Kısa bir yolculuğun ardından havaalanına gelmişlerdi. Pasaport işlemlerini hallettikten sonra uçağın kalkacağı saati beklemeye koyuldular.
"Biliyor musun belki kısa süre sonra bende dönebilirim Türkiye'ye." dedi Efe.
"Burdaki şirketin başında olduğunu sanıyordum."
Bade bunu şaşkınlıkla söyledi. Furkan'da meraklı bakışlarla Bade'yi onaylar şekilde;
"Aynen. Sen gelirsen burda kim kalacak? "
"Eşeğimi sağlam kazığa bağlarım ben dert etmeyin siz." derken bir yandan da saate bakıyordu Efe.
Uçağın adı anons edilince Furkan yerinden kalktı. Vedaları sevmiyordu bu yüzden Yağmur'a bile veda etmemişti. Ama şu an buraya kadar onun için gelen insanlara bir veda borcu vardı.
"Burda beni çok güzel ağırladınız. Bazen çok konuşup kafamı şişirdiniz" derken göz ucuyla Bade'ye bakıyordu. Sözlerine devam etti. " İş konusundaki başarınız da takdire şayandu doğrusu. Siz olmasanız bu kadar çabuk dönemezdim. Güzel zamanlar geçirdik. Güzel bir arkadaşlığın temellerini attık. Ve ben vedalardan hiç haz etmem bizraz daha konuşursam agrasifleşip ağlayabilirim. Teşekkür ederim her şey için." deyip Efe'ye sarıldı. Efe'de aynı şekilde Furkan'ı sarıyordu. Sonra Bade'ye döndü. Elini uzatınca Furkan memnun oldu en azından şu son anda ne yapması gerektiğini biliyordu. Onunla da el sıkışıp;
"Lütfen bir şeyler söylemeyin bu veda sahnesi uzadıkça kasılıyorum." dedi Furkan.
İkisi de kafalarını sallayıp gülümsediler.
"Hoşçakal o zaman"
Furkan yanlarından ayrılıp uçağının kalkacağı perona doğru gitti. Nihayet aramalar bittikten sonra uçakta yerini aldı ve kalkışı bekliyordu.
***
Yağmur hala hastane odasında sürekli gelip giden hemşireler ve doktorlardan o kadar bunalmıştı ki bir kaçış yolu yok mu diye düşünüyordu. Ne zaman iyileşecekti? Ya da ölecekse bile bu itici ve soğuk duvarlar arasında mı ölecekti? İçeriye giren Senem'le düşüncelerinden ayrıldı.
"Hadi çıkıyoruz. "
Yağmur şaşkınlık ifadesine bürünüp sadece baktı Senem'e.
"Nasıl y-yani ?"
"Doktorunla konuştuk. Tedaviye evde devam edebileceğini söyledi. İlaçlarını düzenli aldıktan ve kendine dikkat ettikten sonra sorun olmazmış. Ha bir de diyet listesi verdi." Deyip elindeki kağıdı Yağmur'a uzattı. Bir yandan da Yağmur'un eşyalarını topluyordu.
"Ciddi misin sen?"
"Evet şaka yapar gibi bir halim mi var? Kalk hazırlan kızım daraldım seni şurda görmekten."
"Tamam o zaman ben bir duş alayım hazırlanırım."
"Acele et. Hande teyze geliyor bizi o alacak."
"Tamam." deyip banyoya doğru ilerledi.
Kısa bir duşun ardından üzerini giyinip saçlarını kuruttu. Buradan Furkan'la çıkmayı hayal etmişti hep ama o Amerika'da gününü gün etmekle meşguldü. "Senden nefret ediyorum Furkan. " diye mırıldandı. Senem kafasını çevirip Yağmur'a baktı.
"Kızım sen manyak mısın? Daha hiç bir şeyden emin bile değilsin. Bence Furkan yapmaz öyke şey."
"Yapmamış zaten."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
O KIZ ANNEME BENZİYOR
Novela JuvenilBakmaya kıyamayacağın kadar güzel, akıl erdiremeyeceğin kadar zeki, ve seni senden çok sevecek kadar yürekli. ama 'o kız annene benziyor'sa? Annesi trafından daha 5 yaşındayken terkedilmiş, anne özlemiyle yaşayan genç ve yakışıklı bir erkek; tüm s...
