Aradan bir kaç gün geçti.Yine mesaj atmıştı."Naber" "Napıyorsun" diye.Konuştuk.En sonunda bana "eda seninle konuşmam gereken çok önemli şeyler var" dedi.Bende "olmaz sevgilim var benim" dedim."Başlarım şimdi sevgiline konuşmamız lazım" dedi.Bende " faceden ara konuşalım" dedim.Ara dememdeki amaç sesini duymaktı.Çünkü o kadar çok özlemiştim ki sesini.Arada açtım."Alo" dedim."Eda" dedi."Efendim" dedim."Ben seni çok seviyorum.Sen gittikten sonra hiçbir şey yolunda gitmedi.Hayatım iyice boka sardı." dedi. Ve ardından ekledi."Bak şu an hiçbir şey iyi olmayabilir.Şu an belki iyi olmayabilir, mutlu olamayabiliriz ama elbet bi gün ya elbet bi gün çok mutlu olacağız." Ben "Sevgilim var benim " dedim."Sus başlarım sevgiline senin." Ben "Evleneceğiz biz birbirimizi çok seviyoruz." dedim.Oysa ki benim aklım fikrim kalbim hep ondaydı.Bana "Eda bak şunu unutma şu an olmasa bile elbet bir gün benimsin kızım elbet bir gün." Ben "göreceğiz bakalım ama umutlanma öyle bir şey olmayacak" dedim.Bana "Ben kafaya koydum kafaya koyduğumu da yaparım sen benimsin kızım şu an olmasa da elbet bir gün." Aslında hoşuma gitmişti böyle demesi.Ama gerçekleri değiştiremiyorduk.Konuşmakta çok zorlanıyordum.Çünkü ağlıyordum.Telefonu kapattım.Bağıra çığıra ağladım.Benden umudu kessin diye Mustafa diye birisi vardı.Onun teklifini kabul ettim.Ben onu affedemezdim.Kalbimi bir kez daha paramparca etmesine izin veremezdim...