Genç adam etrafını saran arkadaşlarına baktı. Düğün yerini kontrol etmeye gelen Uygar her şeyin yolunda gittiğini görünce Yazgı'ya mesaj attı.
Alpay, Cahit ve Arslan başta olmak üzere genç adamın takım arkadaşları Uygar'ı düğüne hazırlamak için genç adamı düğün yerinden uzaklaştırdılar.
"Arabanın süslenmesi işi Cahitte"dedi Alpay. "Önce damat tıraşı,sonra takım giyme, beraber gelinin evine gitme..."diyerek sıraladı Alpay. "Arkadaşlar ben yapabilirim"diyen Uygar'a Cahit "Yorma kendini kaptan. Daha çok yorulacaksın"deyince genç adam pes edip arkadaşlarıyla birlikte arabaya bindi.
Yazgı ise eve getirilen kuaför sayesinde kendini daha mutlu hissediyordu. Öğlen olmuş düğün saati yaklaşmaya başlamıştı. Yazgı saçı yapılırken bir gün önceki kına gecesinde eğlendiği anları düşündü. Önce arkadaşlarıyla bol bol dans etmiş, sonrasında eline kına yakılmıştı. Kınadan sonra içeri alınan Uygar ile dans etmiş, kendi kendine tekrardan uzun bir boyu olduğu için şükretmişti. Yazgı saçının örgülü bir topuz olmasını istemişti. Bu istek ise uzun bir zaman gerektiriyordu. Genç kadın gelinliğiyle otururken Umay Yazgı'nın fotoğraflarını çekiyordu. Nalan Hanım ise diğer kuaföre saçını yaptıran Aysu'ya bakıyordu. Selma Hanım kızına bakarak gülümsüyordu.
İki arkadaş yan yana saçlarını yaptırırken Umay fotoğraf çekmeyi bırakıp video çekmeye karar verdi. Genç kız video çekmeye Yazgı'dan başlamış, sorular sorarak annelere geçmiş en son Aysu'ya gelmişti. "Evet Hanımlar düğün kaç saat var?"diye sordu Umay. Nalan Hanım saatine bakıp "Üç!"diyerek bağırdı. Umay kamerayı kapatıp "Üç mü?"diyerek odasına koştu. Genç kız daha kıyafetini giymemiş, saçını yaptırmamıştı. Umay oldukça tembeldi.
Uygar başında dikilen arkadaşlarına baktı. Saç,sakal tıraşı olan genç adam uzun boylarıyla korkutucu gözüken arkadaşlarına bakıp güldü. Cahit ve Arslan arabayı süsletmek için götürmüş o sırada Uygar işlerini halletmeye çalışıyordu."Alpay oturmayı denesen"dedi genç adam. Alpay'ın oturmasıyla Uygar'ın diğer iki arkadaşı da oturdu.
"Uygar evleniyorsun oğlum heyecanlandım"dedi Alpay ayağını hareket ettirip. Genç adam kahkaha attığında arkadaşları Alpay'ın koluna vurdu.
"Kendi düğününde ne yaparsın sen Allah bilir"dedi Uygar kesilen saçını aynaya bakarak düzeltirken. Genç adam ayağa kalkıp arkadaşlarının da kalkmasına neden oldu. Dışarıdan gelen korna sesiyle berberden çıktı dev adamlar. Eve gitmeye karar veren genç adamın hayalleri "Takım elbisen dedenlerde"diyen Alpay ile yıkıldı. Uygar Alpay'a sinirli bir şekilde bakarken "Bana ne kızıyorsun kaptan? Emir büyük yerden"diyerek arabayı bindi Alpay.
Uygar'da arabaya bindiğinde "Aysu mu?Annem mi?"diye sordu. Alpay arabayı çalıştırıp "İkisi de"diyerek genç adamın iç çekmesine neden oldu.
"Düğünden önce Yazgı'yı görmeyi unut kardeşim"dedi Cahit komik bir ses ile. Konya'nın sıcağında yollarına devam ettiler.
Aysu'nun hazırlığı bitince Umay'ın saç yapımı başladı. Yazgı az bir kısmı yapılmayan saçına arada gösterilen aynadan bakıp mutlu oluyordu. "Uygar tıraşını olmuş dedesine gidiyor"diyen Nalan Hanım ile Yazgı kalbinin bir anlık hızlı çarptığını hissetti. Sadece genç adamın adını duymak bile bu denli heyecana sebep oluyordu. Bir yandan makyajı yapılan Yazgı kafasını dahi çeviremiyordu. Aysu, Umay'ın bıraktığı kamerayı alıp becerebildiği kadar fotoğraf çekmeye başladı Aysu. Birkaç fotoğraf çekip boy aynasında arkada Yazgı görünecek şekilde fotoğraf çekti. Hep beraber aldıkları kıyafeti giyen Aysu toplu duran sarı saçlarıyla oldukça hoş duruyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
