married,young and child

18

Joardn birasını kafasına dikti. "Çok güzledi."

Bay ve Bayan Clifford, 2016'ya girişimizi kutlamış ve beş dakika sonra uyumuşlardı. Saat gece 1'e geliyordu. Michael ve ben telefona gelen mesajlara cevap vermeyi kesip, Joardn'a döndük. Ev halkı uyumuş, biz üç genç ayaktaydık. Michael telefonunu kenara koydu.

"Ne?"

Joardn, iç çekti. "O çok güzel bir kızdı."

Gözlerimi ekrandan çekip, parmaklarını saçlarına geçirmiş olan Joardn'a baktım. Michael ellerini bacağına koydu. Hepimiz yerde oturmuş birbirimize bakıyorduk.

"Sen birini mi seviyorsun?"

Joardn kafasını salladı. "Evet. Çok güzel bir kızı."

Şaşırarak baktım. "Vay canına!"

Joardn sarhoş bir şekilde kafasını yukarı kaldırdı. "Onu baloya davet etmek istiyorum."

Michael ile aynı anda bağırdık. "Evini bas."

"Ona bir çiçek al."

İkimiz birbirimize baktık. "Evini basmak mı? Kızı soyguna çağırmıyor."

"Çiçek almak mı? Kız ile orman çiftliğine gitmeyecekler."

İkimiz de gözlerimizi devirdik. Joardn bize bakıp gülümsedi. "Bence 2016'nın şansı diyerek bir mesaj at. Eğer kız da sana iyi davranıyorsa, okulda onu davet et."

Michael kafasını salladı. "Evet Anasta'ya katılıyorum."

Joardn heyecanla telefonunu eline aldı. "Ya beni terslerse?"

Michael omuz silkti. "O zaman bir kaltaktır."

Onun koluna vurdum. "Tanrım!"

Michael beni ittirdi. Gözlerimi devirerek Joardn'a döndüm. "Bak sadece mesaj at. Lisedeyken, hiç görüşmediğim çocuklar beni davet ediyordu. Space diye bir çocukla o sıralar konuştuğum için onunla gittim. Bilirsin, dans ederken konuşacak bir şeye ihtiyaç vardır."

Joardn bana baktı. "Sana nasıl teklif etti?"

Ellerimi masaya koydum."Space, Michael gibi bir değildi. Hayatında görebileceğin en öz güvensiz erkekti. Bu yüzden dolabıma not bırakmıştı, bu nedense o zaman çok hoşuma gitmişti. Gerçekten dans ederken kırk beş dakika boyunca konuştuk."

Joardn konuya daha çok ilgili oldu. "Peki çıktınız mı?"

"Hayır, o üniversiteyi kendi şehrinde okumak istiyordu. Bu yüzden ikimiz de adım atmadık."

Joardn kafasını salladı. "Onunla konuşmalıyım yani?"

"Evet. Ortak dersleriniz falan var mı?"

"Aynı spor kulübündeyiz. Ve ben kulüp başkanıyım."

Joardn'nın vücudunu inceledim. Büyük ihtimalle futbolcuydu. "Harika, onu bir programa dahil et. Mesala sabah koşuları. Birkaç arkadaşını da yanına alırsın, fazla göze batmamış olur."

Joardn kaşlarını çattı. "Cevap verir mi?"

"Bak kızların nefret ettiği şeylerden biri, hoşlandığını ilk evrede belli eden erkeklerdir. Yavaş ilerle."