Saçmalık

95 4 0
                                    

Sabahın köründe gözlerimi ovuşturarak uyanmış olabilirim sanırım zor olsada gözlerimi açtım saat 8 di. O kadar erken olmamasına rağmen hala uykum vardı. Yataktan kalkmadan sağa sola dönerek telefonumun kapalı olduğunun aklıma gelmesiyle kenardan telefonu aldım ve açtım açmasaydım da olurdu aslında.. Hayır yani bu kadar çağrı ve mesaj gereksiz değil miydi ? Tamam merak ediyor olabilirsiniz ama insan biraz rahat bırakılmaz mı ? Neden bana bu kadar acı çektiriyorlar anlayamıyorum.Yuh aramayan var mıydı acaba ? Şuan hiçbiriyle uğraşamayacağımı fark edip telefonu geri koydum.Yüzümu yastığıma gömdüm.Hava bu kadar sıcakta olmamalıydı bence ve ben hiç yapmadığım bir şey yapıp kıyafetlerimle yatmıştım. Ama şuan onu umursayacak durumda değildim ve yeniden gözlerimi kapadım.
Uzun bir süre uyuduktan sonra saate bakarak yataktan kalktım. Aptal bir şekilde üzerime baktım. Elbiseyle yattığımı idrak ettikten sonra saç ve vücüt havlumu alıp odamdaki banyoma yöneldim. Suyu ılıtıp uzun bir süre su altında kaldıktan sonra havlumu vücuduma sarıp odama geçtim. Havluyla saçımın nemini alıp saçımı örüp bıraktım. Giysi dolabıma yöneldiğim sırada telefonumun çalmasıyla telefonu elime aldım.Arayan Serana'ydı.

"Efendim"

"Neredesin sen kaç saattir ?"

"Evdee" ukalaca cevap verdim.

"Dalga mı geçiyorsun ?"

"Abartma Serena "

"Tabi her haltı ben büyütüyorum sana laf yok ama "

"Aynen öyle "

"Iyi neyse okula gelecek misin ?"

"Gelirim "

"Görüşürüz" dedigi gibi hızla telefonu kapattım.

Hanımefendinin sevgilisi yine sinirlendirmişti bana patlamaya çalışıyordu. Kendimce gülümsedim Stiles yine ne halt yemisti acaba ? Hani bir adet kardeşim olan Serena ile sevgililerle söylememiş olabilirim.Şimdi üzerimi değiştirmeliydim ve yeniden giysi dolabıma yöneldim. (Fotoğraftakiler)

Saçımı da ördüğümü tekrar açıp yeniden salaş bir örgü yapıp hazırlanmamı bitirdim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Saçımı da ördüğümü tekrar açıp yeniden salaş bir örgü yapıp hazırlanmamı bitirdim. Çantam her zaman hazırdı zaten ayakkabımla aynı renkteki çantamın içine eşyalarımı atıp mutfağa indim şimdi ise ne yesem diye düşünüyordum.
Üst çekmeceden yulaf ezmesini alıp buzdolabından da sütü alıp kaselerden birine koydum tekrar buzdolabını açıp meyve suyundan biraz bardağa boşaltıp masaya oturdum.Saate baktım daha 10 du. Ders saatim 2 deydi ve yavaşça yulafımı yemeye başladım. Resmen benim için günün kurtarıcısıydı. Bardağa baktım şuan meyve suyu içesim yoktu tezgahın üzerine koyup kahve makinesine yöneldim ve kahvemi hazırlayıp bardak termoslarımdan birine koydum. Sıkıca ağzını kapatıp dik bir şekilde çantama koydum. Telefonun zil sesiyle ayağa kalktım arayan Louis'di.

"Efendim"

"Nerdesin?"

"Daha evdeyim Louis."

ESKİ SEVGİLİMİN KUZENİ  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin