Sesini duyduğum tek bir günü hatırlıyorum sadece. Onun dışında bana seslendiğin veya sustuğun olmuyor hiç. Kirpiklerinin kapanıp açılışını sadece bir kere izleme fırsatım olmuştu, ağır ağır. Dudağına düşen tek bir kar tanesi olasım gelmişti sonra sen üşürken. Kırılgan kokunun tek adresi olmalıydı ruhumun derinlikleri. Tek tek bırakmalıydık alıştığımız yollarda yürümeyi ve yeni yerler keşfetmeliydik seninle. Küçücük bir engel vardı önümüzde aşamadığımız. Sonra, kalın duvarlar ördük aramıza itinayla. Fazlasıyla benimsedik uzak kalmayı. Fazlasıyla yer etti yalnızlık baş köşeye. Zamanının gelmediğini anlayabiliyor insan peki ama, zamanı gelmiyor senle olmanın. Anlayamıyorum, bu talihsizlik bana ebedi mi? Bu zamansızlık, bu zamanın çılgın akıntısında kendime yer bulamayışım bende davranışsal bir bozukluk mu? Bir yerlere ait olmak mı gerek illa? Seni geçtim, çıldırıyorum ben bensiz kalınca.
Bir gram esintisinden mahrumum şu aralar varlığımın. Büyük bir eylemsizlik hali. Boş kalmışlık ve boşa kaçış. Geceleri ağır basıyor uykusuzluk ve bununla birlikte yoksun kalıyorum her şeyden. Uzak hissediyorum kendimi hayata; sanki, ölememek gibi. Çabalamak ama bir parça canlı kalabilmek inatla. Nasıl beceriyorum bilmiyorum ama yaşıyorum. Ölememek yetiyor neticede, fazlasına gerek yok.
![](https://img.wattpad.com/cover/55174686-288-k134970.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYALPERESTIN KALEMINDEN
AcakYazılacak çok şey var, okuduklarınızın sizi etkilemesi muhtemel gözüküyor, ya da etkilemeyecek kim bilir ?. Belki de sadece okuduklarınızda "kendinizi" gördüğünüz için etkileneceksiniz, belki de yazılan şeyler oldukça etkileyici olacak ki; kendinizi...