Benim Bir Parçam / A Part of Me (2.Cilt)

43. Bölüm - Geçmişin Hakikatleri

43. Bölüm - Geçmişin Hakikatleri

Harry önünde gördüğü şeyi anlamlandırmaya çalıştı. Bella'nın ona veriyor olduğu hatıraların akışını yavaşlatmaya çalıştı, ama bütün gördüğü Bella'nın geçmişine ait hızlı parçalardı. Adım adım, parça parça olan görüntüler yavaşlamaya başladı, bu şekilde Harry de gördüğü şeylere anlam verebilir hale geldi.

Gördüğü ilk düzgün hatıra çok genç görünümlü bir Bella'ya aitti. Yirmilerinin ortasındaymış gibi görünüyordu. Harry'nin bir darbeyle Narcissa olduğunu fark ettiği sarışın bir kızın yanında duruyordu. İki kız bir grup çocuğun önünde duruyorlardı. Etraflarındaki dekora ve atmosfere bakılacak olursa bir çeşit resmi Balo'ydu. Harry önünde durdukları Malikane'nin, Narcissa ve Bella'nın babası olan Cygnus Black'e ait olan olarak hatırladı.

Bella dikkatini genç, siyah saçlı bir adama gösteriyordu. Harry tek bir bakışta kim olduğunu çıkardı. Bella'nın kocası, Rodolphus Lestrange'dı. Onun görüntüsü karşısında kalbinin hızlandığını hissetti. Rodolphus öldürüldüğünde Harry yalnızca on yaşındaydı ama ona ait birçok hatıraya sahipti. Birçok güzel hatıra.

Bella'nın Rodolphus'la hayatında ilk defaymış gibi görünen konuşmasına ait hatırayı izledi.

"Arkadaşınız kim?" Bella sordu kirli sarı saçları olan, Harry'nin tanımadığı bir adama.

Adam Rodolphus'un sırtına elini koydu ve onu tanıttı.

"Bu, Rodolphus Lestrange."

Bella inanılmaz derecede yakışıklı, siyah saçlı adama baktı. Hayatla parıldayan muhteşem mavi gözlerine odaklandı. Ona gülümsedi ve Harry daha önce hiç onu bu şekilde gülümserken görmediğini fark etti. Hayat doluydu ve daha az bir Ölüm Yiyen'e, daha çok normal bir cadıya benziyordu.

"Lestrange? Asil Lestrange ailesinin tek varisinin Rabastan Lestrange olduğunu sanıyordum. Talihsiz ölümünü geçen yıl okuduğumdan eminim." dedi, gözlerini önündeki adamdan hiç ayırmayarak.

Harry, Rodolphus'un tepkisini görmek için döndü. Hemen gözlerindeki ifadeyi fark etti. Bella'ya gülümsüyordu ama gözlerinde garip bir ifade vardı. Neredeyse bir özlem ifadesi, açıklayacak başka kelime yoktu. Göz temasını kırmadan cevap verdi.

"Rabastan benim abimdi. Oldukça haklısınız. Geçen yıl öldü."

Bella ufak bir başsağlığı dilerken bakışını düşürdü. Ses tonundan onu tanımadığı için ölümü için hiç de üzgün olmadığı açıktı. Harry bunun yalnızca Bella olduğunu biliyordu; onun düşünme şekli böyleydi. Ancak, bu Rodolphus'u etkilemiş gibi görünmüyordu. Onun acınası başsağlığını bir kenara atarak onunla konuşmaya başladı. İkili birbirlerine o kadar kaptırmış görünüyorlardı ki etraflarındaki insanları tamamen bilmezden geliyorlardı.

"Lestrange'ların geriye kalan son bir varisleri olduğunu hiç bilmiyordum. Bir sürprizsiniz." dedi Bella. Harry flört eden ses tonunu duyarken yüzünü buruşturdu.

Rodolphus güldü ve Bella olduğu yerde kalmış göründü. Yakışıklı adamın gülüşünün görüntüsü onu açık bir şekilde hazırlıksız yakalamıştı.

"Aynen öyleyim." diye cevapladı ve Bella'ya başka bir büyüleyici gülümsemeyle baktı. "En küçük bendim; anne ve babam hiç tam olarak beni önemli kişilere tanıtma zahmetine girmediler. Aslına bakılırsa onlarla birlikte yaşamadım bile, bütün hayatım boyunca yurtdışında yaşadım. Yalnızca geçen sene, abimin ölümünden sonra geri geldim." diye açıkladı.

Bu sefer Bella samimi olarak üzgün göründü. Başka tarafa baktı ve kalabalık bir insan grubuyla birlikte durup, mutlulukla politika tartışan babasına kindar bir bakış attı. Kız kardeşinin ifadesini fark etmek için sarı saçlı erkek arkadaşıyla muhabbet etmekle fazla meşgul olan Narcissa'ya gözlerini çevirdi.