Doğukan bunca acı olayın içinde sigaraya başlamıştı.Yeni yeni alışmış ve belli etmeden bir haftada bir paket bitiriyordu.Sigara içmek onun için çok daha zararlı olmalıydı.Zaten nefes ve kondisyon sıkıntısı vardı,birde üzerine sigara gelince hepten gerileme şansı vardı.Neyse kulübün kapısında sigarasını bitirdi ve bodrum katta olan kulübüne girdi.Merdivenlerden inip soyunma odasına geçti.Boks çantasından eldivenlerini aldı ve giydi sonra hoca gelmeden torbaya geçti.Kaşlarını çattı ve hırçın bir tavırla sertçe torbayı yumruklamaya başladı. Torbaya sol-sağ yumruklarını geçirdikçe torba içine gömülüyordu.Doğukan torbayı şekilden şekile sokmayı çok seviyordu.Kafasını rakip varmış gibi bir sağ bir sola oynatıyor ve kendini kasarak,öfkeyle bağırarak son gücüyle vuruyordu. Bütün salon hayretler içinde ona odaklanmıştı adeta.Sonra Erol hoca içeriye girdi ama bu sefer yanında kalıplı bir genç vardı.Doğukan bu çocuğu görünce sallanan torbayı durdurdu.Şaşkınca çocuğa bakmaya başladı.Hoca bakışmaların arasına atlarmış gibi araya girdi ve söze başladı :
-''Doğukan,bu gördüğün Türkiye dördüncüsüdür.Bugün sizi kıran kırana kapıştıracağım.''Dedi
Doğukan heyecanlanmıştı.Sonra hocaya :
-''Tamam hocam,ne zaman dövüşeceğiz ?''
-''Şimdi,hemen,biraz ısınsın o da sonra hemen başlıyacaksınız.''Dedi.
Rakip boksör bir süre ısınma ve esneme hareketleri yaptı.Doğukan ise heyecanını yatıştırmaya çalışıyordu.
Sonra ikisi de ringe çıktı.Bu sefer Doğukan kasksızdı sonuçta olimpiyatlarda dövüşürken kask kullanmayacaktı.Hoca hakem olarak ringte bulunuyordu. Tam o anda kursun müdürü de geldi.Maçı görünce izlemek için oturdu.Erol hoca iki boksörün arasına girdi ve hakemlik yapmak için ortadan seslendi :
-''1.2.3 boks başla ! ''Dedi hızlıca.
Erol hocanın bu komutu ile maç başlamıştı.Maçında başlamasıyla Doğukan gardını aldı ve rakibinin üzerine giderek yumruklarını sertçe savurmaya başladı. Sonra iplere kadar rakibinin burnuna sol kroşelerini geçirmeye başladı.Vurdu ve vurdukça yumrukları daha da hızlanıyordu.Rakip boksör ise yediği kombine yumruklardan afallamıştı.Tam o anda rakip,Boksör Çocuğun karaciğerine sertçe bir aparkat geçirdi.Olamaz ! Doğukan'ın en hassas yeri karın bölgesiydi.Birden kurşun yemiş gibi inlemeye başladı.Sonra maçı bırakıp ringin köşesine geçip oturdu.Karnını tutup öylece oturduğu yerde kıvranmaya başlamıştı.Erol hoca onun oturduğunu görünce ringin dışından bağırmaya başladı :
-''Lan maçı bırakmanın sırası mı şimdi he ?''
Boksör Çocuk,Erol hocayı haklı bulmuştu ve karnı çok acımasına rağmen ayağa kalktı.Durduğu yerde kızmış bir şekilde ellerini gard pozisyonunda yanaklarına getirdi.Bir anda bağırarak rakibinin üzerine taramalı tüfek gibi serice yumruk atmaya başladı.Rakip boksör ellerini yüzünün önüne almış bir şekilde suratını korurken Boksör Çocuk vücuduyla birlikte alttan aparkatı rakibine geçirdi.Rakip boksör bu sert yumruğu yiyince acıyla kafasını tam kaldırdı ki Boksör Çocuk o anda sağ direkt yumruğu da büyük bir hırsla geçirdi.Genç rakip aldığı darbeyle iplere yapışmıştı resmen.Boksör Çocuk rakibinin önüne tekrar gelip iplerde rakibini bir çuvalı yumruklar gibi yumruklamaya başladı.Sol,sağ,sol aparkat derken rakip bir hayli dayak yemişti.Suratına,karnına çokça darbe almıştı.Erol hoca o anda ringe girmişti ve Doğukan'ın durması için onu arkadan tutup çekti sonra bağırmaya başladı :
-''Tamam lan maç bitti.Öldürecek misin çocuğu ?''
Doğukan antrenman maçında gayet iyi olduğunu gördü ve antrenmanını bitirince gece karanlığında boks çantasını sırtına takıp evin yolunu tuttu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BOKSÖR ÇOCUK
Azione?Şampiyon olmak için şampiyonu yenmelisin!" ?Ama nasıl yapacağım? Benden bir halt olmuyor ki!" ?Eğer içinde yatan bir umudun ve inancın varsa o duygu sana zafer yolunu açacaktır..." Aslında, lise çağındaki birçok gencin içinde yatan ve onu hayatta t...
