Bölüm 8

106K 5.2K 366
                                    

Mutluluk göreceli bir şeydir

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Mutluluk göreceli bir şeydir. Her insan farklı şeylerden dolayı mutlu olabilirdi. Aileyle, ufak hediyelerle ve belki aşk ile. İnsan bir şekilde mutlu olabilirdi.

Genç kız şu an mutlu olmadığına emindi. Çalışmaya başladığından beri Alpay'ı görmüyordu. Bunun için önce genç adama kızıyor, sonra bunu kendisi istediği için kendine kızıyor sonuç olarak her gün adamı düşünüyordu. Delisi olduğu sporcular her gün oradayken genç kadın mutluydu.

Ancak bir yanı hep Alpay'ı düşünüyordu. Her sabah Alpay'ı görme umuduyla geliyor akşam hayal kırıklığı ile evine geri dönüyordu. Kendi isteğini çiğneyemezdi. Aysu antremanda gelen sporculara bakarken gözleri o insanı arıyordu.

Genç adam dikkatlice kantini es geçip soyunma odasına girdi. "Lanet olsun"diyerek dolabına fırlattı eşyalarını. Birkaç gün önce ağlattığı kız buradayken genç adam sadece antrenman yapıyordu. Uygar, Alpay'ın yanına oturdu."Ne oldu çapkın?"diye sordu genç adam. Alpay ağzını açıp kapadı. Sinirliydi. Her gün böyleydi."Aysu ile konuşmak istiyorum. Ama ona söz verdim Uygar. Ben istemediğim şeyler yapıyorum."dedi genç adam.

Uygar ayakkabısının bacığını bağlayıp doğruldu."Alpay.Sen kural tanımazsın unuttun mu?"dedi genç adam.Alpay gülümsedi."Teşekkürler koca adam"dedi genç adam soyunma odasından çıkan Alpaydan sonra Uygar telefonunu aldı eline. İstemeyerekte olsa Yazgı'ya mesaj attı.

'Bu günkü antreman iptal.Takım yemeğine gitmeliyim' diyerek mesaj atan Uygar sıkıntıyla iç çekti.Yazgı ile vakit geçirmeyi seviyordu.Ummadığı bir şekilde keyif alıyordu. O mavi gözlere bakınca rahatlıyordu sanki. Birkaç dakika sonra mesaj gelince mesajı açtı heyecanla genç adam.

'Sorun değil.Yarın daha çok çalışırız' diyen genç kadının mesajı Uygar'ı gülümsetmeye yetmişti. Aklına ona sarıldığı an geliyordu hep Uygar'ın. Sanki o mutluluk dağıtan enerjisiyle hayat vermişti Uygara.Genç adam bir sonraki tango dersini iple çekiyordu. Yazgı artık basketbolu oynayabiliyordu. Dans ederken kokusunu daha iyini duyuyordu. Saçlarının hareket edişini izleyebiliyor, gözlerine daha yakından bakabiliyordu. Dans etmeyi bu yüzden sevmişti. Peki neden onunla olmak bu kadar keyifliydi?Adam hissettiği şeylerin farklı duygular olduğunu biliyordu. Yılbaşında ona çarpan kız ile kaderleri bağlanmış olabilir miydi?

Uygar, Yazgı'yı daha çok tanıdıkça hayatındaki eksikliği görüyor,bu zamana kadar neden karşılaşmadıklarını sürekli düşünüyordu.Yılbaşında tanışmış olmaları,Yazgı'nın onu tanımayışı güzel birer anı olarak kalırken daha güzel anılar için uğraşıyordu genç adam. Bu kadar uğraşması ne anlama geliyordu bilmiyordu ancak mutluydu. Geleceği düşünmeden mutluydu.

Genç kız sporcuların gidişiyle tekrar mutsuz haline büründü. Birkaç günde herkes ona alışmıştı. Aysu masalara baktı. Bomboştu. Yine gelmemişti, gelmeyecekti.

"Ben bir kahve alayım"diyen ses ile başını kaldırıp kahve isteyen sese baktı genç kız.Mucize!Alpay vazgeçmemişti."Tabi"dedi genç kadın bardağı alıp kahveyi koymaya başladı.Bugün özensiz bir biçimde gelmişti.Saçlarını tokayla tutmuş, sıradan bir kazak giymiş ve makyaj bile yapmamıştı. Çoğu zaman yapmıyordu ancak güzel görünmek istiyordu. Alpay onu güzel görsün istiyordu. Genç kadının haberi olmasa da Alpay bu duru güzelliği beğenmişti.Kahveyi alan genç adam"Bana eşlik eder misin?"dedi genç kıza.Aysu yelkenleri hemen suya düşürmeyecekti.Gelmiş olabilirdi ama hala özür dilememişti.

Koca AdamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin