Benim Bir Parçam / A Part of Me (2.Cilt)

32. Bölüm - Aile Meseleleri

32. Bölüm – Aile Meseleleri

Harry, İhtiyaç Odası'nda volta atıyordu. Yerinde duramıyordu. Annesi ve babasıyla geçen konuşma korkunç bir şekilde ters gitmişti, Damien'la karşılaşmasıysa daha kötü olamazdı ve hepsinin tepesinde, hala Karanlık Prens'in kimliğini ortaya çıkarmaya daha yakın değildi. Yani yaptığı her şeyin ve biraz önce başından geçirdiklerinin hiçbir anlamı yoktu. Sirius sandalyesinden sessizce onu izledi. Teselli etmek için söyleyecek hiçbir şeyi yoktu. Aklına gelen tek şey 'Sana söylemiştim'di. Harry'nin bunu duymayı isteyeceğini düşünmüyordu.

Kapı açıldı ve süngüsü düşmüş görünen bir Tonks içeri girdi. Harry'le Sirius'a baktı ve gülümsemeye bile çalışmadı. Sirius kalbinin onun için kırıldığını hissetti. Remus'la konuşması Harry ve James'inki kadar iyi geçmiş gibi görünüyordu.

"Hey Tonks." Sirius karşıladı sıcaklıkla.

Tonks cevap vermedi. İçeri girdi ve kendini Sirius'un yanındaki sandalyeye attı. Yüzünü ellerinin ardına gizledi ve kendisini toplamaya çalıştı.

"Remus'un çok kızgın olduğunu çıkarıyorum?" Sirius sordu. Tonks başını kaldırıp kıpkırmızı gözlerle ona baktı.

"Benimle konuşmadı bile. Ona ne olduğunu açıklamaya çalıştım ama duymak istemiyor. Orada öylece oturdu, hiçbir tepki göstermedi. Onunla birlikte geçirdiğim iki saat boyunca tek söylediği şey 'Bana söylemen gerekirdi', neden söyleyemediğimi açıklamama rağmen!" Tonks söyledi ona duygusallıkla.

"O genel yorummuş gibi görünüyor." Sirius söyledi ona.

Harry diğer ikisini bilmezden geldi. Onlar hakkında ve nasıl kendisininkinin yanında onların ilişkilerini de mahvettiği hakkında düşünemezdi. Bir tek o lanet olası Karanlık Prens taklitçisini yakalamış olsa! O zaman en azından başarmış olurdu ve bütün bunla başa çıkması çok daha kolay olurdu.

"Harry?"

Harry dönüp baktığında Tonks'un dikkatle ona baktığını gördü.

"Ne?" Harry sordu, Tonks ve Sirius'un ondan bir çeşit cevap beklediğini fark ettiğinde.

"Anne babanla nasıl gittiğini sordum?"

"Harika! O yüzden son gecemi burada geçiriyorum!" Harry çıkıştı.

"Bana bağırma! Ben sadece soruyorum." Tonks cevapladı keskince.

"Aptal sorular sorma o zaman!" Harry tısladı karşılık olarak.

"Harry, olayları olduğundan daha da kötüleştirme. Başka kimse biz üçümüzle konuşmayacak o yüzden gel biz de birbirimize düşmeyelim." dedi Sirius alçak bir sesle.

Harry ters ters baktı ona.

"Her şey o Seherbazlar olmasa çözülmüş olurdu! Hepsini birden öldürmeliydim!" köpürdedi.

"Kaçtığına inanamıyorum." dedi Tonks başını sallarken. "Onu yakalamış olsaydık kimsenin bize kızgın olacağını sanmıyorum. En azından bu kabusun sonu olurdu."

Harry ve Sirius sessizce ona katıldılar. Büyük ihtimalle James, Lily ve Remus hala onlara çok kızgın olurlardı ama planın başarısını da kabul ederlerdi. Ancak Karanlık Prens kaçmıştı ve onlar kim olduğunu ve neden Harry'i hedef alıyor olduğunu bulmaya daha yakın değillerdi.

"En azından onun hakkında bir şey biliyoruz. Baş harfleri bizde." Tonks önerdi avuntu olarak.

"Aman onun da çok faydası var!" dedi Harry, Sirius'a dik dik bakarak.