Sehun, Kris'in yardımıyla Luhan'ın tutulduğu eve gelmişti. İçeride olan bitenden habersizdi. Yine de buna karşın içeri girmek için hâlâ bir yol aramakla meşguldü.Sesleri ilk duyduğunda endişelendi. Bulundukları yer konum itibariyle fazlasıyla izole bir mekândı. Eski bir Minka evi deyim yerindeyse bir şato gibi korunaklıydı. Taştan bahçe duvarları ve onlara yakışan sivri demir parmaklıklar vardı. Dışarıyla içeriyi birleştiren bir ağacın tepesinden, neler olup bittiğini merak ederek pusuda bekliyordu.
Yine çevik becerilerini kullanmak zorunda kalacaktı ki, bir şeylerin ters gittiğini anlaması sadece 5 saniyesini aldı. Evin bahçesinde bir şeyler oluyordu. Toprak zeminin üzerinde çıkan seslerden kalabalık bir grup olduklarını anlamıştı. Ama asıl soru nereye koşuyorlardı? Yoksa Luhan ellerinden kaçmış mıydı?
Neler olup bittiğini tahmin yürüterek öğrenemezdi. Etrafını iyice bulunduğu yerden kolaçan etti. Hızla ağacın dalından tutunarak, kendini ön tarafa savurdu. Çimenler düşüşünü hafifletmiş, neyse ki kendini toparlarken etrafına kimse doluşmamıştı.
Havanın kararması işini kolaylaştırarak görülmesini engellese de, bahçedeki ağaçların üzerinde küçük kameralardan konulmuştu.
**O kadar adama rağmen, bu kadar kamera? Fazla abartılı değil mi? Neden korkuyorlar bu kadar?**
Sehun düşüncelerine gömülmüşken, kameraların dışında belki de yakalanmasına neden olacak bir çift pitbull köpek duruyordu. Kokusunu mutlaka almış olmalıydılar. Sehun onların havayı koklamalarını izlerken, iki köpekte tasmalarına bağlı zincirleri sıkı sıkıya tutmuş iri kıyım bir adam tarafından zapt ediliyordu. Adam hareket etmelerine müsaade bile etmiyordu.
Eğer bir kere havlayacak olurlarsa işi başlamadan biterdi.
Etrafına hızlıca bir göz attı. O kadar ortada bir yerde duruyordu ki, gövdesinin büyüklüğü sayesinde saklandığı bu ağaç da olmasa kesin bu kez yakalanırdı.
Tam ne yapması gerektiğini kestirmeye çalışırken, iri yarı adam köpeklerle birlikte hantal vücudundan beklenmeyecek bir çeviklikle koşmaya başladı.
Sehun tahminlerinde yanılmamıştı. Kesinlikle evin içinde bir şeyler dönüyordu.
Neler olup bittiğini öğrenebilmek ve bilhassa da görmek için adamın peşinden giderek onu izlemeye başladı. Koruma oldukları belli hepsi takım elbiseli onlarca adam arasından, neler olduğunu görmek gerçekten de çok zordu. Bir şekilde evin etrafını abluka altına almış, sanki bir şeyi bekliyorlardı.
Evin içinde neler olduğunu daha iyi görebilmek için eve en yakın ağaca doğru koşup, yine çevik hareketlerle tırmandı. Neyse ki çıktığı dal çok sağlamdı.
Bulunduğu dalın üzerinden her şeyi net bir şekilde görmekle kalmamış, neden bu kadar insanın sadece tek bir adamın önünde konuşlanarak, yerde kanlar içinde yatan Luhan'ın başında, dudaklarının kıpırdamasından bir şeyler mırıldandığını gördüğü, Jongin'in yüzündeki tuhaf ifadeyi bile görebiliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MYTH
AdventureAğır adımlar ile odanın içinde ilerlerken, karanlığın bütün nimetlerinden yararlanmak oldukça hoşuna gidiyordu. O ana kadar hiç yapmadığı bir şey yapıp duvara yaslandı ve uyuyan kişiyi uzun bir süre seyretti. Onun yatakta dönüp duruşunu izledi. uya...