluyordu. Sonunda son bandajda açıldıktan sonra gözlerimin titrediğini anlamıştım. 'Şimdi gözlerini yavaşça aç.' Bana denileni yapmaya çalışıyordum. İlk defa ki gibi cesur olmadığımı fark ettim. Bu defa farklıydı. Son kez derin nefes aldım ve gözlerimi yavaşça açmaya başladım. Gözlerimi tamamen açtığımda ilk gördüğüm şey parlak beyaz ışık olmuştu. Korkmaya başlamalı mıydım? Elimden geldiğimce bir şey belli etmemeye çalışıyordum.

'Ne görüyorsun?' doktorun sorusuna bir süre cevap vermedim. Beklemeyi tercih etmiştim. Beyaz ışık yerini bulanık bir görüntüye bırakmaya başlamıştı. Sanki bir perdenin arkasından bakıyormuşum gibi görüyordum. 'Bulanık görüyorum.' Diye cevap verdim. 'Bu normal. Daha yeni ameliyat olmuştun ve oldukça güçlü bir parlak ışığa maruz kalmışsın. Görmen zamanla düzelecek. Tabi sana yazdığım ilaçları düzenli olarak kullanma devam etmelisin.' Bulanıkta olsa görmeye devam ettiğime sevinmiştim. Görüyordum. Doktorum da görmemin düzeleceğini söylüyordu. Bu kötü olayı kimse zarar almadan atlattığımıza sevinmiştim. Doktor yarın taburcu olabileceğimi de söylemiştim. Kısaca benim için sonuç mutluydu.

**

Artık her şeyi net olarak görmeye başlamıştım. Şimdi asıl meseleye dönme zamanı gelmişti. Bora ile aramızda olan olay kaza yüzünden unutulmuştu ve arda ile eskisi gibi olmaya devam ediyorduk. Tabi arada sırada öküzlük yapmıyor değildi. Ama onu bu şekilde de seviyordum. O suratını göremediğim adam artık ara sıra değil sürekli olarak görüyordum. O parlak ışıkta bile onu görüyordum. Sanki bize yerleşmiş gibi bir hali vardı adamın. Bu işkenceden kurtulmak istiyordum. Arda olmasaydı sanırım delirirdim. Bu durumu ne annem ne de doktora açıklayabilirdim.

KÖR KIZ ÜVEY ABİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin