Kocaman bir kraterin dibinde ''ben bir yaşam belirtisiyim.'' diye bağıran minik bitki; dünyadan kaçan on iki insan gibi hayata karşı direniyordu. Sona kalmak, yeni bir hayatın başlangıcı olabileceği gibi; bir hayatın da neslinin tükeneceğini açıkça yansıtıyordu. Son insanlar hep beraber öleceklerdi ya da direnip akıllarına koydukları sayesinde yepyeni bir yaşamın sayfalarını aralayacaklardı. Kim bilir, belki de eskiye döndüklerinde hiç kimse onları tanımayacaktı, fakat onlar insanlığın kurtarıcısı olarak onlardan biri gibi etrafta gezineceklerdi, belki de herkes onların birer kahraman olduğunu bilecek ve onları baş tacı edeceklerdi. Böyle de olması gerekiyordu. İnsanlar, başları sıkıştığında çaresizliğe kapılırlar, intihara meyilli olurlar ve kendilerine zarar verirler. Ama bu on iki insan bunu yapmak yerine, inandılar. İnanmak o kadar güçlü bir eylemdir ki... İnanmak bir şeyi yapmanın temelini oluşturur. Ve bu on iki insan, kafasına koyduklarını yapmaya gönülden inanmışlardı.
''İçeri girmek istemiyorum Bell abla. Orası bana kötü şeyler hatırlatıyor, ben burada olmayı çok sevdim.'' Orada olmayı sevmekte o kadar haklıydı ki minik Lori. İnsanın düşünceleri bir anlığına duraksayıp, anı yaşamanı sağlıyordu.
''Bebeğim, elimde olsa seni burada bir dakika daha tutmak için elimden geleni yapardım fakat bunun mümkün olmadığını sanırım ikimiz de biliyoruz. Hadi bakalım içeriye. Belki dünyada her şey yoluna girdiğinde tekrar gelebilirsin buraya....''
Bella'nın ağzından bu cümleler dökülürken, içinden geçenlerin bunlar olmadığı yüzünden okunuyordu. Artık herkesin gemiye binme zamanı gelmişti. Ian arkadan gelerek dışarıda kimsenin kalıp kalmadığını kontrol ettikten sonra, kapıdaki düğmeye basarak; tüm gerçekleri bir kapının ardında bırakıvermişti. Kıyafetlerin bulunduğu odadan büyük bir sevinç dalgası dalgalanıyordu. Herkes ilk defa birbirini bu kadar mutlu görüyordu.
''Kendimi onlara o kadar yakın hissettim ki, sanki bir adım daha atsam nefesi nefesime değecek kadar yakınımdaydı. Bunu hissetmek, bunca zaman sonra ne kadar iyi geldi anlatamam.'' diye haykırdı Wayne. Sanki herkes amacına olduğundan daha çok bağlanmıştı. Artık sabit bir yerde olduklarına göre çok fazla yakıt harcamalarına gerek yoktu, bu onlara daha fazla zaman kazandırmıştı. İlk defa hiç kimse yemeğini ayrı ayrı yemiyordu, herkes yemeğini alarak bir odacığa toplanmış sohbet ederek yiyorlardı. İşe koyulmanın vakti geldiğinde ise Carl ve Louis laboratuvara girerek ellerindeki malzemelerin listesini çıkarmaya başlamıştı. Gemideki canlılık hiç olmadığı kadar kendini belli ediyordu.
Ian, Bella ve Lori bir odacığın içinde evcilik oynamaya başlamışlardı. Bir oyun hem bu kadar masumken hem de nasıl bu denli can yakabiliyordu? Oluyordu işte. Ian babası, ayıcığı kardeşi ve Bella annesiydi. Aslında bilinçli olmasa da kafasında ailesinin resmini çizmişti Lori ve bunu gerçeğe yansıtmaya çalışıyordu. Ian ve Bell bunun son derece farkında olmalarına rağmen hiçbir şey yokmuş gibi oynamaya devam ediyorlardı. Ian, Bell'i kendine çekti ve kulağına bir şeyler fısıldamaya başladı.
''Oyunda da olsa eşimsin ve bu yüzden rollerimize adapte olmamız gerekiyor, yani sanırım.'' Bella bu sözün üzerine hafifçe kıkırdadıktan sonra Ian'ın elinin yerini değiştirerek belini kavramasını sağladı ve kafasını Ian'ın köprücüğüne gömdü. Kendisini uzun zaman sonra ilk defa bu kadar huzurlu hissetmişti Bell. Ian diğer elini Bella'nın bacağının üzerine koyduktan sonra parmağının ucu ile dizine yakın bir yerde daireler çizmeye başlamıştı. Bell ise huzuru bulduğu yerde uyuya kalıvermişti....
*************** Uzun zaman sonra yine kısacık bir bölüm geldi. Nasıl buldunuz, özlediniz mi beni yaa? :) Peki ya kitabın yazım tarzını hafifçe değiştirdim sanki, sizce böyle daha mı iyi? ***************
Afişimiz çok güzel olmuş değil mi? Afişi hazırlayan Anastasia LaPiere'ye çok teşekkür ederim anastasialapiere😘
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İPERİT
Science FictionYıl 2070 Dünya da denilen zehirli gaz dolu gezegende yaşam tam olarak sona ermek üzere. Acı çekmekte olan insan, dünyada görülen son yaşam belirtisi . 2070 Haziran 21. Saat 13.44 Son insanın ölümü ile dünyadaki yaşam sona eriyor. Dünyanın eski ha...