Erkek tarafı: Michael
Luke gülerek buz dolabının içine girdi. İlk tişörtünü çıkarttı. Kemerini açarken kahkaha attı. "Şu an kutuba, sadece bir çift çorapla bile giderim."
Calum domates kutusuna iç çamaşırı ile yaslanırken konuştu. "Evet dostum, Alex'in seni gökyüzüne uçurduğu kısmı vurgulamana gerek yok."
Ashton yerde iç çamaşırı ile otururken güldü. Hepimizin suratında anlamsız bir gülümseme vardı. "Kesinlikle her şeye değerdi."
Birden nefes aldım ve aptalca gülümsedim. "Anasta." dedim.
Herkes kız arkadaşını düşünürken birden Calum fısıldadı. "Peki hepimiz nasıl aynı saatte sevişmeyi başardık?"
Ashton, Luke'a baktı.
Luke, Calum'a baktı.
Calum, bana baktı.
Ben uzaklara baktım.
"Her şeyi beraber yapmamız, aynı saatte sevişeceğimiz anlamına gelmiyordu. Tanrım gittikçe korkunç oluyoruz."
Ashton kafasını salladı. "Şimdi herkes sadece bir gün mü dayandı?"
Birden gülmeye başladık. Tanrım, kızlardan uzak kalma savaşında sadece bir gün onlardan uzak kalabilmiştik. Luke elini kaldırdı.
"Ama benimki çok zordu. Tanrım, burada Alex'den bahsediyoruz. En seksi kıza sahip olabilirim."
Calum kahkaha attı. "Cassandra varken konuşma pek Luke."
Luke elini kaldırdı. "Kendim için o zaman."
Söze girdim. "Sahiden nasıl oldu?"
Luke iç çekti ve gülümsemeye başladı. "Güzel bir Sidney günü..."
Luke Hemmings'in zor günü
Arabaya yaklaştığımızda terlemeye başladım. Michael, Calum ve Ashton camdan bana bakıyor ve benim için dua ediyorlardı. Arabaya bindiğimizde, terlemeye başladım. Tanrım!
"Luke,"
Direksiyonu sıktım ve bağırdım. "Yapma!"
Alex korkuyla cama sindi. Bana hiçbir şey yapmamıştı. Daha bana dokunmamıştı bile. "Tanrım, sadece marketten süt almalıyız diyecektim."
Hızlıca kafamı salladım ve gazı kökledim. "Yanımda para yok. Yarın alarız demek istedim."
Çek ile dolaşıyorum nasıl param yok? Alex kaşlarını çatarak bana baktı. "Her şey yolunda mı?"
Kafamı hızlıca salladım. Ne olur hemen eve gidelim.
Üçüncü kırmızı ışıkta durduğumuzda, Alex elini dizime koydu. Arabanın içinde yavaşça fısıldadı. "Luke,"
Nefesimi verdim ve gözlerimi sıkıca kapattım. Elini bacağıma sürterek yukarı kaldırdı ve gözlerimi açarak birden arabayı sürmeye başladım. Alex savrularak ön cama yapıştı. Camı sonuna açtım ve beceriksizce gülümsedim.
Alex çarptığı kafasını okşuyordu. "Özür dilerim hayatım."
Alex kaşlarını çattı ve koltukta ellerini göğüsüne bağladı. "Luke çok garipsin."
"Peh!"
Tedirgince camdan kafamı çıkardım. TERLİYORDUM! Ah!
Eve geldiğimizde, koşmaya başladım. "Alex, Benjamin -köpeğimiz- hasta olmuş bugün onunla yatacağım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
married,young and child
FanfictionTerapist bize baktı. "Michael önce sen başla." "Tam bir deli! Michael çoraplarını yerden al, Michael Lola'ya alfabeyi öğret, Michael çorbaya tuz at, Michael çatıyı onar, Michael uzaya çık!" Ona baktım. "Uzaya çık demedim."