Tiffany pov
Gözlerimi açmam ile burnuma hastanenin iğrenç kokusu doldu. Tanrım ne oldu bana?
Gözlerimi zorlukla birkaç kez açıp kapadım. Etrafa baktım ve neden burada olduğumu düşündüm. Ama cevap yok!
Hiçbir şey hatırlamamakla birlikte justin'de etrafta yoktu. Yavaş hareketlerle kolumdaki serumu çekip attım. Acımıştı ama önemli değildi.
Kalkıp yavaşça kapıya doğru yürüdüm ve elimi kapının kulbuna tutarak aşağı itip kapıyı açtım.
"Justin!"
Ağlayan ve gözleri kızarmış justine baktım. Neden ağlıyordu. Noluyor burda biri bir açıklama yapsın ^^
"Bebeğim iyimisin neden kalktın?"
"Iyiyim gidelim burdan justin eve gitmek istiyorum"
"peki"
Üzerime çeketimi alıp arabaya doğru ilerledik. Arabaya bindim ve kemerimi takıp justine baktım. Ama hiç konuşmadı...
Eve geldiğimizde kendimi pis hissettiğimden banyoya çıktım. Justin oturuyordu.
Banyo işim bittiğinde saçlarımı kurutmak için tekrar banyoya girdim.
Saçımı taramaya başladığımda elime gelen saç tellerini gördüğümde ağlamaya başladım.
Onları seviyordu. Dökülen saçlarımı çöpe attım. Aynada kendime baktım. Berbat görünüyordum.
Banyodan çıktım ve justinin yanına indim. Kucağına yattım ve film izlemeye başladık.
♡♡♡♡♡
Uyandığımda justin yoktu. Koşarak üst kata çıktım ve odalara baktım ama yoktu.
Yorgunluktan başımın döndüğünü hissettiğimde yatağıma oturdum ve bir kağıt gördüm. Bir yeri tarif eden bir haritaydı.
Hepsine göz gezdirdim ve notu okudum. "Seni bekliyor olacağım"
Gülümsedim ve dolabıma yönelip bir seyler aradım. Dolapta bir kutu vardı ve içinde siyah bir elbise vardı. Hemen alıp üzerime gécirdim.
Haritayı aldım ve izi sürmeye başladım. Yaklaşık 15dk sonra deniz kenarında bir eve geldim.
Büyüleyiciydi! Arkamda gözlerime bir bez bağlandı.
"Justin"
"Buyurun benim"
Sesini duyduğumda sırıttım. Nereye gittigimizi bilmiyordum.yaklasık 2 dk yürüdükten sonra omuzumu öptü be bezi çıkardı.
Ona dönüp dudaklarını öptüm. Ve karsımdaki harika masaya baktım. Ve bir salıncak vardı.
Masaya oturup yemeğimizi yedik. Kendimi her ne kadar mutlu hissetsemde en fazla bir ay içinde ölecektim.
"Meleğim beğendin mi?"
"Evet hemde çok"
"Hadi gel seni sallayalım"
Ayağa kalktım ve salıncağa bindim. Justin beni sallarken sohbet ediyorduk.
Kendimi kötü hissettiğimde indim. Başımı tutarak yürümeye başladığımda yere düştüm.
Justin pov
Tiffanyi kaldırıp arabaya götürdüm ve hastaneye sürdüm. İceri girdiğimizde tiffanyi odaya yatırdılar ve beni dışarı cıkardılar.
Beklerken kapı açıldı ve mark dışarı çıktı.
"ne oldu ona "
"Bir sorun yok sadece fazla yoruluyor. Justin onu daha fazla yorma"
İçeri girdiğimde o uyuyordu. Ne kadarda zayıflamıştı. Saçları azalmıştı. Yüzü çökmüştü. Ama hala güzeldi.
Yanına gidip saçlarını oksadım ve öptüm. Gözümden akan yaşları umursamadan gögsüme başını yasladım ve elimi yüzünde gezdirdim.
"Eğer sana bir şey olursa ben yaşayamam tiff beni bırakma olur mu?"
Eveeeeeet bölüm sonu.
Tiffany bir dahaki bölüm ölecek galiba. Aklıma fikir gelmiyo çünkü
Final erken gelebilir.
😯☺😁😇😯😯😯😆😐☺
