8.Bölüm

83 11 2
                                    


[monolog]

Komodinin üzerinde duran defteri alıp her zamanki gibi çalışma masama yöneliyorum. Yazmaya devam etmeliyim. En son o günün devamında olanlarda kalmıştım. 


O günden sonraki gece doktorun odasından almış olduğum cihazı, odamda dinliyorum. O son cümle hala beynimde yankılanıyor. 

"Oğlunuz size aşık,oğlunuz aşık, oğlunuz aşık."

Annemi seviyor olmam nasıl saçma bir hastalığa bağlanabilir. O zaman bütün erkekler annesine aşıktı öyle değil mi? Fırsatçı herif aklı sıra annemi bu yalanla kandırıp beni saf dışı edecek kendisi kadına yanaşacak yok öyle. Ama bir yandan düşününce de söylenenlerin hepsi ben de mevcut ve bu durum beni ister istemez büyük bir kuşkuya düşürüyor. 

Ne yapmalıyım? Sağır ve kör gibi davranıp hiç bir şeyden haberi olmayan safı oynamak en iyisi. Bilsem de bilmiyormuş gibi davranmak hep yaptığım gibi.

O sıra telefonum hem çalıyor hem de mesaj geliyor. Telefonum sustuğu an gelen mesaja bakmak için elime alıyorum. Gördüğüm mesajla istemsizce gözlerimi deviriyorum. Bu yapışkan da artık çok olmaya başladı. Bahsetmeyi unuttum. Övünmek gibi olmasın ama şu sıra okuldaki popülaritem üst seviyelerde. Arkadaşım yok ancak olmaya çalışan ya da olduğunu sanan zavallı çok. Ders için yanıma gelenler, konuşmak için olup olmadık hallere bürünenler, bir de benimle takılmak isteyen kızlar türedi. Anne, oğlun çok gözde haberin yok. Yakışıklı ve zekiyim olacak o kadar değil mi? Benzemek istemesem de babamın kopyasıyımdır. Belki de bu yüzden aynı kadını seviyoruzdur.

Neyse bu yapışkan dediğim kişi de o kızlardan birisi. Kendini bir şey sanıp onunla olduğumu sanan gereksizin teki. Adı neydi onu bile bilmiyorum. B harfli biriydi Bade? Beyza? yoksa o bilindik isim Buse miydi? Aman neyse neydi.

Duyduğuma göre kötü çocuk imajı şu sıra çok dikkat çekici bir unsurmuş. Öyleymiş gibi davranmadığım halde öyle olduğumu sanıp tuhaf tuhaf çığlık atıyorlar. Yapışkanlıkta zirvedeler. Hele şu kızın attığı mesajda saçmalıklar saçması.

"Korhaann sabah nerede buluşuyoruz hayatım :)"

Korhaaaan mı? Iyy adımdan tiksindim bir an. O uzattığın aaaları neyse... Hem ben bunun nereden hayatı oluyorum. Ne sanıyordu ki bu kendisini. Mükemmel biri olduğunu mu ya da çok mu güzel olduğunu? Bilmediği bir şey vardı. Aptal olan kızlar ve yaşına bakmaksızın kilolarca fondöteni yüzüne boca eden kızlardan nefret ederdim. Bu kız hem aptaldı hem de yapaydı. Bu yüzden hiç bir kız dikkatimi dahi çekmiyordu. Belki de klişe olacaktı ancak ben saf ve duru bir güzellikten yanaydım. Bana yapışacak kadar çok seviyorsa bile buna ben izin vermeliydim.

Annemden başkasına sevgi babında bakamıyordum. Eğer biri olsa bile annemin özelliklerini barındırmalı. Onun gibi güzel, onun gibi bakımlı olmalıydı. Kendinden ziyade eşini sevmeli ve korumalıydı. Ben kendimi düşünen biri olsam bile karşıma çıkacak kişi öyle olmamalı. Hadi ama bencil p*ç dediğinizi duyar gibiyim. Kim biraz el üstünde tutulmak istemez ki öyle değil mi? Ne sevgililik ne de bir başka şey ilgimi çekiyordu. Şuan hayatımdan memnundum. Herkesin bunu anlaması gerekti. Bu kızın da yerini bilmesi gerekiyordu.

"1. Benim adım Korhaaaan değil! Korhan. Adımı bileceksen ağzından doğru şekilde çıksın. Yok hayır çıkmıyor beceremiyorum dersen de çıkarmasını da biliriz. 

Katilim Sensin [ASKIDA] DüzenleniyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin