****
Kapı çalındı.
Barış:Efendim?
Azra Teyze:Meriç gelmiş.Seni görmek istiyor.
Barış:Gelsin.
Kapı açıldı ve Meriç içeri girdi.Oturduğum yerden ona baktım.
Barış:Hoşgeldin.
Elini uzattı ve selamlaştık.
Meriç:Ne yapıyorsun?Bu odanın hâli ne Barış?Topla artık kendini.O çoktan unutmuştur bile baksana,kaç hafta oldu?
Barış:Beş ve hayır,unutmadı.Unutmaz ki.
Meriç:Ulan,hemen gözlerin doluyor.Yapma be.
Barış:Tek bir mesaj bile yok.Ne yapmalıyım?Kafayı yiyeceğim.
Meriç:Hadi,biraz dışarı çıkalım.Hava al.Hem zayıfladın mı sen lan?Yemek de yeriz dışarda.Hadi.
Barış:Yok,Meriç.Bu evden çıkmayı bırak bu odadan çıkmayı bile istemiyorum.Hiç hâlim yok.
Meriç'in telefonuna bildirim geldi.Telefonu cebinden çıkardı ve ekranı kaydırdı.
Meriç:İzmir'de sanal bir arkadaşım var.Güney.Görüntü atmış.
Lan?Bu,Derin değil mi?
Barış:Ne?Ne Derin'i?Göster çabuk.
Resmi bana göstermesiyle içim acıdı.Derin'in o çocuğun yanında ne işi var?Fotoğraf mı çekinmişler?
Barış:Hemen sor.Nereden tanıyormuş Derin'i?
Mesaj yazdı ve cevabı bana okudu.
Meriç:"Bizim sınıftan arkadaşım." yazmış.
Barış:Ulan.N-ne yapacağımı bilmiyorum.
