14. Bölüm

27 3 0
                                    

Mert hareketsizce uyuyor,ben onun yanında elini tutuyordum ve bir anda içeri Nur girdi.Elinde büyük bir bıçak ile beni tehdit ediyordu.

"Mert bana kalacak ve sen de bizim hayatımızdan çıkacaksın.Okulunu değiştireceksin,Mert ile bir daha konuşmayacaksın.Duydun mu? Yoksa seni de onu da çok daha beter yaparım."

Bir şey demeden ayakta onu dinliyor,heyecanlı heyecanlı ona bakıyordum.

Gülümseyerek bana yaklaştı ve elindeki bıçağı boynumda gezdirdikten sonra hızlıca boğazımı...

Soluk soluğa uyanınca gördüğümün kabus olduğunun farkına varıp bir 'oh' çektim.Kafamı Mert'in yattığı yatakla birleştirdiğim koltuğun başından kaldırdım ve Mert'e doğru gözlerimi diktim.

Hâla Mert'in elini tutuyordum.Ara sıra uyanıyordu fakat serumların etkisiyle daha çok uyku halindeydi.Doktorun söylediğine göre söylediklerimizi duyuyormuş fakat pek bir tepki veremezmiş.

Mert'i bıçaklayanın Nur olduğunu öğreneli 2 gün oldu.İki gündür buna benzer kabuslar görüyordum.

Mert gözlerini açtı bir anda.Heyecanla ona sarılıp "nasılsın?" Diye sordum.Ayaklandı bir an,kalmaya çalıştı.Bıçak yarası henüz iyileşmemişti,dikişleri duruyordu.Bu yüzden geri yatması için her zamanki gibi onu yerine geri ittirdim.

Doktor içeri girdi ve "Mert,nasılsın? Birazdan dikişlerini alacağız ve yarın da taburcu olabilirsin.Okulun için raporlarınız hazır ikinizin de.Açılmasına 1 hafta var fakat;Mert'in daha uzun bir süre dinlenmesi gerekiyor ve ona yardımcı olması gereken kişi de sensin Toprak.Kaç gündür yanında sen vardın ve çok iyi baktığını hepimiz gördük." Dedi ve doktora gülümsedikten sonra hemşirelerin içeri girmesini ve Mert'in yanına malzemelerini getirip çarşafını açmalarını izledim.Doktor eldivenini taktıktan sonra dikişlerini almaya başladı.O an Mert'in elinden tutuyordum.

"Acırsa elimi sıkabilirsin." Dedim.

Gülümsedi.Ondan daha çok korktuğumun farkındaydım.

İşlerini bitirdiler ve odadan çıktılar.Saat akşam 17;45 ti.İlaç vakti gelmişti Mert'in.

"Haydi kalk,ilaçlarını içeceksin."

Doğrulduktan sonra "o iğrenç ilaçları içmek istemiyorum Toprak." Dedi ve yüzünü ekşitti.

"Bunlar iyileşmen için,mecburuz." Dedikten sonra ilaçları tek tek ağzına attım ve bol suyla içirdim.
--
Sabah uyandığımda Mert'in uyanmasını beklerken eşyalarımızı topluyordum.Mert'in ceketinin cebinden bir not düştü,bu annemin bana yazdığı mektuptu.Onu aldım ve parçalara ayırıp çöpe attım.

Yarım saat sonra uyandığında giyinmesi için ona yardım ettim; alt tarafını giyerken arkamı döndüm tabii ki de.Hastaneden birlikte çıktık,onun şoförünü aramıştık,kapıda bekliyordu bizi.Yağmur yağıyordu ve ben Mert'in koluna girmiştim.Kafamızı arabaya gidene kadar ceketiyle kapattı ve sonunda arabaya ulaştık.Binmemiz için şoför kapıyı açtı ve önden ben arkamdan da Mert bindi.Araba sıcaktı fakat;üşüyormuş gibi yapıp koluna girdim ve omuzuna yattım.

--

--

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
ZAMAN ⏳Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin