Yazarınız uzun aradan sonra yeni bölüm yayınladı .Çünkü sınav sonucu güzel geldi. Neyse büyük ihtimal bir çoğunuz geçen bölümü hatırlamıyordur. Sorun yok bende hatırlamıyorum o yüzden bir önceki bölümü okumanızı tavsiye ediyorum. İyi okumalar...
Üzerimi giyindikten sonra asıl zor olan kısma gelmiştim. Bu gidişe bonus reklamlarını yeni yıldızı olmaya aday göstermiş saçlarıma baktım. Saçlarımı çok severim.Ama söz konusu taramak olunca tam bir üşengeçlik abidesiyim. Düşünsenize bir, her gün saç taramak. Helede benim gibi bir taramaya saçlarınız yarısı dökülüyorsa. kelliğe son çözüm saçınızı taramayın!! Parfümlerimin yanında olan tarağımı alıp derin bir nefes aldım. 1. SAÇ SAVAŞLARI BAŞLASIN!!
Ve kazanan tabi ki de tarağım olmuştu. Bir çıt sesinden sonra tarağımın sapı elimde kalmıştı. Saçımda olan tarağa bakıp sapını sinirle yere fırlattım. Biraz önceki öneriyi dinlemeyin gençler! Yaşlılar siz dinleyebilirsiniz. Saçımdaki tarağı çıkarmaya uğraşırken saçımın yarısını yolmuştum. Derin bir nefes alıp 2. Saç savaşlarını başlatmak için diğer tarağı elime aldım ve bilin bakalım savaşı kazanan kim TABİKİ DE BEN! demeyi ne kadar çok isterdim ama tarak yine saçıma takıldı. Aish!!! Sinirle yerimde tepinmeye başladım.
' Yah bıraksana saçımı hadi güzel tarak hadi cici tarak. Lan! Aaaa saçım ama ya!'
Kendi kendime söylenmeye başladığım sırada birden elimin üzerindeki elle irkildim
'Saçlarına işkence etmeyi kes.'
Aynadan arkamdaki Kai nin görüntüsüne baktım. Yavaşça elimi çekerek tarağı tutmasında izin verdim.Tarağı yavaşça saçlarımın arasından ayırdı. Yavaşça saçlarımı taramaya başladı. Tarama işlemini bitirdikten sonra tarağı önümdeki makyaj masasının üzerine bıraktı.
Kai: Aşağıda seni bekliyorum. Hadi çabuk
deyip burnumdan makas alarak odadan çıktı. Ben nefes organı hangimiz diye düşünürken transtan çıktım. Son çanta kontrollerini yaptıktan sonra merdivenlere doğru yürüdüm.
Merdivenlerin başına geldiğimde mutfaktan gelen kokuyla mutfağa yöneldim. Mutfağa girdiğimde yumurtayla cebelleşen biricik sevgilimi gördüm. Kendileri yumurtayı soymaya uğraşıyordu. Pek de başarılı olduğu söylenemez.OHA!
'OHA! Kai yumurtanın yarısını dışına attın. Ne yapıyorsun?'
Kai benim sesimden hafif irkilerek arkasını döndü. Kaşları hafif çatık bir şekilde sinirle bana bakıyordu.
'Asıl sana OHA Yun! Azcık insan ol.Oha nedir?'
Sitemle söylediği sözlere kocaman gülümseyip yavaş adımlarla yanına gittim.
'Biliyorum sevgilim ben bir meleğim'
Söylediğim cümleden sonra çatık kaşları normale döndü. Sadece sarısı kalmış yumurtayı elime aldım.
'Ama bu yumurtanın beyaz kısmı nerede diye sormaktan kendimi alamıyorum.Nerede? Aaa buradaymış.'
Son kısma doğru elimle kabuklarını attığı kaseyi gösterdim.
'Sence bu kase çiftlik yumurtalarına göre fazla beyaz değil mi?'
Sorumla beraber Kai nin açılmış kaşları bir daha çatık hale geldi.
'Ne yapayım? Her gün sevgilime kahvaltı hazırlamıyorum.'
Kai nin sevimli mızmızlanmasından sonra kocaman gülümsedim. Aklıma muhteşem bir fikir gelmiş gibi işaret parmağımı şıklatıp Kai ye doğru uzattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bilinmeyen Sevgilim: Asıl Yolculuk (2. Kitap)
FanfictionBir insan bir baş belasını ne kadar çekebilir ki ?Yun ise tam bir baş belası başına bela olduğu hikayeye gidelim..... 2. Kitap Kapak tasarımı @sehuninz e aittir. Teşekkür ederim 😊