Bunu duymamla kalbim paramparça oldu. Ali'nin gitmesini beklerken Ali bana yaklaştı ve elimden tutup beni kaldırdı. Şu an o kadar yakındık ki Ali az eğilse dudaklarımız birbirine değecekti. Vücutlarımız zaten temes hâlindeydi ve bu benim titrememe sebep olmuştu. Vücudum alev alev yanıyordu şuan.
"Benden özür dileme bebeğim. Çünkü özür dilemesi gereken biri varsa o da benim. Telefonumu orada unutmayacaktım, hepsi benim hatam. Tanrım bir anlık sinirim yüzünden seni kaybediyordum. Sakın beni bırakma bebeğim. Beni affet ve bana ikinci bir şans ver."
Bunları duymam üzerine Ali'nin dudaklarını öpmeye başladım. O da hemen karşılık vermeye başladı. Bir an elleri kalçama gitti ve sıkmaya başladı. Ben ise elimde olmadan inlemeye başladım. Ali ağzımı bir anlığına açmamla dilini ağzıma soktu ve her yerini diliyle talan etti. Yavaşça dudaklarımı ayırdım dudaklarından.
"Bence masaya oturup yemeğimizi yedikten sonra devam edelim Ali. Yoksa hem o kadar yemek ziyan olacak hem de biz birbirimizi yemiş olacağız."
Dedim ve gülerek sandalyeye oturduk. Ali öyle bir iştahla yiyordu ki sanki bir haftadır yemek yemiyormuş gibi. Tabi bir de lezzetli olunca, öhm öhm ben kendimi mi övdüm? Her neyse ben de yemeye başladım. Daha sonra pastayı getirdim ve Ali ile beraber bıçağı beraber tutup kestik.
Onun fotoğrafının ve baş harfinin olduğu yeri ben aldım benimkini ise o aldı. Pastalarımızı da yedikten sonra Ali yanıma yaklaştı ve beni kucağına aldı. Ali'nin gözlerine baktım ve ateşli bir şekilde:
"Hmm sevgilim, benimle sevişmeden önce sana bir tane daha sürprizim olacak. Yatak odamıza gidebiliriz." dedim.
Bunu söylemem üzerine beni taşıyarak yatak odasına getirdi. İçeri girdik. Ali büyülenmişçesine odayı inceliyordu. Bana döndü ve arzulu gözlerle bakmaya başladı.
"Burası harika olmuş bebeğim. Diğer sürprizinden çok bunu sevdim."
"Hayır Ali , benim kastettiğim sürpriz bu oda değil. Hem de şimdi öğreneceğin sürpriz hepsinden bile güzel."
"Bebeğim daha fazla heyecanlanmak istemiyorum. Lütfen söyle. Daha güzel ne olabilir?"
"Ali, Ali, şey yani.."
Dedim ve bana büyük bir merakla bakan Ali'nin dudaklarına uzunca bir öpücük bıraktıktan sonra gözlerinin en içine bakmaya devam ederek konuştum.
"Ali ben hamileyim!!!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKIN MUCİZEVİ TONU
РазноеEllerini belime sardı ve beni kendine daha çok yaklaştırıp onunla temas hâlinde bulunmamı sağladı. Gözlerimiz gözlerimize kenetlenmiş bir durumdaydık. Ben onun ağzından çıkan her kelimeyi özenle dinliyordum. Bu cümleler belki de bir insandan duyduğu...
